"في ملعب" - Traduction Arabe en Turc

    • sahasında
        
    • sahasına
        
    • sahada
        
    • sahasındaki
        
    • oyun parkında
        
    • Stadyumu'nda
        
    • 'de
        
    • Stadyumuna
        
    • stadyumunda
        
    • sahası
        
    Chris Kluwe: Gördüğünüz gibi, futbol sahasında top kapmanın neye benzediğine dair top kapanın gözünden küçük bir tecrübeydi. TED كريس كلو: إذًا كما ترون، إحساس بسيط بما يشبه تعرضكم لاصطدام في ملعب كرة قدم من منظور المعترض للخصم.
    Özgür hissettiğim diğer yer de, futbol sahasında gol attıktan sonraki an. TED الحالة الثّانية التي أشعر فيها بالحريّة هي بعد أن أحرز هدفاً في ملعب كرة القدم.
    Geçen hafta seni golf sahasında gördüm... Open Subtitles لقد رأيتك في ملعب الجولف الإسبوع الماضي.
    Golf sahasına bebek getirmek için izin aldığına emin misin Peter? Open Subtitles بيتر هل أنت متأكد أنه مسموح إدخال الأطفال في ملعب الجولف؟
    Bir daha nerede gerçek bir sahada oynama fırsatı bulacak? Open Subtitles متى ستسنح له الفرصة ليتلقى تمريرة في ملعب كرة حقيقي؟
    Belki bunun için golf sahasındaki ufak göletleri kullanabiliriz. Open Subtitles لذا يمكننا ان نستعمل أحد تلك البركة الصغيرة الموجودة في ملعب الغولف
    Evet, bir süre önce oyun parkında Dick Grayson'ı kamçılayarak başını belaya bulaştırmıştı. Open Subtitles أجل، هذا الشاب وقع بمشكلة قبل فترة لقيامه بالتلويح بقضيبة في ملعب للأطفال
    Aynı zamanda futbol takımının açılışında bir köle canlandırması düzenlediğim için Giants Stadyumu'nda tutuklandım. TED تم إلقاء القبض علي أيضًا في ملعب ميتلايف لتبني إعادة تشريع قوانين الرقيق في المباراة الافتتاحية لفريقهم لكرة القدم.
    Golf sahasında yanında gördüğüm genç bayan kimdi? Open Subtitles من هي الشابة التي رأيتك معها في ملعب الغولف؟
    Yarın golf sahasında küçük bir grubu bulmayı bekliyorum. Open Subtitles توقع وجود القليل من الصحبة غداً معك في ملعب الغولف
    Hayır! Mini golf sahasında sevişecek türde bir kız değilim ben! Open Subtitles كلا ، لست الفتاة التي تقيم علاقة في ملعب غولف
    ve lütfen futbol sahasında çenesini kapatmayan agresif bir babası olduğunu için onun eziyet çekmesine izin vermeyin. Open Subtitles لا تجعله يعاني لأن لديه أب عدواني جداً لا يكف عن الصراخ في ملعب كرة القدم، اتفقنا؟
    Cinayet akşam, lise sahasında gerçekleşti yetişkinlerin olabileceği bir yer gibi değil. Open Subtitles حسناً ، وقعت جريمة القتل في الليل في ملعب بالمدرسة الثانوية ليس مكاناً مرجّحاً أن تجد فيه الكبار
    O yüzden mi basket sahasında telefonda biriyle Arapça konuşuyordun? Open Subtitles ألهذا كنتِ تجرين مكالمة هاتفية بالعربية في ملعب كرة السلة؟ لأنّها كانت مفيدة مهنيا؟
    Dün basketbol sahasında sen o tanıklarla konuşurken. Open Subtitles حصل ذلك يوم أمس في ملعب كرة السلة عندما كنت تتحدث مع أولئك الشهود.
    Senin bana sahip olman gibi. Golf sahasında, kazayla. Open Subtitles بنفس الطريقة التي حصلتي علي بها، حادث، في ملعب الجولف
    Montreal West'te bir basketbol sahasında hem kalbim hem de davam can çekişip yok oldu. Open Subtitles كلاهما قلبي وقضيتي تحطموا في ملعب كرة السلة بغرب مونتريال
    Bir keresinde parkta birine rastladım golf sahasına bir ceset bıraktı. Open Subtitles دهسترجلاًفي مرأب.. ثم رميت جثته في ملعب غولف
    Biliyor musun , hemen hemen 20 yaşlarımda gerçek bir sahada olmadım Open Subtitles اتعرف، لم اتواجد في ملعب حقيقي فيما يقارب الـ20 عاما
    Ülkemizin başkentindeki Nextel Stadyumuna hoşgeldiniz. Open Subtitles مرحبا بكم في ملعب نيكستل, هنا في العاصمة
    Önümüzdeki cumartesi günü, Veterans stadyumunda saat 9'da... Open Subtitles السبت القادم في ملعب المحاربين في 9: 00 صباحاً
    Softbol sahası ve ikinci kurbanın dairesinin etrafından fotoğraflar çektim. Open Subtitles اخذت بعض الصور في ملعب البيسبول وفي شقة الضحية الثانية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus