Yani Ölmeden önce bir süre için... biraz önce söylediğim belirtileri göstermiştir. | Open Subtitles | مما يعني أنها قبل أن تموت عانت من الأثار التي ذكرتها للتو |
Babam her gün, iki buçuk sene boyunca Ölmeden önce annemle ilgilendi. | Open Subtitles | لقد اعتنى بأمّي يوماً بعد يوم طوال عامين ونصف قبل أن تموت |
Rahat etmeye bakın çünkü Ölmeden önce göreceğiniz son şey bu olacak. | Open Subtitles | صحيح، حسناً علل نفسك بها لأنها آخرُ شيءٍ ستراه قبل أن تموت |
Ölmeden önce hatırladığın son şeyin bu yüz olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد هذا الوجه ليكون آخر شيء تتذكر قبل أن تموت. |
Ölmeden önce hatırladığın son şeyin bu yüz olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد هذا الوجه ليكون آخر شيء تتذكر قبل أن تموت. |
Karada, bitkiler ağaç olup inanılmaz büyüdü veya Ölmeden önce bir kere sporlarını yaydılar. | TED | أصبحت النباتات أشجاراً على الأرض، بتوسع هائل أو تنشر بذورها مرة قبل أن تموت. |
İbrani annesi Ölmeden önce bunu hapishaneye getirdi. | Open Subtitles | أمه العبريه أتت به إلى السجن قبل أن تموت |
İbrani annesi Ölmeden önce bunu hapishaneye getirdi. | Open Subtitles | أمه اليهوديه أتت به إلى السجن قبل أن تموت |
Ölmeden önce söyleyeceğin bir şey var mı quilty? | Open Subtitles | هل لديك شيئا تريد قوله قبل أن تموت يا كويلتي ؟ |
Ölmeden önce, diğer kıza şunu söylememi istedi: | Open Subtitles | قبل أن تموت قرأت علي عدة سطور لتخبر بها فتاة أخرى |
Kırsaç, Ölmeden önce şunu bil ki, çocuklarını er ya da geç bıçağımın altına yatıracağım ve tohumun bu dünya üzerinde sonsuza dek kurumuş olacak. | Open Subtitles | يا ذو الشعر الرمادي قبل أن تموت اعرف أني سأقتل بناتك وهكذا سأفني بذورك من الأرض للأبد |
Ölmeden önce şunu bil ki, soyunu bu dünyadan sonsuza dek silmek için çocuklarını öldüreceğim. | Open Subtitles | قبل أن تموت اعرف أني سأقتل بناتك وهكذا سأفني بذورك من الأرض للأبد |
Endise etme Jordan, endiselenecek bir durum yok halaniz Ölmeden önce sizi varisi olarak belirledigi bir belge imzaladi. | Open Subtitles | لا تقلق قبل أن تموت وقعت وثيقة و سمتك وريثها |
İnsanların bilmediği şey ise 20 yıl önce Ölmeden önce Eliza'nın bir çocuk doğurduğuydu. | Open Subtitles | لكن ما لا يعرف قبل 20 سنة، قبل أن تموت ألايزا حملت بطفل غير شرعي |
Bu o. Annem Ölmeden önce bu resmi verdi bana. Aynı adam! | Open Subtitles | أمي أعطتني هذه الصورة قبل أن تموت نفس الشخص |
Ölmeden önce ona söylediğim son şeydi. | Open Subtitles | لقد كانت آخر كلمة قلتها لوالدتنا، قبل أن تموت |
Annesinin ölüm nedenini bilmiyor olabilir, ama annesinin ölmeden önceki durumunu biliyor olabilir. | Open Subtitles | لربما لا تعرف ما سبب وفاة والدتها لكنّها ستعرف كيف كانت قبل أن تموت |
Öyleyse ölmeden hemen önce nasıl bir hap daha içebildi? | Open Subtitles | إذاً كيف حصلت على واحدة أخرى قبل أن تموت ؟ |
ÖImeden önce Lola verdi. | Open Subtitles | لقد اعطتنى لولا أياه قبل أن تموت |
Bundan emin misin Pazzi? Ölmeden bil ki Lorenzo,.. | Open Subtitles | هل أنت متيقن من هذا (باتزي)؟ قبل أن تموت (لورينزو) |
- Annika ölürken, Ölmeden önce bana bir şey verdi. | Open Subtitles | قبل أن تموت أنيكا أعطتني شيئاً ماذا يوجد عليها؟ |
Karım Vefat etmeden önce bu atları birbirinden ayırt edemezdim. | Open Subtitles | لم أعرف أيّا من هاته الأحصنة قبل أن تموت زوجتي. |
Kuğunun, ömrü boyunca sadece bir defa ölümünden hemen önce öttüğünü söylerler. | Open Subtitles | يُقال أنّ البجعة لا تغنّي إلاّ مرة واحدة قبل أن تموت |