Kimse beni arabasına almadı, paramda bitince 1 hafta kadar çalışmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | رفض أحد أن يقلني ونفذت مني النقود فكان علي أن أعمل لأسبوع |
Evet, biri çıkageldi. Kesmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | نعم، أحدهم أتى فكان علي أن أقطع عنك الإتصال |
Tüfeği alıp onu senin için öldürmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | فكان علي أن آخذ السلاح و أقتلها عوضاً عنك |
O yüzden bu katil şöhret olurken bekleyip izlemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | فكان علي الإنتظار والمشاهدة ...بينما باتت القاتلة مشهورة |
Ben de Irv'e Jacqueline'in müsait olmadığını söylemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | فكان علي إخبار (إرف) بأن (جاكلين) غير متوفرة |
Ellerinde hiç Stormtrooper yokmuş. Ben de başka bir robot kiralamak zorunda kaldım. Bu da iş görür. | Open Subtitles | لم يكن لديهم (ستورم تروبر) فكان علي أن أحضر روبوت آخر ، هذا سيفي بالغرض |