"في نهر" - Traduction Arabe en Turc

    • Nehri'ne
        
    • nehirde
        
    • nehre
        
    • nehrine
        
    • Nehrinde
        
    • River'da
        
    • Irmağı'nın
        
    • Nehri'ndeki
        
    • nde
        
    Cenazesi ölenlerin yakıldığı veya ağır taşlara bağlanarak batırıldığı Ganj Nehri'ne huzur bulması için bırakıldı. TED لقد تم دفنه في نهر الغانج، حيث يتم حرق الموتى على طول ضفاف النهر أو يتم ربطهم بصخور ثقيلة فتغرق في الماء.
    - F 212, güzel Eisenhower Norfolk'a demir atmadan bir gün önce Pax Nehri'ne gitmek üzere uçmuş. Open Subtitles طائرة رقم اف 212 اقلعت من مطـار آيزنهاور الى نورفك ولكن قبل يوم الوصول توقفت في نهر باكس
    Ve bir yılanın ruhuna sahip her akıntı bütün yılanların ruhları, büyük nehirde buluşacak ve her biri bir tane olmak, en büyüğü olmak bütün ruhların en büyüğü olmak için . kendi etrafında kıvrılacak. Open Subtitles .. و كل تيار له ثعبان روحها وجميع الثعابين روح لقاء في نهر كبير وتطور في مختلف أنحاء بعضها البعض
    Parmak izleri genelde yakılır ceset de bir nehre atılır veya kokuyu yok etmek için kimyasallarla birlikte gömülür. Open Subtitles بصمات الأصابع في كثير من الأحيان تحرق والجسد يلقى في نهر أو يدفن مع المواد الكيميائية للقضاء على الرائحة
    O zamanların meşhur kütüphanesi Beyt-ül Hikmetin kitapları Fırat nehrine atılmıştı ve Fırat nehri mürekkep renginde akmıştı. TED كل الكتب الموجودة في مكتبة دار الحكمة أشهر مكتبة في عصرها ، حيث رميت في نهر دجلة حتى تغير لون النهر الى لون الحبر
    Asıl amaç Godavari Nehrinde yıkanarak tüm günahlardan arınmak. TED الغاية الأساسية هي غسل خطاياهم من خلال الاغتسال في نهر جودافاري.
    Knife River'da biraz çalarız diyorduk, ama kamyonetimizin lastiği patladı. Open Subtitles كان مقرراً أن نقدّم حفلة في نهر "نايف" ولكن تعطّل أحد اطارات الشاحنة.
    Onu yakalayıp yüzüğümü alabilirdim ama Ashton Irmağı'nın en zeki yayın balığını da öldürmüş olacaktım. Open Subtitles يمكنني أن أبقر احشاء تلك السمكة واستعيد خاتم زواجي لكن بذلك سأقتل أذكى سمكة في نهر آشتون
    Zamanını geçireceksin, Ben de gözümü burada Batı Nehri'ndeki şeylerde tutacağım. Open Subtitles ستفعل قتك، سأبقي عيني على أشياء هنا في نهر الغربية.
    Dün gece kendini Nakano Nehri'ne atıp ölen Shisui Uchiha hakkında. Open Subtitles بشأن أوتشيها شيسوي الذي مات بعد أن رمى بنفسه في نهر نانكو اليلة الماضية
    Çok büyük bir gemiyi alacağım ve tam oraya, Thames Nehri'ne uçuracağım. Open Subtitles سوف أجعلها تطير فوق تلك وتهبط في نهر التايمز
    Eğer içlerinden biri ötekini Ruhlar Nehri'ne iterse bebeğinin üzerindeki işareti kaldıracağım. Open Subtitles إنْ رمى أحدهما بالآخر في نهر الأرواح سأنزع الوسم عن طفلك
    Pelerinine takılıp Chicago Nehri'ne düşmesini ümit ediyordum. Open Subtitles ... كنتأَتمنىبأنيسقطعلىرأسه ويغوص في نهر بجعات شيكاغو...
    Hayatımda ilk kez nehirde bir gemi görüyorum. Open Subtitles وهذه هي المرة الأولى لقد رأيت سفينة في نهر.
    İkinizde pis bir nehirde boğulmak üzeresiniz! Open Subtitles أنتما الإثنان، سأجعلكما تغطسان في نهر من القذارة
    Daha sonra akıl hocası olan bir papaz, kaçırılmış, işkence görmüş, öldürülmüş ve nehre atılmıştı. TED ثم تم اختطاف معلمه، وهو كاهن، وتعذيبه وقتله وإلقائه في نهر.
    Onu alıp Chicago nehrine atacağım, böylece bir daha kimseye zarar veremeyecek. Open Subtitles أريد أن أأخذه وألقيه في نهر شيكاغو حتى لا يؤذي أي شخص مرة أخرى
    Ocak ayında New York'daki Hudson Nehrinde bir mucize yaşandı, ve bir anda Sully ismi kreşler icin çok önemli bir isim oldu. TED حيث شهدنا تلك المعجزة في نهر هدسون في مدينة نيويورك شهر يناير وفجأة أصبح الطيار سولي علماً في مراكز الأطفال
    East River'da çıplak yüzme konusunu konuşacak mıyız? Open Subtitles ... هل سنتحدث بشأنه تسبح عارياً في نهر الشرق؟
    Onu yakalayıp yüzüğümü alabilirdim ama Ashton Irmağı'nın en zeki yayın balığını da öldürmüş olacaktım. Open Subtitles يمكنني أن أبقر احشاء تلك السمكة واستعيد خاتم زواجي لكن بذلك سأقتل أذكى سمكة في نهر آشتون
    Bu plütonyum, Savannah Nehri'ndeki DOE fabrikasından gelmiş. Open Subtitles هذا البلوتونيوم جاء من نبات الظبية في نهر السافانا
    Örneğin; 2007 ve 2008'in kış aylarında Chambal Nehri'nde çok sayıda Ganj timsahı öldü. TED على سبيل المثال ، في شتاء 2007 و 2008، كان هذا الموت المفجع للجاريال في نهر الجابال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus