"قبضتُ" - Traduction Arabe en Turc

    • yakaladım
        
    • tutukladım
        
    Üç hafta sonra yakaladım onu. Bir market kasiyerini ve arabasını çaldığı bir kadını öldürdükten sonra. Open Subtitles قبضتُ عليّه منذ ثلاثة أسابيع، بعد أن قتل أمين صندوق، وسرق سيّارة امرأة
    Benim hakkımda konuşurken yakaladım demek? Open Subtitles قبضتُ عليكما وانتما تتحدثان عنيّ ، هاه ؟
    Tatlım. Onu yakaladım. Suçüstü. Open Subtitles يا عزيزتي، لقد قبضتُ عليه بالجرم المشهود
    Narkotik şikayetten onu yakaladım. 10 yıl yedi. Open Subtitles قبضتُ عليه بتهمة مخدرات، وسُجن لعشر سنوات.
    Margot Al-Harazi'yi tutukladım. Komut cihazını da buldum. Şimdi ne olacak? Open Subtitles قبضتُ على (مارغو الحرازي) ومعي جهاز التجاوز، ماذا الآن؟
    Görünüşe göre gizemli hipnozcuyu yakaladım. Open Subtitles يبدو بأنني قبضتُ على المنوّم الغامض
    Şimdiye kadar 17 kaçak yakaladım yani 17 ay gitti, 2 ay da davranış cezası için var-- Open Subtitles إذن، أنا قبضتُ على 17 هارباً حتى الآن، إذن 17 شهراً، نحذف منها شهرين لعقوبة سوء السلوك...
    Onu yakaladım değil mi? Open Subtitles لقد قبضتُ عليه , رغم ذلك , صحيح؟
    Evet, şimdi yakaladım. Open Subtitles .نعم. قبضتُ عليه للتو
    Az önce Callaghan ailesini Meksika Kartel'inden yüklü miktarda uyuşturucu alırken yakaladım. Open Subtitles لقد قبضتُ للتو على عائلة (كالاهان)، بمنتصف عمليّة شراء مُخدّرات ضخمة من عناصر من العصابة المكسيكيّة.
    Seni Lahor'da yakaladım. Seni öldürmek yerine tutuklatmayı seçtim çünkü sen şiddet adamı değilsin, ölmeyi hak etmiyorsun. Open Subtitles لاحقتُكَ في (لاهور)، قبضتُ عليكَ بدلاً من قتلك، لأنك لستَ برجلٍ عنيف
    Tehlikeli mahallelerden birinde satış yaparken yakaladım bunu. Open Subtitles قبضتُ عليه وهو يبيع في (مطبخ الجحيم) بـ(مانهاتن).
    Daha bu gece dört tane Homer Simpson şeklinde hırsız yakaladım. Open Subtitles لقد قبضتُ على أربع سارقين بحجم (هومر سيمبسون) اليوم.. في هذه الليله فقط.
    Sen değil, ben yakaladım. Open Subtitles ليس أنتَ، أنا، قبضتُ عليه.
    Hepinizi yakaladım pislikler. Open Subtitles قبضتُ عليكم الآن، أيها الأوغاد!
    Şimdi seni yakaladım piç. Open Subtitles قبضتُ عليك الآن، أيُّها الحقير!
    Namussuzu yakaladım. Open Subtitles لقد قبضتُ على الوغد.
    Peter ilişkillerini bitirdiğinde, yer altındaki gizli hapishanesine kitlemiş, bende onu orada yakaladım. Open Subtitles لكن بعدما انهى (بيتر) علاقتهما، قامت بحبسه، في زنزانة سجن تجارب سرّي، وهُناك قبضتُ عليها.
    Margot Al-Harazi'yi tutukladım. Komut cihazını da buldum. Şimdi ne olacak? Open Subtitles قبضتُ على (مارغو الحرازي) ومعي جهاز التجاوز، ماذا الآن؟
    Seni tutukladım mı? Open Subtitles هل قبضتُ عليكـِ؟
    - Dün, Gil Ott adında bir herifi tutukladım. Open Subtitles -يوم الأمس قبضتُ على رجل يدعى (جل أوت )

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus