İyi haber mi yoksa kötü haber mi olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكد ما إذا كانت أخبار جيدة أو سيئة |
...ama kelepçeler üzerinde çok deneyimi olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | انة حداد عزيز، فقط لست متأكد كم تجربة هو كان عنده بالأصفاد. |
Oraya varamayacağımdan değil fakat varmak istediğimden emin değilim. | Open Subtitles | ليس لأنني لا أريد ذلك ولكنني فقط لست متأكد بانني اريد ان اكون هو |
Tamam anladım ama... alabilir miyim emin değilim. | Open Subtitles | لا, فهمت, انا فقط لست متأكد انني اصدق هذا |
Bir ilişkiye hazır olup olmadığıma emin değilim sadece. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكد أنني مستعد أن أكون في علاقة. |
Bir ilişkiye hazır olup olmadığımdan emin değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكد أنني مستعد أن أكون في علاقة |
Evet. Sadece böyle biri olduğumdan emin değilim. | Open Subtitles | نعم, انا فقط لست متأكد ان هذا انا, تعلم ؟ |
Sadece burada kalmamızın annen için sorun olmadığına emin değilim. | Open Subtitles | هذا مفيد فعلا أنا فقط لست متأكد أن أمك مرتاحة لوجودنا هنا |
- Ben pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكد. |