"فوتون" - Traduction Arabe en Turc

    • foton
        
    • filte
        
    • fotonlu
        
    Işık, foton adı verilen minik parçacıklardan oluşur ve her bir fotondaki enerji onun rengini belirler. TED يتكوّن الضوء من جُسيمات صغيرة تسمى الفوتونات ومقدار الطاقة الموجودة في كلّ فوتون يتوافق مع لونه.
    Böylece, onu itip kakmaktan veya foton bombardımanına tutmaktan daha bilimsel bir iş yapmış olacağız. Open Subtitles الآن سنفعلها بهذه الطريقة أعتقد , أنها علميه أكثر من إسقاطه أو ركله أو قصفه بومضات فوتون المصباح
    52 parçalayıcı bataryası, 27 foton torpidosu yatağı birincil ve ikincil kalkanlar. Open Subtitles اثنان وخمسون من صفوف المُحطِّمات، سبع وعشرون حُجيرة قذيفة فوتون. دروع رئيسية وثانوية.
    - Yatak değil ki, filte yani kanepe. Open Subtitles -ليس فراشاً، إنّما "فوتون"، مثل الأريكة
    Birkaç sandalye, avize, filte falan. Open Subtitles بضعة كراسي، مصباح، "فوتون"
    Ama elimde teknoloji harikası iki fotonlu bir mikroskop ...ve kışları Riyad'da kalabilecek bir evim var. Open Subtitles لكن لديّ أحدث مجهر فوتون حديث وبيت لأسكن به في الرياض وقت الشتاء
    İki fotonlu mikroskop altındaki inceleme için gayet uygun. Open Subtitles من أجل فحص تحت مجهر فوتون, لا بأس به
    Ama maksimum hasar için bu hızlandırılmış foton yayan mermileri kullanıyoruz. Open Subtitles لكن للضرر الأقصى، نستعمل الرصاص... كسا في معجل فوتون الراتنج المضيئ.
    Her şeyin onlardan yapıldığını görürüz ışıkta foton da var Open Subtitles و هذه هى الجُزيئات الأساسيّة، التى تصنع كل شيء تراه حولك. هناك أيضاً فوتون الضوء، و الذى نرى عن طريقه الآن،
    Sizin beni burada ayakta duruyor olarak görebilmenizin sebebi bu odanın 100 kentilyondan fazla foton ile dolu olması ve onlar uzayda gelişigüzel olarak ışık hızına yakın bir hızda hareket ediyorlar. TED السبب الذي يجعلكم تروني واقفاً هنا هو لأن القاعة مليئة بأكثر من ١٠٠ كوينتليون فوتون وهي تتحرك بشكل عشوائي في الفراغ، بمايقارب سرعة الضوء
    Örneğin, manyetizma olayında, elektromanyetik kuvvet yani bu top, bir foton olarak düşünülebilir. Open Subtitles --القوة الكهرومغناطيسية هذه الكرة--ستكون فوتون. كلما هذه الجزيئات المرسلة
    Yani, hiçbirinde tek bir foton yok. Open Subtitles أعني ، ليس هناك فوتون واحد في أي منها
    Kuantum fiziğinin dediğine göre bir foton üzerinde birşey yaparsanız, yaptığınız şeye sadece o foton tepki vermez ortada iki fotonun global reaksiyonu olur. Open Subtitles :تقول فيزياء الكمّ حسناً ، هو أنّه عندما تفعل شيئاً على فوتون واحِد :تقول فيزياء الكمّ حسناً ، هو أنّه عندما تفعل شيئاً على فوتون واحِد ،لا يحدُث التفاعُل بهذا الفوتون فقط .بل يحدُث تفاعُل شامِل بفوتونين
    Bir foton tüpü. Open Subtitles أنبوبة فوتون.
    foton torpidosu. Open Subtitles قذيفة فوتون.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus