Frasier ve Niles'a aynı kazaktan.. ...giydirip eski Packard'ın üzerine oturturduk. | Open Subtitles | نلبس فريزر ونايلز ملابس متماثلة ونضعهم في صندوق جهاز كهربائي قديم |
- Sorun değil Marty. Bir dakika sonra Frasier kaldırımda yatıyor olurdu. | Open Subtitles | لقد جئت في الوقت المناسب فريزر كان على وشك ان ياكل الرصيف |
Onunla ilk tanıştığımızda ismi Bayan Fraser değildi, o zamanlar Hanımefendi Beauchamp'tı. | Open Subtitles | لم تكن السيده فريزر عندما عرفناها لأول مره كانت السيده بيشوب عندها |
Bay Fraser istersem yedeklere girebileceğimi söyledi. | Open Subtitles | مستر فريزر قال لي أنني يمكنني اللعب إن أردت |
Liz ve Dick, Lennon ve McCartney, Ali ve Frazier farklılıklarının... üstesinden geldiler. | Open Subtitles | ليز و ديك . لينون و ماكارثى , حتى . على و فريزر |
Dr Fraiser hala amnezinin tedavisi için mi çalışıyor? | Open Subtitles | هل مازالت دكتور فريزر تعمل على علاج لفقدان الذاكرة ؟ |
- Frasier, bu bir sorun değil. - Frasier Crane'i satmak değil mi? | Open Subtitles | ـ انا لا ارى هذا كمشكلة ـ او ليس هذا كبيع فريزر كرين؟ |
Seni tanıyorum Frasier ve asla böyle bir şey yapmayacağını biliyorum. | Open Subtitles | فريزر,انا اعرفك واعرف انك لن تلجا الى هكذا نوع من التصرفات |
Bakın köpek kulübemize emekleyerek kim geldi. Dr. Frasier Crane. | Open Subtitles | انظروا من زحف الى هنا للتو انه الدكتور فريزر كرين |
- Kes şunu, Frasier. Sayende Elaine artık benimle konuşmuyor. | Open Subtitles | توقف عن هذا فريزر فايلين لن تتحدث الي بعد الان |
- Evet, var. Frasier ...dün gece eve varınca babam ve Bayan Lawler olayını düşündüm. | Open Subtitles | فريزر,الليلة الفائته حين عدت للبيت كانت حادثة ابي والسيدة لاولر |
Frasier, güveninin sarsıldı ama hatırlatayım ki annemin düzgün hatları bende, babamın geniş kalçaları sende. | Open Subtitles | قبل ان تنزعج فريزر,صحح مسار ولائاتك الى جانب,اني انا من ورثت رقة امي بينما انت ورثت غلاضة ابي |
Gazetede, Gary Fraser'ın oğlunun King's için burs aldığını okudum. | Open Subtitles | لقد قرات بالجريدة ان ان ابن جيري فريزر حصل على منحة بجامعة الكينغ |
Birkaç hafta bize izin verirsen, Bruce Fraser sınırındaki, kuzuların geçtiği yerdeki postaları yeniden damgalayabilirim. | Open Subtitles | ان منحتنا اسبوعان بروس ساعيد بناء السد حيث لا تستطيع خراف فريزر العبور |
Ben, Simon Fraser üniversitesi ismini çok fazla duydum burada okudu benim kardeşim. | Open Subtitles | لقد سمعت الكثير عن جامعة سايمون فريزر. هناك حيث درس أخي. |
Reynolds, Fraser biraz daha yağ istiyor. | Open Subtitles | رينولدس'، 'فريزر' يحتاج مزيداً من الزيت'. |
Peki Bayan Fraser'ın Bayan Duncan'la işbirliği yaptığına hiç tanık oldunuz mu? | Open Subtitles | و هل شهدتي يوما السيده فريزر تجتمع مع السيده دونكان؟ |
Mülkiyetin teslim evrakı, mülkiyet tapusunun James Alexander Malcolm MacKenzie Fraser'dan James Jacob Fraser Murray'ye devredilmesi. | Open Subtitles | وثيقة تسليم ملكية محولاً الملكية من جيمس الكسندر مالكولم ماكنزي فريزر لجيمس فريزر جيكوب موري |
Unvan artık yalan. Yalan olduğunu biliyorum. Joe Frazier'de yalan olduğunu biliyor. | Open Subtitles | . اللقب كذبة , أعلم أنه كذلك جو فريزر" يعلم أنه كذبة" |
Bu durumdayken ondan birşey öğrenemeyiz. Ben Dr Fraiser'ı bulacağım. | Open Subtitles | لن نحصل على أيّ شيء منه في هذه الحالة سأطلب الدّكتور فريزر |
Ben Detektif Frazer. Sakıncası yoksa sana bir kaç soru sormak isterim. | Open Subtitles | اسمي المحقق فريزر وأود أن أسألكِ سؤالين إن كنتِ لا تُمانعين |
Cesetlerle dolu olduğundan emindim ama kilisenin birkaç ıvır zıvırıyla eski bir dondurucu bulduk. | Open Subtitles | لقد كنت متيقناً بأنه سيكون مليئاً بآجزاء الجثث لكن كان هنالك بعض مخلفات الكنيسة و فريزر قديم |
Ali-Frazier 3. Bu herkesin görmek isteyeceği bir dövüş olur. | Open Subtitles | على" و "فريزر" للمرة الثالثة" هذه المباراة يود الكل مشاهدتها |