"في العلن" - Traduction Arabe en Turc

    • herkesin içinde
        
    • halk içinde
        
    • toplum içinde
        
    • herkesin önünde
        
    • halkın içinde
        
    • insanların içinde
        
    • açıkça
        
    • alenen
        
    • insan içine
        
    • insan içinde
        
    • ortalık yerde
        
    • Halk arasında
        
    Ve bu ışık prototipini ilk kez burada herkesin içinde gösteriyorum. TED وانا اعرض هذا في العلن لاول مرة هذا موضِّح الضوء المرئي
    Hayır, bence bunu evinin mahremiyetinde yapıyorsan sorun yok, ama herkesin içinde emzirme kesinlikle mide bulandırıcı. Open Subtitles أن فعلت هذا في حرمة بيتك فليكن لكن الرضاعة في العلن مقرفة
    Ve özel yaşamında uzun süre mücadelesini verdiği şeyleri halk içinde söyleme fırsatı buldu. Open Subtitles وأنه وجد الفرصة أخيراً لكي يقول في العلن.. ما تصارع معه طوالا في السر.
    Bana gelince, fark ettim ki toplum içinde pantolonunu indirmekle çizgiyi biraz aştım ve bu artık komik olmaktan çıktı. Open Subtitles و بالنسبـة لي أدركت أنـه بمكـان مـا في علاقتنـا ، و صلنـا للحظة أين سحب سروالك للأسفل في العلن لم يعد ممتعـا
    Arabayı herkesin önünde çarpmak istemiyordum ama oldu işte. Open Subtitles لم أكن أريد تحطيم العربة في العلن لكنه حدث , حسنا , لقد حدث
    "Sonraki yıllarda asla halkın içinde açıkça görülmedi, kulislerden uzak tamamen inzivaya çekilerek mükemmel bir yaşam sürdü. Open Subtitles لم تشاهد في العلن في سنواتها الأخيرة على ما يبدو،بدون حياة خارج خشبة المسرح مثالاً على الإنعزال المطلق
    Bu gece, insanların içinde hayatımda ilk kez birisi elimi tuttu. Open Subtitles الليلة كانت الليلة الأولى التي أمسك بها أي أحد يدي في العلن
    Çünkü daha 18 yaşında bir kızım ve beni herkesin içinde ağlattın. Open Subtitles لأني مراهقة تبلغُ ال 18 و أنتَ جعلتني أبكي في العلن.
    Çünkü herkesin içinde bana anne dersen, seni yumruklarım. Open Subtitles لأنك إذا ناديتني أمي في العلن فسوف أضربكِ
    -Sen kim oluyorsun da beni herkesin içinde küçük düşürüyorsun. Open Subtitles من تفكر في نفسك بحق الجحيم؟ إحراجي في العلن ؟ لو لديك مشكلة في النفقة
    Herşey resmi herşey halk içinde iyi olacaksın. Open Subtitles كل شيء الرسمية، كل شيء في العلن. سوف يكون على ما يرام.
    Güçlü, saygın hatta korkulan bir kadındır ama halk içinde kocasının sözünü hiç kesmedi. Open Subtitles أمرأه قوية ومحترمة ومهابة أيضاً ولكنها لم تقاطع كلام زوجها في العلن أيضاً
    Biliyorum ama sanırım birlikte alışverişe çıkıp halk içinde el ele tutuştuğumuzu hayal ettim. Open Subtitles ..أعلم، لكن ،أعتقد أنني تخيلتنا نذهب لشراء البقالة معًا نمسك بأيدينا في العلن
    Gayler, ucuz imalar dışında toplum içinde asla böyle şeyler konuşmazlar. Open Subtitles مثليو الجنس لا يتحدثون عن ذلك أبدا في العلن إلا إذا اقتصر الأمر على التلميحات الرخيصة
    Hayır, Eğer "Kestane"yi gösterişli olmaya zorlayıp, toplum içinde küçük düşürdüysem, o zaman ben de aynısını yapmak için gönüllü olmalıyım. Open Subtitles لا , لقد عرضت كستناء وتبخترت به وأهنته في العلن لذا علي فعل نفس الشئ
    Arabayı herkesin önünde çarpmak istemiyordum ama oldu işte. Open Subtitles لم أكن أريد تحطيم العربة في العلن لكنه حدث , حسنا , لقد حدث
    Hanımefendileri herkesin önünde laf yemekten memnun değil. Open Subtitles سيادتُها ليس أفضل ما يسرها أن توبخ في العلن
    Ve bu da, yerel senatörün halkın içinde tartıya çıktığı ve kilo vermesinin gerektiğini söylediği an, benim de öyle! TED وعندما اعتلى السيناتور المحلّي الميزان في العلن وقال يجب عليه أن يفقد الوزن، وأنا كذلك!
    Ama bunu insanların içinde söylersen diktatörlük çağrısında bulunan bir Nazi olursun. Open Subtitles لكن قل هذا في العلن.. وستكون نازياً تدعو للدكتاتورية.
    Hem senden açıkça tasarının arkasında durmanı istemiyorum ki alenen tasarıya vurma yeter. Open Subtitles اسمع، أنا لا أطلبُ منكَ أن تتبنى الوثيقة لكن لا تحاربها في العلن
    Doğru! İşi alenen yaparak bir şey gizliyormuş gibi görünmüyorlar. Open Subtitles صحيح، إنهم يخططون في العلن كي لا يشك في أمرهم
    İnsan içine her çıktığında, bir yere gittiğinde. Hayal bile edemiyorum. Open Subtitles كلما خرج وظهر في العلن هذا لا يخطر في البال
    - Kız muhtemelen insan içinde bizle konuşmak istemeyecektir. Open Subtitles تلك الفتاه على الارجح لا تريد التحدث معنا في العلن
    Bak, ortalık yerde seni vurmayacaklar o yüzden lanet olası çeneni kapat! Open Subtitles اسمعي ، لن يطلقوا عليكِ في العلن لذا أصمتي فحسب
    Bazen,Halk arasında müstehcen vücut hareketlerini tercih etmen, aleni ifade etmenden daha iyidir Open Subtitles أحياناً أجد أن من الأفضل إستخدام الإشارات في العلن بدلاً من العبارات العلنية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus