Sol tarafta görülen South End'de bir Mahalledeki yerel bahçenin resmiyle aşinayız. | TED | نحن معتادون على الصورة في اليسار والتي تظهر حديقة في الحي المحلي في نهاية الحي |
Ama bu seferde Mahalledeki bütün bilgisayarlar bana geliyor! | Open Subtitles | أنا في مأزق سأصلح كل الألعاب الإلكترونية في الحي |
Peki, sorun değil. Çin mahallesinde olanlar için özür dilemeye geldim. | Open Subtitles | إسمع, لقد جأت فقط للإعتذار عن ما حدث في الحي الصيني |
Biri Mahalleye park etmiş bir tırı fark ederdi. | Open Subtitles | لكان لاحظ احدهم ان هناك شاحنة عملاقة مركونة في الحي |
Evet. Aslına bakarsanız mahallede bir kaç garip olay daha var. | Open Subtitles | نعم, في الحقيقة لقد حصل ذلك من عدة أماكن في الحي |
Okulları var. Arkadaşları var. Çocuklar siz bu Çevrede büyüdünüz. | Open Subtitles | عندهم مدرستهم و أصدقائهم لقد نشأتم هناك في الحي |
Pis bir çocuk katiliydi... Bu mahallede en az 20 çocuk öldürdü. | Open Subtitles | كان قاتل أطفال قتل 20طفلا علي الأقل في الحي |
Çok tuhaf. Mahalledeki herkes bir garip. Tuhaf davranıyorlar. | Open Subtitles | هذا غريب جداً، الجميع في الحي في حالة قلقة ويتصرفون بغرابة |
Mahalledeki çocuklardan hiç birini tanımasaydın içine düşeceğin nahoş durumu düşünsene. | Open Subtitles | تخيل الورطة التي كنت ستكون فيها لو لم تكن تعرف أي أطفال في الحي |
Poirot, onların Mahalledeki polisten ve çalınan belgelerin Avrupa'daki bağlantıya iletilmesinin öneminden söz ettiklerinden kuşkulanıyor. | Open Subtitles | كانا يتحدثان عن الشرطة التي تتجول في الحي الآن وأهمية الحصول على الوثائق المسروقة |
Ned'in mahallesinde bu silaha sahip biri olup olmadığına bakayım. | Open Subtitles | حسناً سأتفقد الحاسوب لأرى أي أحد في الحي يملك واحداً |
Çin mahallesinde, ev temizliğinden kazandığım parayla. | Open Subtitles | في الحي الصيني، بما كسبته من تنظيف الشقق |
Mahalleye bir resmini ve telefon numaranızı asın | Open Subtitles | يمكنكِ ترك رقم الهاتف الخاص بكِ في الحي لنجد طريقة للإتصال بكِ |
Fakat, dün bu ayılardan biri... 16. mahallede bir evde görüldü. | Open Subtitles | وثم، بالأمس، ظهر أحد الدببة في شقة في الحي السادس عشر |
Eğer bunu Çevrede birine anlatsam, seninle bir daha asla konuşmazlar. | Open Subtitles | إن أخبرت أحداً في الحي فلن يتحدث أحد معكِ ثانيةً |
- Yani Bu mahallede oturuyorsun? | Open Subtitles | ـ اوه .. إذن تعيشون في الحي ؟ ـ أجل ـ آها |
Ama biz mahalleyi beğendik, ve biz düşünüdük, bilmelisin, geldiğimizi bilmeli. | Open Subtitles | لقد كنا في الحي وفكرنا أننا يجب أن نمر ونلقي التحية |
Burası Queens. bu civarda yaklaşık 50 Lutheran çocuğu var. | Open Subtitles | هناك تقريباً خمسون طفل لوثريون في الحي بأكمله |
- Biliyor musunuz... Aslında ilk kablolu Tv Mahallemize gelmişti. | Open Subtitles | أعتقد أنني في الواقع أول واحدة في الحي لديها قنوات مدفوعة |
Sadece Buralardaydım ve... | Open Subtitles | لقد كنت في الحي و أنا سأسرق واحدة من البيرة الخاصة بكم |
Çin Mahallesi'nde genç siyahi bir çocuk elleri kesilerek öldürüldü. | Open Subtitles | تم قتل صبي أسود في الحي الصيني وتم تشويه جثته |
Wu Han İthalat. Çin mahallesindeki bir depo. | Open Subtitles | هو هان, للإستيراد إنه مستودع للسلع والبضائع في الحي الصيني |
Polis müdürü Çin Mahallesi'ndeki sokaklarda güven vaat ediyor. | Open Subtitles | قادة الشرطة يعدون بشوارع آمنة في الحي الصيني |
Civardaki tek ev bizim ev. | Open Subtitles | سيحسدك جميع من في الحي ليس هنالك منزل آخر, في هذا الحي |
Ve bundan gurur duyuyorum. Benim kızlarım sokaktaki en güzelleridir. | Open Subtitles | و أنا فخورٌ بذلك يا ولَد، فتياتي أفضلُ مَن في الحي |