| Aslında, ben daha çok... ..yıllanmış, hoş bir şarap... ..ve yanan bir şömine düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة, كنت أفكر في الكثير منها أفكر في النبيذ, الجبن اللطيف الكبير وموقد مشتعل تعرفين ماذا أَقول؟ |
| Aslında, ben hep kendi gemimin kaptanı olmak istemişimdir. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت دائما أريد قيادة مركبي الخاص |
| Aslında, ben de böyle düşünürdüm ama alternatiflerden iyidir. | Open Subtitles | في الحقيقة, كنت أفكر بمثل تفكيرك ولكنّ هذا خير من البدائل |
| Aslında ben de bu anı bekliyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أنتظر هذا منذ البداية ماذا؟ |
| Ben de tam seni arayacaktım. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت اريد الاتصال بك هل يمكننا ان نلتقي الليلة؟ |
| Evet ama Aslında ben onu yatırım yaparız diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | نعم ، لكن في الحقيقة كنت أفكر بإعادة استثماره |
| Kanepe? Aslında ben burada, şömine önünde, bu plaj havlusu üzerinde yaparız diyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت افكر هنا بالتمام امام الموقد |
| Aslında ben 20 dolar civarında bir şey bakıyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أبحث عن شئ في حدود عشرين دولاراً |
| Aslında ben de tam gelinime hapiste yediğimizle buradaki leziz turtanın arasındaki tek farkının kokusu olduğunu söylüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أخبر ابنة زوجتي كيف أمر واحد يفصل الفطيرة التي نتلقاها في السجن عن واحدةَ لطيفة كهذه وهو الرائحة |
| Aslında ben barın arkasında bir iş düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة , كنت أفكر في شيئاً ما خلف الحانه |
| Aslında ben de onu okuyacaktım ama sonra düşündüm de başka bir kitaptan okuyacağım. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت سأقرأ هذا ولكن فتشت بقلبي وسأقرأ واحدة من كتاب آخر |
| Aslında ben de sizinle bunu konuşacaktım. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أود أن أحدثكما بهذا الشأن |
| Aslında ben de yakın zamanda kamp yolculuğuna çıkmayı düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أفكّر بالذهاب في رحلة تخييم قريباً. |
| Aslında ben film izlemeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة, كنت أفكر أن نذهب و نشاهد فلمًا |
| Aslında ben Bayan Bonderman'ın evine uğrayıp o yemeğe katılanların listesine bir kez daha bakmayı düşünüyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت سأذهب إلى منزل " السيدة " بونردمان |
| - konuşamıyorsun. - Aslında, ben uçak havacılık mühendisiydim. | Open Subtitles | لعشر ثواني - في الحقيقة كنت في هندسة الطيران - |
| Aslında ben şu heriften bahsediyordum. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أتكلم عن ذلك الشاب |
| Aslında ben şeyi arıyordum... onlar kütüphanenin arkasında. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت أبحث عن... إنّـه خلف المكتبة. |
| Aslında ben Wicked'i yapmayı umuyordum. | Open Subtitles | "في الحقيقة, كنت آمل أن نقوم بأداء "الشرير |
| Aslında, ben yenilmezdim. | Open Subtitles | في الحقيقة كنت لااهزم |