"في الكريسماس" - Traduction Arabe en Turc

    • Noel'de
        
    • Noel için
        
    • yılbaşında
        
    • noel de
        
    • Noel akşamı
        
    • yılbaşı günü
        
    • yılbaşına
        
    Sonra Pazar günü gelip seni göreceğim ve eğer iyi olursan Noel'de sana çok hoş bir hediye vereceğim. Open Subtitles و في يوم الأحد سأأتي و أراكِ. و ثم إذا كنتِ جيدة جداً في الكريسماس سأهديكِ هدية جميلة جداً.
    Noel'de - hatta aslında her zaman - harika ıslak bir öpücük almanın muhtemelen yegane yolu klozet ile cinsel ilişkiye girmenden geçiyor. Open Subtitles أن السبيل الوحيد الذي ستحصل به على قبلةٍ في الكريسماس أو في أي وقتٍ آخر، هو أن تعمل كمنظمٍ للدخول على دورات المياه.
    Ama küçük bir çocuk Noel'de o kadar şanslı değildi. Open Subtitles لكن احد الفتية المحظوظين لم يكن محظوظا جدا في الكريسماس
    Sana Noel için ne aldığımı hayatta bilemezsin. Open Subtitles أراهن على أنك لن تخمّن هديتي لك في الكريسماس
    Bana Noel için İrlanda'ya gitmeyi teklif etti. Open Subtitles لقد طلب إصطحابي إلى إيرلندا في الكريسماس.
    Kabilemde ne yaparsak yapalım, eğer ben her şeyi yakarsam, yılbaşında kar buraya ulaştığında, hepiniz etkilenirsiniz. TED أيّا كان ما نفعله في مجتمعي، إذا أحرقت كل شيء، سيمتد الأثر إلى هنا، عندما يأتي الثلج هنا في الكريسماس
    Noel'de ne yapmak istediğini söylemiştin? Open Subtitles ماذا قلت أنك تريد أن تفعل في الكريسماس ؟
    Tatillerde, çoğunlukla Noel'de ve Yağlı Salı'da. Open Subtitles يكون بحالة جيدة في الإجازات غالباً في الكريسماس
    Cennet bir süreliğine kapanmış olabilir, Ben hep açığım, Noel'de bile. Open Subtitles حتى لو ان الجنه مغلقه فانا مفتوح حتى في الكريسماس
    Uçamıyorlardı. Noel'de radyo kontrollü yeni bir uçak alacağım. Open Subtitles ما عادت تستطيع الطيران، سأجلب طائرة بالتحكم في الكريسماس
    Noel'de Nazi cinayetlerine karşı ateşli sözler bekliyorduk. Open Subtitles في الكريسماس كنا ننتظر كلامة عن جرائم النازية
    Noel'de üç hayaletin ziyaret ettiği bir cüce üzerineydi. Open Subtitles كان يتعلق ببخيل زاره ثلاثة أشباح في الكريسماس
    Düşünüyordum da sana Noel için verebileceğim en güzel şey ne. Open Subtitles كنت أفكر فيما يمكنني أن أفعله لأجلكِ في الكريسماس
    Noel için evine gidebilecek kadar şanslı olanlar... Open Subtitles المحظوظين منكم بما يكفي سيعودوا لمنازلهم في الكريسماس
    - Noel için bunu babanla konuşmalıyız. Open Subtitles ـ سنتحدث إلى والدك حيال هذا في الكريسماس
    yılbaşında ki kavgamızda söylememem gereken şeyler söyledim. Open Subtitles عندما تشاجرنا ذلك الشجار العنيف في الكريسماس قلت أشياء لم يجب علي قولها أشياء لم أعنها حقاً
    yılbaşında kar mı, yağmur mu yağması daha muhtemeldir? Open Subtitles ماهي الاحتمالات الاكبر في الكريسماس أن تثلج أو تمطر؟
    Henry'ye bir yılbaşında inanılmaz yeşil bir akordeon vermiştim ve bayılmıştı. Open Subtitles لقد اعطيت هنري ذات مره في الكريسماس واحبه كثيرا هذا الاكورديون الاخضر الرائع
    Hayır Marcus, Noel akşamı size gelmek istemiyorum. Open Subtitles لا ماركوس. أنا لا أريد أن أزوركم في الكريسماس
    -Evet yılbaşı günü. Open Subtitles -نعم في الكريسماس
    Eğer yılbaşına kadar yetiştirmek istiyorsak mecburuz buna. Open Subtitles حسناً ، سننتهي من هذا الشيء .. في وقت الغداء في الكريسماس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus