Buraya gelmeden önce hakkınızda bazı şeyler öğrendim. | Open Subtitles | إطلعت على معلومات عنك قبل أن تأتي إلى هنا |
Bu rüyayı, o Camelot'a gelmeden önce gördüm. | Open Subtitles | لقد أتاني هذا الحلم قبل أن تأتي إلى كاميلوت. |
Yani buraya gelmeden önce buranın adını duymuş muydun ki? | Open Subtitles | من من؟ أعني قبل أن تأتي إلى هنا، هل سبق لك السماع بهذا المكان؟ |
CBI'a gelmeden önce kundakçılık dedektifiydin, değil mi? | Open Subtitles | كنتَ محقق حرائق قبل أن تأتي إلى المكتب، أليس كذلك؟ |
Bölüm'e girmeden önce sen bir anarşisttin, değil mi? | Open Subtitles | قبل أن تأتي إلى "الشعبة" كنتَ شخصاً فوضوياً، صحيح؟ |
Ama sen gelmeden önce Brick'e gidip check-up yaptırmıştım. | Open Subtitles | أنا حقاً أعتقد ذلك الأمر هو أنّني رَأيتُ بريك للفحصِ قبل أن تأتي إلى هنا |
Japonyaya gelmeden önce ne yaptınız? | Open Subtitles | ماذا كنت تفعلي قبل أن تأتي إلى اليابان ؟ |
Kusmadan 3 adım bile atamıyor çünkü buraya gelmeden önce Quizno'da yemek yemiş. | Open Subtitles | أعني ، أنها لا تستطيع عمل ثلاث خطوات من دون تقيؤ لأنها أكلت في كويزنوز قبل أن تأتي إلى هنا |
Buraya gelmeden önce, zaman zaman günah çıkardın mı? | Open Subtitles | ولكن قبل أن تأتي إلى هنا هل كنتِ تعترفين من وقت لآخر ؟ |
Yani, buraya gelmeden önce neler yapıyordunuz? | Open Subtitles | أعني، ماذا كنت تفعل قبل أن تأتي إلى هذا المكان؟ |
Umarım buraya gelmeden önce oy kullanmışsındır. | Open Subtitles | أتمنى أنك كنت أدليت بصوتك قبل أن تأتي إلى هنا. |
Hayır, tatlım. Buraya gelmeden önce neredeydin? | Open Subtitles | كلا، يا عزيزي، أقصد من أين جئت قبل أن تأتي إلى هنا؟ |
Hey babalık. Buraya gelmeden önce yaptıkların hakkında iddiaya girdik. | Open Subtitles | أنت يا رفيقي، إننا نراهن على ما فعلته قبل أن تأتي إلى هُنا. |
AO'ya gelmeden önce, ayyaş, tüketici, ezik biriydiniz. | Open Subtitles | قبل أن تأتي إلى أيه أند أو، كنت فاشل، مستخدم، خاسر. |
Bu özelliğini biliyordum. Ofisime gelmeden önce biliyordum. | Open Subtitles | علمت ذلك بشأنك ، علمت ذلك قبل أن تأتي إلى مكتبي |
Susannah, hastaneye gelmeden önce nasıl hissettiğinden biraz bahsedebilir misin? | Open Subtitles | سوزانا، هل يمكن أن تخبرني قليلا عن كيف كنت تشعرين قبل أن تأتي إلى المستشفى؟ |
Tayland'a gelmeden önce bir şey aldıysan sisteminde olmaz. | Open Subtitles | مهما كنت قد اتخذت قبل أن تأتي إلى تايلاند لن يكون لا يزال في النظام الخاص بك. |
Daha önce de söylediğim gibi Albay, siz Çin'e gelmeden önce korsanlar benim en büyük sorunumdu. | Open Subtitles | كما أخبرتك نقيب قبل أن تأتي إلى الصين القراصنة كانوا مشكلتي الأكبر |
Yatağa gelmeden önce de ışıkları söndür. | Open Subtitles | وإطفاء الأنوار قبل أن تأتي إلى السرير. |
Buraya girmeden önce kimdin Portos? | Open Subtitles | من كنت قبل أن تأتي إلى هنا، يا (بورتوس) ؟ |
Sen içeri girmeden önce, burada yatmış, ISC müşterilerimi çalacak diye endişelenip duruyordum. | Open Subtitles | أتعلمين قبل أن تأتي إلى الداخل كنت مستلقياً هنا قلق بشأن أن تسرق جميع عملائي (ISC) (ISC-إستشارة الألعاب الرياضية الدولية) |