Tyler kimseye zarar vermeden önce buraya gelip onu alsın. | Open Subtitles | حاول اقناعه بالقدوم لأخذ أخيه قبل أن يؤذي أي أحد. |
Başka birine daha zarar vermeden önce onu bulmamız gerek. | Open Subtitles | هو رجل خطر وعلينا إيجاده قبل أن يؤذي شخصا آخر |
Senin ev arkadaşını, kendine zarar vermeden önce gidip bulacağım! | Open Subtitles | أنا ذاهبة لأبحث عن رفيقك في السكن قبل أن يؤذي نفسه و هو يحاول أن يقطع الشارع أو أمر كذلك |
Umarım Patrick başka birine zarar vermeden önce evine varabiliriz. | Open Subtitles | أتمنى بأن نعود إلى منزلك قبل أن يؤذي باتريك أي رجل آخر |
Biz sadece kendisine ya da başka birine zarar vermeden önce onu bulmak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن نعثر عليه قبل أن يؤذي نفسه أو غيره |
Biz sadece kendisine ya da başka birine zarar vermeden önce onu bulmak istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن نعثر عليه قبل أن يؤذي نفسه أو غيره |
Buyüzden, kendisine daha fazla zarar vermeden önce onu geri getirmeliyiz. | Open Subtitles | لذا نحتاج لإعادته قبل أن يؤذي نفسه أكثر |
Başkasına zarar vermeden önce onu durdurmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد ردعه قبل أن يؤذي أحداً آخراً |
Ama şu an, bu odadaki herkes başkasına zarar vermeden önce Michael Britten'ı bulmaya odaklanmalı. | Open Subtitles | لكن حالياً جميع من في هذه الغرفة يجب أن يركزوا (على إيجاد (مايكل بريتن قبل أن يؤذي أي أحد آخر |
Tommy'i başka birine zarar vermeden önce durdurmalıyım. | Open Subtitles | عليّ أن أوقف (تومي) قبل أن يؤذي أحدًا آخرًا. |
Başkasına zarar vermeden önce Espheni pislik merkezi krallığını uçuralım. | Open Subtitles | أرى أن ننسف جهاز اتصال الـ(إشفيني) قبل أن يؤذي أحد آخر |
Bir gün geçmişe gidip kimseye zarar vermeden önce Mardon'u durdurmuştum. | Open Subtitles | يوم واحد للماضي وكررّت كل شيء وأوقفت (ماردون) قبل أن يؤذي أي أحد |
Başka birisine zarar vermeden önce. Hayır. | Open Subtitles | قبل أن يؤذي شخصاً آخر |
Başka birilerine daha zarar vermeden önce onu durdurmalıyız. | Open Subtitles | -يجب أن نردعه قبل أن يؤذي أحد . |