Görevini ve burada bulunma amacını unutup kendini özel hislere kaptırdığın için tabancanı kaybettin! | Open Subtitles | فَقدتَ مسدّسَكَ لأنك كُنْتَ لذا إرتبطَ بملكِكَ أنْ يَكُونَ بأنّك نَسيتَ الشغلَ والغرض بأَنْك جُلِبَ هنا ل |
İlişki sürse belki âşık olabileceğin bir kadını kaybettin. | Open Subtitles | أنت تَواً فَقدتَ الإمرأةَ الوحيدةَ أنت يُمْكِنُ أَنْ حتى من المحتمل، في وقت ما أسفل الخَطِّ، ربما يَقِعُ في حبّ. |
Az önce aileni ve arkadaşlarını kaybettin. | Open Subtitles | حَسناً، أنت فقط فَقدتَ عائلتَكَ، كُلّ أصدقائكَ. |
On bir adam ve 9 uçak kaybettiniz. | Open Subtitles | فَقدتَ 11 رجلَ و9 طائرات |
Üç tekerlekli bisikletini kaybettiğin zamanı hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | لا تَتذكّرُ الوقتَ بأنّك فَقدتَ درّاجتكَ الثلاثيةَ؟ |
İkimiz de koku alma duygunu kaybettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا نَعْرفُ بأنّك فَقدتَ إحساسكَ مِنْ الرائحةِ. |
İşini kaybettiğinden bu yana hiç neşen kalmadı. | Open Subtitles | أَعْني، أنت كُنْتَ نوعُ أسفل أبداً منذ فَقدتَ شغلَكَ، تَعْرفُ؟ |
Yakın olduğun bir profesörü kaybettin. | Open Subtitles | فَقدتَ a أستاذ أنت كُنْتَ قريب من. كاثرين أخبرتْني كيف إنتهاءاً. |
BiRAZ ONCE UNUTULMAZLAR LiSTESiNDEKi YERiNi TAMAMEN kaybettin. | Open Subtitles | أنت فقط فَقدتَ نفسَكَ صالة الشهرة. |
Sen gerçekten yolunu kaybettin Cyrus. | Open Subtitles | لقد فَقدتَ الطريقَ حقاً، سيروس |
Birden fazla oyla kaybettin. | Open Subtitles | فَقدتَ بأكثر بكثيرِ مِنْ صوتِ واحد. |
Bugün ortağını kaybettin. | Open Subtitles | فَقدتَ شريكَكَ اليوم. ما اسمه؟ |
Arabanı da kaybettin mi? | Open Subtitles | هَلْ فَقدتَ سيارتَكَ أيضاً؟ |
bana böyle seslenme hakkını kaybettin! | Open Subtitles | فَقدتَ الحقَّ لدَعوتي بذلك |
Oğlunu kaybettin. | Open Subtitles | انك فَقدتَ إبنكَ. |
- Sadece çek defterini kaybettin sanıyordum. | Open Subtitles | - فكّرتُك فقط فَقدتَ دفترَ صكوككَ. |
Takımını kaybettin. | Open Subtitles | فَقدتَ فريقَكَ. |
- Lanet olsun. - Bunu mu kaybettiniz? | Open Subtitles | اللعنة هَلْ فَقدتَ هذا؟ |
Eşinizin sağlığını kaybettiniz, vücudunu. | Open Subtitles | فَقدتَ صحةَ زوجتِكِ، جسمها. |
Senin güçlü olmanı istedim sadece ve babanı kaybettiğin için pes etmemeni istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردتُك لِكي تَكُونَ قويَ ولا تستسلمَ لأنك فَقدتَ أَبوكَ. |
kaybettiğini kabul edip toparlanıp gitmek demek. | Open Subtitles | هي مينز، تُريدُ الإعتِراف بأنّك فَقدتَ وتَتوقّفُ. ني؟ |
İnancını kaybettiğinden, her şey birer birer yok oluyor. | Open Subtitles | فَقدتَ الثقة، لذا كُلّ شيء يَنهارُ. |