"في الوادي" - Traduction Arabe en Turc

    • vadide
        
    • Vadideki
        
    • Vadi'
        
    • Vadisi'
        
    • Valley'de
        
    • vadiye
        
    • Kanyon'da
        
    - Dört mil ilerideki bir kapalı vadide otlak ve su var. Open Subtitles هناك العلف والماء حوالي أربعة أميال امامنا في الوادي
    Mito, öleceğim. Bu vadide öleceğim. Open Subtitles إذا توجب علي الموت فأنا أريد أن أموت في الوادي
    Bu vadide kimse hızlı toplarıma dokunamaz. Open Subtitles ما من أحد في الوادي بإمكاننا تسديد الكرات السريعة.
    Vadideki ısıya duyarlı etoburlar için... ateşten daha cazip bir şey olamaz. Open Subtitles لا شيء مثل نار للجذب كل إرادة حرارة آكل لحم في الوادي.
    Bir şeyler yapmalıyız. İntikam almak için Vadi halkına zarar verebilir. Open Subtitles يجب أن نفعل شيئاً لا يمكن أن نتركه يمشي في الوادي
    Bu demek oluyor ki mezar, Krallar Vadisi'nde olmalı. Open Subtitles هذا يعني بأن المقبره يجب أن تكون في الوادي
    Valley'de çekimdeydim, acayip yorucu bir gün oldu. Open Subtitles أوه، أنا كُنْتُ أَطلق النار في الوادي اليوم حيث كان الامر بمثابتة عقوبة مائة وخمسة.
    Eğer yemi vadiye bırakamazsak, bu sefer tehlikede biz olacağız. Open Subtitles من الأفضل أن نلق هذا الطعم في الوادي في اقرب وقت, أو نهلك انفسنا
    O yaz Büyük Kanyon'da tatildeydik. Open Subtitles في إحدى فصول الصيف قضينا عطلة في الوادي الكبير
    Kentin dışında, iki küçük çocuk, vadide oyun oynuyorlardı. Open Subtitles مالذي حدث ؟ خارج المدينة كان هنالك ولدان صغيران يلعبان في الوادي
    Muhtemelen. Birçoğu burada; diğer yandan, başka bir vadide ya da herhangi bir yerde de olabilir. Open Subtitles من المحتمل معظمهم، ولكن من الناحية الاخرى يمكن أن تكون في الوادي الآخر
    vadide kazı yapmak için ruhsat başvurusu yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أننا يجب أن نقدم طلباً للحصول على تصريح بالحفر في الوادي
    Bitişik vadide, gölün kıyısında, halkı rahatsız eden bir hayaletin evi var. Open Subtitles في الوادي المقابل، بحيرة يقابلها منزل، يزعجها شبح.
    Ee, belki daha sonra hep birlikte vadide yürüyüşe çıkarız. Open Subtitles ... لذا لربما لاحقاً نستطيع جميعاً الذهاب للمشي في الوادي
    Sebastián muhteşem sahneler hazırlıyor altın araması için vadide yüzlerce adam var. Open Subtitles مئات الرجال في الوادي يغربلون بحثًا عن الذهب
    Ve en önemlisi Vadideki son firavunu bulan adam olmak istiyor. Open Subtitles يريد أن يكون الرجل الذي وجد قبر الفرعون الأخير في الوادي
    Dolayısıyla, bütün Vadideki koyun ve keçilerin kıyımına karar verildi. Open Subtitles وعليه وتبعا لذلك فإن القرار قتل جميع الخراف في الوادي
    Tevekkeli Vadideki bütün tesisatçılar işi reddetmiş. Open Subtitles لا عجب أن جميع عُمال السباكة في الوادي قد رفضوك
    Bu sıcaklığın şehrin Vadi olarak adlandırılan bölgesinde 40 dereceyi bulması beklenirken bu gecenin tahmini en düşük sıcaklığı 29 derece olarak belirlendi. Open Subtitles في الوادي 105 درجة الليلة ستكون درجة الحرارة 79
    Bütün ekip Vadi'deki partiye gidiyor. Open Subtitles الطاقم بأكمله ذاهب إلى هذه الحفلة في الوادي
    Vadisi'nde içki mağaza üstüne bu dev palyaço gibi. Open Subtitles تماماً مثل ذلك المهرج الضخم الذي كان في أعلى متجر الكحوليات في الوادي
    Bu işte tek başıma başarılı olmaya çalışacağım, Brown Valley'de. Dinle beni, evlat. Open Subtitles و انا سوف أحاول تأسيس عملي الخاص في الوادي البني من خلالهم إستمع لي أيها الفتى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus