"في البقاء" - Traduction Arabe en Turc

    • kalma
        
    • kalmak
        
    • kalmaya
        
    • kalmayı
        
    • kalmakta
        
    Günler uzadıkça, tavşan yavrularının hayatta kalma ihtimalleri de artar. Open Subtitles كما يطُول النهار، كذا تزيد فرص الأرانب الصغيرة في البقاء.
    Hayatta kalma stratejisi bu: Bir yabancının seni gerçek, birey olarak görmesini sağla. TED استراتيجيتها في البقاء على قيد الحياة هي: اجعلوا غريبًا واحدًا فقط يراكم كما أنتم على حقيقتكم.
    Y ekseni bize gezegensel sınırlar dâhilinde kalma yeteneğimizi gösteriyor. TED يعرض المحور العمودي مقدرتنا في البقاء ضمن الحدود البيئية
    En azından şimdi hayatta kalmak için bir şansımız var. Open Subtitles على الأقل لدينا الآن فرصة في البقاء على قيد الحياة
    Eğer bir otelde kalmak isterseniz size bir yer ayarlayacağız. Open Subtitles إذا كنت ترغب في البقاء في فندق، سنضعك في الفندق.
    Eğer hayatta kalmak istiyorsanız arkanızdan destekleyenler olmalı. TED إذا كنت ترغب في البقاء على قيد الحياة عليك أن تتّخذ احتياطات.
    Ama bu durumda da, benim yanımda kalmaya devam edebilir misin? Open Subtitles ولكن مثل ذلك ، هل يُمكنكَ الاستمرار في البقاء الى جانبي؟
    Sessiz kalma hakkın var! Kapa çeneni! Open Subtitles لديك الحق في البقاء صامتاً لذا اغلق فمك القذر
    Hayatta kalma isteğim sana göre bencillikse, öyle olsun. Open Subtitles اذا أردتي تفسير رغبتي في البقاء على قيد الحياة على أنها أنانية ، حسنا
    Sessiz kalma hakkına sahipsin, ta ki bla bla bla. Hepsini duydum. Open Subtitles حسنا، لك الحقّ في البقاء صامتا أيّ شئ تقوله يمكن أن وقد يكون
    Bilinç altına itmenin hayatta kalma mekanizması olduğunu tartışıyorduk. Open Subtitles دكتور جراهام لقد كنا توا نتناقش في مسألة الكبت كأداة حيوية و محركة في البقاء على قيد الحياة.
    Sessiz kalma hakkına sahipsin. Öyle yapmanı tavsiye ederim. Open Subtitles لديك الحق في البقاء صامتاً,واعتقد أنك كذلك بالفعل
    Hayatta kalma güdülerini hiptonizma bile bozamaz. Open Subtitles حتى رسائل منومة لايمكنها التغلب على غرائزنا في البقاء
    Ekibimin Atlantis'te kalma ihtimali nedir? Open Subtitles ما هي فرص فريقي في البقاء هنا فى أتلانتيس ؟
    Ama, artık hiç kimse orada yalnız kalmak istemiyor. Open Subtitles لا احد يرغب في البقاء هناك لوحدة بعد الان
    Kapalı mekanda kalmak istemedim ben de kitaplarımla buradayım işte. Open Subtitles لم أكن أشعر برغبة في البقاء بالمنزل لذا ها أنا ذا مع كتبي
    Ama, artık hiç kimse orada yalnız kalmak istemiyor. Open Subtitles لا احد يرغب في البقاء هناك لوحدة بعد الان
    Gerçekten kalmak istediğini bilseydim, harika bir yaşantımız olabilirdi. Open Subtitles إذا اعتقدت أنك ترغبين فعلا في البقاء هنا فبأمكننا ان نحيا حياة سعيدة
    Eminim siz ikiniz yalnız kalmak istersiniz. Open Subtitles متأكدة أنكما ترغبان في البقاء لوحدكما الآن.
    Bence her gerçek dağcı dağda kalmak ister. Open Subtitles أعتقد أن كل متسلق حق الرغبة في البقاء على الجبل.
    kalmaya devam etmek istedi. Open Subtitles لم يكن ستالين يرغب في المغادرة، بل كان يرغب في البقاء
    Hiç daha uzun süre genç kalmayı ve yaşlanmayı ... durdurmayı istediniz mi? TED هل رغبتم يوماً في البقاء شباباً مُدة أطول وتأخير الشيخوخة
    Kızlar, orada olmaktan heyecanlı gözükmelerine rağmen uyanık kalmakta zorlanıyorlardı. TED رغم أن الفتيات بدى عليهن الحماس لوجودهن هناك، إلا أنهن كنّ يواجهن صعوبة في البقاء يقظات.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus