"في مطبخك" - Traduction Arabe en Turc

• Mutfağında
• mutfakta
• Mutfağınızda

Mutfağında ve fantezilerindeki sevişmelerimiz hatırına, bana yardım et.
في ذكرى ممارستنا للحب في مطبخك و في خيالاتك، ساعدني الآن

Mutfağında donuyla duran bir adam var. Şşşş.
هنالك رجل يتجول في مطبخك بملابسه الداخلية

Tanımadığın birinin ofisinde konuşmak, kendi Mutfağında konuşmaktan daha mı iyi gelecek?
ستشعر براحة أكثر عند تحدثك إلى غريب في أحد المكاتب مما تفعل في مطبخك الخاص؟

Çağırmazsa, mutfakta kalmaya devam et.
إذا لم يكن ، فقط ابقي جالسه في مطبخك.

Mutfağınızda oynayabileceğiniz magnetler rüzgar türbinlerini ve modern enerji üretimini anlamanızı sağlar.
المغناطيسات التي يمكنك اللعب بها في مطبخك تأخذك إلى توربينات الرياح وتوليد الطاقة بطرق حديثة.

Geceleyin yatağına uzanıp Mutfağında bir ceset olup olmadığını mı düşüneceksin?
ستخلدين إلى سريرك ليلاً وتتسائلين عما إذا كان هناك جثة في مطبخك

Mutfağında durmuş sütü " sana yapma dendiği halde " başına dikerek içen biri olurdun.
ستبقى في الفوضى واقفا في مطبخك تشرب الحليب مباشرة من الوعاء كما اخبرتك بان لا تفعل

Mmm. Mutfağında bir polisi eşofmanla görmek gibi geceyi kızkardeşinle geçirdikten sonra.
انه مثل ان ترى شرطي بسروال متعرق في مطبخك

Mutfağında, göğsüne saplanmış bir kılıç olan ölü bir kız var.
ثمّة فتاة ميتة في مطبخك وهناك سيف مخترق صدرها.

- Mutfağında bir tüfek?
لماذا البندقية في مطبخك ؟ _ لأجل الاعداء _.

Mutfağında bir görünmezlik makinesi mi var?
آلة في مطبخك . هل تكون مخفية ؟

Mutfağında onu becerirken kapının dışındaydım, dinliyordum.
...عندما كنت أنت تعاشرها في مطبخك كنت خارج الباب استمع

Ve Mutfağında devekuşuna sahip olmayı düşünecek olursak rakamları toplayalım.
و إحتمال وجود النعام في مطبخك... دعونا نسحق الأرقام.

Bak ne diyeceğim. Mutfağında hiçbir şeye dokunmayacağım.
سأخبرك بشيء، لن ألمس أي شيء في مطبخك

Eve döndüğünde de Mutfağında olduğumu görünce şaşırma çünkü buradayım.
لا تتفاجئي اذا وجدتيني أقف في مطبخك

Cesedi mutfakta bulduğunu anlattığın kısımda sorun yok.
-أهناك خطب ما؟ الجزء الذي تذكرين فيه إيجاد الجثة في مطبخك جيد.

Orada, mutfakta.
هناك في مطبخك اوه -

Mutfağınızda dünyaca meşhur size özel bir şef varmış gibi!
rlm; وكأن هناك طاهياً مشهوراً على مستوى العالم rlm; في مطبخك الخاص!

- Mutfağınızda dev bir horoz var.
لديك ديك عملاق في مطبخك

Annem sizin Mutfağınızda çalışmıştı.
والدتي كانت تعمل في مطبخك