"فى منزل" - Traduction Arabe en Turc

    • evinde
        
    • bir evde
        
    • evindeydim
        
    • bir eve
        
    • evindeki
        
    • evine
        
    • larda
        
    Enderby'nin evinde bulduğumuz çamur parçasını pişirdim sonra bıraktığı boşluğu alçı ile doldurdum. Open Subtitles لقد خبزت قطعة الطين التى وجدناها فى منزل اندرباى ثم ملأت الفتحة بالجبس
    Callen'la Sam, Zevlos/Vasile'nin evinde silah ve dosyaların olduğu gizli bir zula buldular. Open Subtitles حسنا,كالين و سام وجدوا مخزون سرى من الملفات و الأسلحه فى منزل زيفلوس\فازيل
    Babamın evinde sakladığım yerden çıkardım. Open Subtitles لقد أخرجتها للتو من وسط العِتّة فى منزل أبى
    "bir zamanlar altın saçlı bir kız vardı... güzel bir evde yaşamaya giden..." Open Subtitles ذات مر كانت هناك فتاة شعرها أشبه بالذهب ذهبت لتعيش فى منزل جميل
    "bir zamanlar altın saçlı bir kız vardı... güzel bir evde yaşamaya giden..." Open Subtitles ذات مر كانت هناك فتاة شعرها أشبه بالذهب ذهبت لتعيش فى منزل جميل
    Chiswick'te Sör Montague Corner'ın evindeydim. Open Subtitles لقد كنت فى منزل السير مونتيجو فى سيزويك
    Çocuğunu götürmemiz için... güzel kadınlarla dolu bir eve itirazım yok. Open Subtitles لا لدى مانع فى منزل بة الكثير من السيدات الجميلات
    Filmin büyük bölümü bir kır evindeki av partisinde geçiyor. Bizimki gibi. Open Subtitles معظمه يدور فى حفلة صيد فى منزل ريفى نوعا ما مثل هذا..
    Bugün kameralarımız Amerika'nın en büyük servetlerinden birinin varisi Bayan Lois Clarke'ın evinde. Open Subtitles اليوم كاميراتنا فى منزل الأنسة كلارك لويس وريثة أحد أكبر الثروات الأميريكية
    Senatörün evinde olanları unut, anladın mı? Open Subtitles انسى كل ما حدث فى منزل السيناتور.. هل تفهم ذلك؟
    Tanık, silâhın General Hollister'in evinde kullanıldığını söylüyor, Çavuş. Open Subtitles بلاغ اطلاق النار ياعقيد, الشاهدة تقول انه حدث فى منزل الجنرال هوليستر
    Generalin evinde görmüş olduğunuz kişi belki de oydu. Open Subtitles وربما يكون هو الشخص الذى رأيتيه فى منزل الجنرال
    Bu kadın gerçekten Gawain'in bahsettiği kadar güzelse evinde çok zaman geçireceğim demektir. Open Subtitles إذا كانت امرأة غاوين جميلة جداً كما يزعم أتوقع أنى سأقضى كثيراً من الوقت فى منزل غاوين
    Ha bu arada Wyatt'ın evinde bu gece parti var. Open Subtitles يبالمناسبه يوجد حفله الليله فى منزل وايت
    Arkadaşı Wyatt'ın evinde bir suare ayarladım. Open Subtitles لقد رتبا لحفله سواريه فى منزل صديقه وايت
    Sadece, Noel yemeği için bir evde olamamanız doğru değil. Open Subtitles الحقيقة هو شئ خطأ أنك تأكل عشاء كريسماس فى منزل
    İlticacı yüksek rütbeli bir KGB ajanı buranın yakınlarında bir evde yaşıyor. Open Subtitles لدينا مرتد عن المخابرات الروسيه فى منزل امن قريب من هنا
    Geniş pencere ve verandalı güzel bir evde yaşamak istiyor. Open Subtitles العيش فى منزل جميل مع نوافذ واسعة وعريضة ومصابيح
    Ve eğer karımı öldürecek olsaydım bile bunu kilitli bir evde, bu kadar çok tanığın önünde yapmazdım. Open Subtitles و حتىّ إن كنت لأ قتل زوجتى ما كنت لأفعل هذا فى منزل مغلق مع مجموعة من الشهود
    - Ben annemin evindeydim! - Sana zarar verdi mi? Open Subtitles ـ لقد كنت فى منزل أمى ـ هل آذاكِ؟
    Onlar kız kardeşimi yetimhaneye veya bir eve verdi bilmiyorum. Open Subtitles ...أنهم لقد وضعوها فى منزل أو ملجأ أيتام... ... لا اعرف ...
    Hayır, hazırlanıp patronumun evindeki yemeğe gitmeliyim. Open Subtitles يجب ان استعد لكى اذهب للعشاء فى منزل المدير
    Yolun karşısına, kardeşinin evine gittik. Open Subtitles كنا فى منزل أخيها الذى كان يقطن أمام منزلنا
    Ben bu resmi hayatımda ilk kez görüyorum. O gece Upwards'larda gördüğüm sayılmazsa tabii. Open Subtitles انا لم ارى هذه الصورة ابدا الا فى منزل ابورد'.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus