"فرانسوا" - Traduction Arabe en Turc

    • François
        
    • Francois
        
    • Françoise
        
    Insanlar tüm siyasetçiler aynı dediklerinde, kendinize Obama'nın Bush ile aynı olup olmadığını sorun, ya da François Hollande'ın Sarkozy ile aynı olup olmadığını. TED عندما يقول الناس أن كل الساسة متشابهون اسأل نفسك إن كان أوباما مثل بوش، و إن كان فرانسوا هولاند مثل ساركوزي.
    Josette, git François ne yapıyor diye bak. Open Subtitles جوزيت، إذهبي و تحققي من ما ينوي فرانسوا فعله.
    Dede François'ya peçete ile yaptığın numarayı göstersene. Open Subtitles بيير، دع فرانسوا يرى ما يمكنك فعله بالمناديل.
    SÖzüme kulak ver, Francois. Tekin olmayan güçler iş başında. Open Subtitles إنتبه لكلماتي يا فرانسوا قوى الظلام بدأت بالعمل
    Teşekkür ederim Francois ancak Bay Bendel bu akşam benim pişirmemi istedi. Open Subtitles شكرا فرانسوا و لكن السيد بيندل طلب من الطهي هذه الليله
    Kendi kendime, "François yine yaramazlık yaptı herhalde" dedim. Open Subtitles فكرت ربما فرانسوا عاد لفعل أفعاله السيئة مرة أخرى.
    Çocuklar sürekli olarak ağlayarak yanıma gelip François'nın kendi eşyalarını çaldıklarını söylüyorlar. Open Subtitles لكن لاحقا الأطفال أتوني يبكون.. وأخبروني بأن... فرانسوا سرق أشياء من عندهم.
    François bugün bana sizi yakından ilgilendirecek bir şey getirdi. Open Subtitles لقد أحضر لي فرانسوا اليوم شيئا يهمك كثيرا بالتاكيد
    Yarın François gelecek, sizi Tayland'a uçurup... konsolosluğa teslim edecek. Open Subtitles غدا سيكون فرانسوا هنا و سيقلكم بالطائرة إلى تايلاند و يوصلكم إلى سفارتكم
    Ne söyleyeceğinizi biliyorum. François söyledi. Open Subtitles أنا أعلم بالضبط ماذا تريد أن تقول فرانسوا أخبرني عن كل شيء
    Uşak François çikolata kutusunu bir bayan arkadaşına vermek için almış. Open Subtitles فرانسوا أخذ صندوق الشوكولاتة لتقديمة الى احدى صديقاته
    Söyle François, evde zehir kullanan biri var mıydı? Open Subtitles قل لى يا فرانسوا ,ألا يستخدم أحد فى المنزل السموم ؟
    O gece François Madame Deroulard'ı bazı arkadaşlarını ziyarete götürmüştü. Open Subtitles هذه الليلة ,فرانسوا صحب مدام دورولارد لزيارة بعض اصدقائها
    Üzgünüm François, orada bundan yok. Open Subtitles آسف ، فرانسوا لم يكن عندهم مثلها في ذلك الزمن
    Bu François Molay, onun adamı. Open Subtitles آي. إس وهذا، فرانسوا مولاي الحارس وتابعه
    Sahadaki adamımız, Francois'e bağlanıyoruz. Open Subtitles نحن أحياء الآن إلى فرانسوا , رجل على الأرض.
    Gidip Francois'yı babasının evinde bulacağım. O bir Hutu. Open Subtitles أَذْهبُ أَحْصلُ على فرانسوا في مكانِ أَبِّه.
    Şey, bu yatı kazandığım adam, Francois, dedi ki yat Chelsea Piers'ta bir marinadaymış. Open Subtitles في الحقيقة، ذلك الشاب فرانسوا الذي ربحته منه، قال أن الملكية على اليخت في مرفأ تشيلسي في..
    Buranın şefi Francois'ı aradım. Open Subtitles لقد هاتفت فرانسوا المدير. إنه رفيق قديم في المخدرات.
    Francois ve Vincent M.'den kız kardeşleri, Elisabeth'e: Open Subtitles من فرانسوا و فينسينت م إلى اختهما ايلزبيث اترك البندقية. ماذا تفعل؟
    Françoise pek sesini çıkartmadı ama ağzından çıkanları duysan şaşar kalırdın doğrusu. Open Subtitles كان سهلاَ أمر " فرانسوا "َ طلب الكثير لسحب القمامة من فمها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus