"قدومك إلى" - Traduction Arabe en Turc

• gelmeden
• geldiğinden
• gelmenin
• geldiğin
• geldiğiniz için
• gelmen
• gelmeni

Buraya gelmeden önce, iade talebinizi rededeceğimi biliyor olmalıydınız.
لابد أنك علمت قبل قدومك إلى هنا أنني سأرفض طلبك للتسليم.

Sen buraya gelmeden önce Twin Peaks basit bir yerdi.
قبل قدومك إلى هنا، كانت "توين بيكس" مكاناً هادئاً.

Kasabaya geldiğinden beri buralarda epey fazla olay oldu.
وقعت الكثير من الحوادث الغريبة منذ قدومك إلى البلدة

Sen şehre geldiğinden beri garip şeyler olup duruyor.
وقعت الكثير من الحوادث الغريبة منذ قدومك إلى البلدة.

Haven'a gelmenin asıl sebebi bu, değil mi?
هذا هو السبب الرئيسى وراء قدومك إلى هايفن, أليس كذلك؟

Buraya geldiğin için seni takdir ediyorum, Dean kendi iyiliğin için bunun dışında kal...
أنني أقدر لك قدومك إلى هنا دين. ولكن أبقى خارج الموضوع. لمصلحتك أنت.

geldiğiniz için teşekkür ederim. Tecrübelerinize ve sezgilerinize saygı duyuyorum.
لذا أقدر قدومك إلى هنا وأحترم خبرتك وبعد نظرك

Buraya beyaz atlı prens gibi gelmen çok hoşuma gitti.
أقدر جدا قدومك إلى هذا المكان بهذه الطريقة لتنقذنى .

Buraya gelmeni her ne kadar takdir etsem de bir şey söyleyemem.
وذلك بقدر ما أقدر لك قدومك إلى هنا ليس لدي أي شيء أستطيع ان اقوله لك

Bu adaya gelmeden önce seni kullanan adamın hatıralarında sen hala kötürümsün, ve asla özgür olamayacaksın taki babanın senin üzerindeki baskısını ortadan kaldırana kadar.
مازالت تحيط بك ذكريات الرجل الذي كنت عليه قبل قدومك إلى هذه الجزيرة و لن تتحرّر أبدا منه ما لم تفشي الغيظ الذي خلّفه والدك عليك

Bu sabah buraya gelmeden önce nasıl hissettiğini anlatabilir misin?
هل يمكنك أن تصف لي ... كيف كان شعورك قبل قدومك إلى هنا هذا الصباح ؟

Wylie buraya gelmeden önce bana Ajan Lisbon ile California'da beraber çalıştığınızı söyledi.
أخبرني (وايلي) أنّك عملت مع العميلة (ليزبن) في (كاليفورنيا) قبل قدومك إلى هُنا.

Şehre geldiğinden beri iki kokainmanı bir avuç gangsteri öldürdün.
منذ قدومك إلى البلدة أجهزت على اثنين من زعماء المخدرات ومجموعة من المجرمين

Winesburg'a geldiğinden beri hiç biriyle çıktın mı?
هل خرجت في مواعيد غرامية منذ قدومك إلى وينسبيرغ ؟

İznin olmayan bir şey almaya çalışıyordun. Buraya kadar gelmenin tek sebebi bu.
السبب الوحيد في قدومك إلى هنا هو أن تحصل على شيء لم يكن يُفترض أن تناله

Buraya yalnız gelmenin sebebi bu.
وهذا هو سبب قدومك إلى هنا لوحدك

Buraya geldiğin ve sohbet ettiğin için sana teşekkür borçluyum.
أقدر قدومك إلى هنا وأن تحضى بهذه الدردشة

Kasabaya geldiğin gece, Renault'u gözetliyordu.
ليلة قدومك إلى البلدة، كان يراقب "جاك رينو"

Peki, geldiğiniz için teşekkür ederim Doktor.
حسناً، شكراً لك على قدومك إلى هنا اليوم أيها الطبيب

(Alkış) CA: Leymah, teşekkürler. TED'e geldiğiniz için çok teşekkür ederiz.
(تصفيق) ك.أ: ليماه، شكرا لك. شكرا جزيلا على قدومك إلى TED.

Buraya onunla gelmen hiç hoş değil.
و قدومك إلى هنا معه لا يبدو جيداً

Buraya gelmeni istediler, değil mi?
لقد طلبوا قدومك إلى هنـا ، أليس كذلك ؟