Ben bir fizikçiyim, bana yapacak bir şey ver, yardım edebilirim. | Open Subtitles | انا فيزيائي . أعطني شيئا افعله . استطيع المساعدة |
Yazarım, doktorum, nükleer fizikçiyim, a teorik filozofum Ama hepsinden önce ben bir erkeğim. | Open Subtitles | أنا كاتب، طبيب فيزيائي نووي فيلسوف نظري و لكن أولاً أنا انسان |
Ve bence onu fiziksel hale getirmek bunu yapmak için iyi bir yol. | TED | واعتقد ان جعل العالم الرقمي فيزيائي اكثر هو امرٌ جيد يجب القيام به |
Ardında kütle merkezi adı verilen bir Fizik kavramı yatar. | TED | السر يكمن في مفهوم فيزيائي يُدعى: مركز الكتلة. |
Erwin Schrödinger, Schrödinger'in Kedisi ile ünlü, Avusturyalı bir fizikçiydi. | TED | إروين شرودنغر، صاحب شهرة قط شرودنغر، و هو فيزيائي نمساوي. |
Avusturyalı bir fizikçinin kuantum mekaniğini daha anlaşılır kılmak için bulduğu bir düşünce deneyi. | Open Subtitles | جاء بها فيزيائي نمساوي ليساعد على فهم الحالة الكمية |
California Teknoloji Enstitüsü'nde deneysel fizikçiyim. | Open Subtitles | إنني فيزيائي مختصٌ في الفيزياء التجريبية وأعمل في الجامعة |
Gitmeden önce dengesiz göründüğümün farkındayım ama aslında dünyaca meşhur bir fizikçiyim. | Open Subtitles | قبلأنتهرببعيداً.. أعلم أني قد أبدو مختلاً عقلياً، لكني في الواقع عالم فيزيائي مشهور. |
Benim grubumun yürüttüğü araştırmada -- bahsettiğim gibi bir nükleer fizikçiyim, ancak fark ettim ki atomik çekirdeklerinde kullandığım kuantum mekaniği aletlerim var ve onları farklı alanlarda da kullanabilirim. | TED | أجري البحث عن طريق فريقي البحثي... فكما ذكرت، أنا فيزيائي نووي، ولكني لاحظت أني أمتلك أدوات مثل استخدام ميكانيكا الكم في الأنوية الذرية، وكذلك استخدام هذه الأدوات في مناطق أخرى. |
Ben CERN'in Büyük Hadron Çarpıştırıcısında (LHC) şimdiye kadar yapılmış en büyük bilim deneyinde, fizikçiyim. | TED | أنا فيزيائي في مشروع سيرن "مصادم الهدرونات الكبير"، أكبر تجربة علمية انشأت على الإطلاق. |
Adam da demiş ki, "Ben fizikçiyim... | Open Subtitles | قال الرجل, حسناً , انا فيزيائي, |
Ve bu neden alet kullanımında, başlangıçta, binlerce yıl boyunca, herşey benliğin fiziksel bir modifikasyonu olmuştur. | TED | والسبب هو ان استخدام الادوات فيما مضى . .منذ الاف والاف السنين .. كان عبارة عن تعديل فيزيائي للنفس البشرية .. |
Bu en son yaptığı şeydi, son fiziksel eylem. | TED | انها أخر ما قامت به على الأرض أخر تصرف فيزيائي |
Ve bu madde bizim için görünmez olsa da, aslında fiziksel bir gerçeklik. | TED | و هذه المادة قد تكون غير مرئية بالنسبة لنا و لكن لديها واقع فيزيائي. |
Cal Tech'te 4 yıl okudum ve bu duyduğum en iyi Fizik açıklamasıydı. | Open Subtitles | قضيت أربع سنوات في جامعه كاليفورنيا وهذا أفضل تعريف فيزيائي سمعته |
Başka bir fizikçi Schrödinger'in cinsellikten ilham alan Fizik haftası için şöyle der: | Open Subtitles | قال فيزيائي آخر عن ذلك الأسبوع من الفيزياء التي يوحي بها الجنس الذي قضاه شرودينجر |
Faraday bir fizikçiydi. | Open Subtitles | دانيل كان عالم فيزيائي ، أتى للجزيرة |
Büyük bir fizikçinin daha önce dediği gibi, bu hızlı entropi akıntısı içinde düzen yaratan biyolojinin küçük girdapları var. | TED | إذًا كما قال فيزيائي عظيم ذات مرة، هنالك تلك منابع دوامات البيلوجيا القليلة والتي تخلق النظام في السيل السريع من الإنتروبي. |
Bu dünya için büyük bir kavramsal model, tabii eğer bir parçacık fizikçisi değilseniz. | TED | وهذا مفهوم رائع للحياة إلا اذا كنت فيزيائي جزيئات |
Aslında, sen fizikçisin, burada kalırsan iyi olur. | Open Subtitles | ..في الحقيقة أنت فيزيائي كذلك . فلن أمانع من وجودك معنا |
Uh, Dünya'da bir fizikçi vardı, adı Erwin Schroedinger. | Open Subtitles | كان هناك فيزيائي ارضي باسم إروين شرويدنجير |
Bir trafik kazası geçirdi ve saatlerce fizyoterapi görmesi lazım. | Open Subtitles | تعرضت لحادث وتحتاج إلى علاج فيزيائي مطول |