"فستكونين" - Traduction Arabe en Turc

    • olursun
        
    • olursunuz
        
    • sen olurdun
        
    Ama bu şey, seni bir güç alanıyla korur. Enerji balonunun içinde güvende olursun. Open Subtitles لكن هذا الشئ سيحيطكِ بحقل من الطاقة .. وطالما أنتِ بداخله فستكونين بأمان
    Hükümet evimi ararsa, inan ki son derdim sen olursun. Open Subtitles لو فتّشَت الحكومة منزلي يومًا فستكونين أقلّ مصائبي.
    Ama bu şey, seni bir güç alanıyla korur. Enerji balonunun içinde güvende olursun. Open Subtitles لكن هذا الشئ سيحيطكِ بحقل من الطاقة .. وطالما أنتِ بداخله فستكونين بأمان
    Eğer bu operasyona son verirseniz, bir sonraki saldırısında kaybolan her bir hayatın sorumlusu siz olursunuz. Open Subtitles ولو هدمت هذه العملية فستكونين المسئولة عن كل حالة وفاة في الهجوم التالي
    Eğer herhangi bir zaman arkadaşlığım sizi memnun etmezse, tek kabahatli siz olursunuz, çünkü kendimi dayatmam, Open Subtitles إذا كانت وفي أي وقت صحبتي لا تسعدك فستكونين أنتِ الملامة الوحيدة عن معرفة أشياء بالكاد فرضت نفسها عليكِ
    Lana, eğer cevaplar burada olsaydı. Öğrenecek ilk kişi sen olurdun. Open Subtitles لانا لو كنت أمتلك الأجوبة بتفكيري فستكونين أول من يعرف
    Ama, sanki kıskanç bir koca gibiydi. "Eğer gidersen, pişman olursun." Open Subtitles قالها مثل زوج غيور اذا ذهبت فستكونين اسفه
    güvende olursun. Open Subtitles إذا بقيتِ في هذه النقابة فستكونين على ما يرام
    Eğer kız kardeşime çakıyorsan, birinci sen olursun. Open Subtitles إن كنتِ تقيمين علاقةً في أختي، فستكونين في المرتبة الأولى.
    Eğer gelip ziyaret etmek istersen hazırlıklı olursun. Open Subtitles وأردت زيارتي, كما تعلمين, فستكونين جاهزة
    Şimdi mutlusun. Bir süreliğine biraz daha iyi olursun. Open Subtitles والآن بعد أن أصبحتِ سعيدة مجدداً فستكونين لطيفة لبعض الوقت
    Pişmiş kelle gibi sırıtmayı kes, Sıradaki sen olursun. Open Subtitles امحي تلك الابتسامة من وجهك , فستكونين التالية
    "Eğer gidersen, pişman olursun." demişti. Ve haklıydı. Open Subtitles هو قال ان ذهبت فستكونين اسفه وكان محقاً
    Eğer avukat gibi düşünmeye başlamaz ve amigo kafasıyla düşünmeye devam edersen eninde sonunda sadece bir amigo olursun. Open Subtitles اذا لم تبدأي بالتفكير مثل "المحامين و تتوقفي عن التفكير مثل "المشجعين عندها فستكونين دائماً "مشجعة
    Fakat bir çuval bile giysen oradaki en büyüleyici insan yine sen olursun. Open Subtitles ...حتى لو لبستِ كيسا فستكونين أكثر النساء فتنة
    Onları bu konuda uyardığını ya da ileride beni suçlamayı planladığını fark edersem, buna pişman olursun. Open Subtitles لو إكتشفتُ أنّ لكِ أيّ علاقة بتقديم تلك المعلومة لهم... أو إذا كنتِ تُفكّرين بإتهامي في المستقبل... فستكونين نادمة.
    Eğer olur da devlet evimi ararsa bir gün sen sorunlarımın en ufağı olursun. Open Subtitles -أصغي إلي يا (إيفي ) إذا قامت الحكومة بتفتيش منزلي فستكونين أقل مشاكلي
    Amanda, eğer sessizliğini korursan en az onun kadar suçlu olursun. Open Subtitles -أماندا)، إن بقيتِ صامتةً، فستكونين مذنبةً مثله تمامًا) .
    Eğer haklıysak, Verd Agra' nın kurtarıcısı olursunuz. Open Subtitles إذا كنّا محقين في هذا، فستكونين المنقذة للشركة
    Eğer patlama kasanın içindeki herhangi bir şeyi parçalarsa duman dağılıncaya kadar ölmüş olursunuz. Open Subtitles إذا أخل الانفجار بأي شيء في القبو فستكونين ميتة قبل أن ينقشع الدخان.
    Eğer kurtlara savaş açacak olsaydım ilk öldüreceğim kişi sen olurdun. Open Subtitles إن وددتُ شنّ حرب على الذئاب فستكونين أوّل من أقتله.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus