Öncelikle, balığı kendim tuttum, ne de olsa ben bir balıkçıyım, anladın mı? | Open Subtitles | قبل كل شيء ، أصطاد السمك بنفسي لأني ، صياد سمك ، أتعلم؟ |
Öncelikle senin araban çok küçük ve... ve... ayrıca soruya hazırlıksızdım. | Open Subtitles | حسناً, قبل كل شيئ, لديك سيارة صغيرة وكذالك, قد كنت غافله |
Öncelikle, ne ben buradaydım ne de benimle konuştunuz. Kiminle uğraştığımızı anlat. | Open Subtitles | حسناً قبل كل شيء، لم أكن هنا أبداً كما لم نتحدث أبداً |
Peki, ilk olarak ufak dediğin boşluk yaklaşık 1.5 metre kadardı. | Open Subtitles | حسنا، قبل كل شيء ما سميته فجوة كان بعرض 3 أقدام |
Birincisi, bekar anneler flört etmez. | Open Subtitles | قبل كل شيء، الأم العازبة لا تواعد انتبه، انتبه |
Öncelikle, ne ben buradaydım ne de benimle konuştunuz. Kiminle uğraştığımızı anlat. | Open Subtitles | حسناً قبل كل شيء، لم أكن هنا أبداً كما لم نتحدث أبداً |
Öncelikle, bu deneyim garip, çok garip. | TED | قبل كل شيء، التجربة غريبة جدًا، تجربة غريبة جدًا. |
Öncelikle geçen haftaydı sanırım, telefonumu açıp Uber randevusu ayarlamaya çalıştım ve uygulamayı bulamadım. | TED | قبل كل شيء ، أعتقد أنه في الأسبوع الماضي ، فتحت هاتفي وحاولت الحجز في التطبيق أوبر و لم أتمكن من العثور على التطبيق. |
Öncelikle, aşk bir güdüdür, temel çiftleşme güdüsü. | TED | قبل كل شيء ، انا فكرت ان الحب الرومانسي هو الدافع ، الدافع الأساسي للتزاوج. |
MV: Öncelikle, bunu çok ciddiye alıyorum, çünkü kanunların uygulanmasında ön yargıya yer yoktur. | TED | مرغريت: حسناً، أولاً و قبل كل شيء، أخدت الأمر بكامل الجدية فالتحيُّز لا مكان له في تطبيق القوانين |
Öncelikle, eğer bir şey çok yüksekse daha yüksek sesle konuşun. | TED | حسنًا، قبل كل شيء، إن كان هناك صوتٌ صاخبٌ فتحدثوا. |
Hadi. Alex: Merhaba, ben Alex. Öncelikle, yenilenebilir enerjinin en büyük hayranlarından biriyim. | TED | أليكس: مرحباً، أنا أليكس. أردت فقط القول، أنا قبل كل شئ، أكبر معجب بمصادر الطاقة المتجددة. |
Öncelikle bana bağırmayın, bu benim hatam değil. | Open Subtitles | أولاً و قبل كل شىء . لا تصيحون بوجهى , إنها ليست غلطتى |
Öncelikle , kağıtları imzalamaya hazır olup olmadığını sorun. | Open Subtitles | قبل كل شئ ,اسئله, هل هو جاهز لتوقيع الاوراق ؟ |
İlk olarak. O hayaletin sana dadanması rastlantı sonucu değil. | Open Subtitles | قبل كل شيء، إنها ليست صدفة أن الشبح مرتبط بك |
Tamam, ilk olarak ben Robin değilim, ben Bayan Batman'im. | Open Subtitles | حسناً، قبل كل شيء، انا لست روبن انا السيدة باتمان |
- Birincisi, bu bir kartal kıyafeti. Maalesef elimde değildi. Fermuar eridi. | Open Subtitles | قبل كل شيء هذه بزة نسر و لسوء الحظ لا خيار لدي لقد تعطل السحاب |
herşeyden önce kendimi suçlu hissetmiyorum, Dario bir şey kaybetmiyor. | Open Subtitles | قبل كل شى انا غير مزنبه داريو لا يخسر شى |
Fakat son 20 yıldır, her yemekten Önce el ele tutuşuyoruz. | TED | لكن خلال العشرين سنة الماضية، صرنا نتلوا الصلوات قبل كل الوجبات. |
Her maçımdan Önce her gece peynirli makarna yedim. | Open Subtitles | قبل كل مباراة واحدة أنا من أي وقت مضى لعبت فيها. |
Dinle, ilk Önce, çip'i onun bildiği tek yer olan, o havaalanında satacaksın, | Open Subtitles | اسمع, قبل كل شيء, ستبيع الرقاقة في المطار. المكان الوحيد الذي تعرف بأمره |
Gordon... Önce, en sonunda, ve hepsinden Önce, sağ salim döneceksiniz. | Open Subtitles | جوردون ، اولا و أخيرا و قبل كل شئ ستعود سالما |
Her şeyden Önce bildiğimiz tek şey General Langdon'un bir vatansever olduğu. | Open Subtitles | هناك شيء واحد نعرفه قبل كل شيء جنرال لانغدون كان رجلاً وطنياً |
Yani bu çocuk, muhtemelen kötü muameleye maruz kalmış, yolu boyunca karşılaştığı hemen her yetişkin tarafından terk edilmiş, gözardı edilmiş, ihanete uğramıştır. | TED | وهذا الطفل .. قد تعرض على الاغلب الى الاساءة والهجر والاهمال والخيانة من قبل كل بالغ صادفه في حياته |