"في الحقيبة" - Traduction Arabe en Turc

    • Çantada
        
    • Çantanın içinde
        
    • çantaya
        
    • çantada keklik
        
    • Torbada
        
    • Poşette
        
    • çantamda
        
    • bavula
        
    • Çantayı
        
    • Bavulda
        
    • Çantanda
        
    • çantasında
        
    • Çanta
        
    • valizde
        
    • torbaya
        
    Ama diplomatik Çantada taşıdıkları daha bir çok şey var. Open Subtitles ولكن ينقلون كثيراً من الأشياء الأخرى في الحقيبة الدبلوماسية أيضاً
    Çantada, Florence için getirdiğim albümler var. Open Subtitles السجلات الموجودة في الحقيبة هو من أجل فلورنس
    Paranın yarısını niye Çantada bıraktım ki? Open Subtitles أنا لا أَعرف لماذا تركت النصف الآخر في الحقيبة
    Sam, planları spor Çantanın içinde mi bıraktın? Open Subtitles كانت في الحقيبة الرياضية والخطط كانت هناك سام.. تركت الخطط في الحقيبة الرياضية
    Bu çantaya koydum ama o Yang'le olan şey yüzünden... Open Subtitles , وضعتهم في الحقيبة . . لكن لا يمكنني التذكر
    Biberon Çantada, ve altını yeni değiştirdim. Open Subtitles لا تسألاني، زجاجة الحليب في الحقيبة وقد غيرت لها للتو.
    Çantada ne olduğunu soracaklardır. Open Subtitles انهم سوف يريدوا أن يعرفوا ما في الحقيبة.
    Anahtar Çantada. Çanta sandalda. Open Subtitles المفتاح في الحقيبة تنقلين الحقيبة الى القارب
    Portakal Çantada sana bir hediye var. Open Subtitles انظري إلى الإطلالة هذه هي هديتك في الحقيبة البرتقالية
    Geyik yapma. Çantada ne var? Open Subtitles نعم، دعك من العبارات القصيرة، ماذا في الحقيبة ؟
    Kinin Çantada, eşyalarını topla ve git. Open Subtitles الكواينين في الحقيبة إذهبِ الى منزل والدك وإحزمِ أغراضك وأرحلِ
    Çantada kekliğim, ama iş ziyareti yapamaz mıyım? Open Subtitles ماذا ، أنا جيدة في الحقيبة ، لكن لا يحق لي زيارة في العمل ؟
    Hala Çantada. Gidip taşı alalım. Open Subtitles ما زالت في الحقيبة دعنا نذهب ونحصل على الماسة
    Bu adamla gerçekten ne gibi bir alakanız var Bay Luthor, ve size verdiği çelik Çantanın içinde ne vardı? Open Subtitles ما هي بالظبط أعمالك مع هذا الرجل , سيد , لوثر ؟ وماذا كان في الحقيبة الفولاذية التي أعطاك اياها ؟
    Sadece turuncu haplardan alman gerekir , Çantanın içinde var . Hayır , iyim . Open Subtitles تناول حبّة برتقالية فحسب إنها في الحقيبة
    Bu çantaya koydum ama o Yang'le olan şey yüzünden... Open Subtitles , وضعتهم في الحقيبة . . لكن لا يمكنني التذكر
    Diğer bir yandan, Yargıç Marcus, Çantada keklik. Open Subtitles بالمقابل القاضي ماركوس تماما في الحقيبة.
    Torbada bir şırınga ve bir HIV tahlil sonucu vardı. Open Subtitles في الحقيبة.. وجدت إبرة ونتائج فحص من مستشفى للإيدز
    Poşette bu havlular olmasaydı parayı çarpma şansı olmazdı. Open Subtitles ..إذا لم يكن هناك شيء ..في الحقيبة غير المناشف ..فربما لم تجد الفرصة لتخرج المال
    çantamda biraz votka var. İşini görür mü? Open Subtitles عندي بعض المشروب في الحقيبة هل يكفي هذا؟
    bavula bak, bir şeyler bulursun. Open Subtitles ابحث في الحقيبة الكبيرة قد تجد شيئًا لكن لا تحدث فوضى
    O halde birisi Çantayı almaya çalıştı. Daha doğrusu çantanın içindekileri. Open Subtitles فذهب شخص بعد حقيبة أو ما كان في الحقيبة.
    Yok. Koca Bavulda bir şey yok. Open Subtitles لا شيء في الحقيبة بالكامل
    Yanında götüreceksen Çantanda hiçbir işe yaramaz. Open Subtitles حسناً، أذا كُنتِ ستحضرينهُ معكِ فهو بلا فائدة في الحقيبة
    Sen ise göremeyecek kadar kördün. - Siktiğimin çantasında ne var dedim? Open Subtitles إنّك كنت أعمى للغاية و لم تراها ـ ماذا في الحقيبة اللعينة؟
    Orada, mutfakta küçük bir Çanta içinde yarım şişe cin var. Open Subtitles لدي نصف علبة من الجين في الحقيبة الصغيرة الخارجية بالمطبخ
    Sol taraftaki valizde, en sevdiğim baltamı bulacaksın. Open Subtitles في الحقيبة التي على اليسار ستجد فأسي المفضل
    Eğer üzerinde Christine Stanford'un kanı varsa- - torbaya koy. Open Subtitles إذا كان دم كريستين على هذا الوشاح ضعه في الحقيبة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus