| Bak ne diyeceğim, üniversitede çok kötü şeyler yaptık. | Open Subtitles | دعني اخبرك شيئا لقد فعلنا أشياء اسوا في الجامعة |
| Çoğumuz İsyan namına çok fena şeyler yaptık. | Open Subtitles | معظمنا، فعلنا أشياء فظيعة نيابةً عن الثورة. |
| Hepimiz unutmak istediğimiz şeyler yaptık. | Open Subtitles | كلنا فعلنا أشياء نريد أن ننساها |
| İşin gerçeği, yani hatta birbirimize korkunç şeyler yaptığımızı bir saniyeliğine unutsan bile Felicity, benim ona hissettiklerimi, bana karşı hiçbir zaman hissetmedi. | Open Subtitles | الحقيقة هي, حتى لو نسيت لثانية حتى, أن كِلانا فعلنا أشياء فظيعة لبعضنا البعض, (فيليسيتي) لم تبادلني المشاعر التي أشعر بها إتجاهها أبداً. |
| Gerçekten de son üç yıldır Tracy ile bir sürü çılgınca şey yaptık. | Open Subtitles | ياإلهي, نحن بالتأكيد فعلنا أشياء جنونية مع ترايسي في السنوات الثلاث الماضية |
| - Dinle, hepimiz erkekler için salakça şeyler yaptık, | Open Subtitles | جميعنا فعلنا أشياء غبية من أجل الرجال |
| Yani biz de iyi bir seks için çılgınca şeyler yaptık. | Open Subtitles | كلنا فعلنا أشياء جنونية لأجل جنس رائع |
| Çok fazla kötü şeyler yaptık, Mellie. | Open Subtitles | لقد فعلنا أشياء سيئة كثيرة يا ميلي |
| O kötü biriydi ve biz iyi şeyler yaptık. | Open Subtitles | كان رجلا شريراً ونحن فعلنا أشياء طيبة |
| Hepimiz pişman olduğumuz şeyler yaptık. | Open Subtitles | نحن جيمعنا فعلنا أشياء هنا نندم عليها |
| Biz aptalca şeyler yaptık. | Open Subtitles | فعلنا أشياء سخيفة |
| Birçok şey yaptık. | Open Subtitles | هل فعلتماها؟ لقد فعلنا أشياء كثيره |