Konuşman bittiyse işe dönmeliyim. | Open Subtitles | لذا, لو كنت قد انتهيت من حديثك فلدىّ عمل لأقوم به |
Söyleyeceklerin bittiyse eğer, ben meyhaneye gidiyorum. | Open Subtitles | الآن إذا كنت قد انتهيت تماماً فأنا ذاهب إلى الحانة |
Eğer işiniz bittiyse, biz buradan devralacağız. | Open Subtitles | أم، إذا كنت قد انتهيت تماما، سنقوم بأخذها من هنا. |
bir kaç günüm kötü geçti ve talihsizlik yaşadım diye... işim Bitti sanıyorsun. | Open Subtitles | لمجرد إننى يلازمنى عدم التوفيق وبعض الحظ العثر أتظنين بأننى قد انتهيت |
O şeylerle işim Bitti sanmıştım ama bu fazla uygun. | Open Subtitles | ظننت أنّي قد انتهيت من فعل هذه بحياتي تلك، لكن هذا جيّدٌ للغاية. |
ve tekrarlanmasının tek sebebi seninle işimin bittiğini zannettiğim her seferde sen ve küçük sırrının tekrar ortaya çıkması | Open Subtitles | وسبب تكرار ذلك، هو أنّه في كلّ مرة أعتقد بأنّني قد انتهيت منك أنت وسرّك القذر .. |
ve tekrarlanmasının tek sebebi seninle işimin bittiğini zannettiğim her seferde sen ve küçük sırrının tekrar ortaya çıkması | Open Subtitles | وسبب تكرار ذلك، هو أنّه في كلّ مرة أعتقد بأنّني قد انتهيت منك أنت وسرّك القذر .. |
Umarım siz dönene kadar benim de şu an getirilen çocukla işim bitmiş olur. | Open Subtitles | على أمل أن أكون قد انتهيت مع الطفل الذي في طريقه إلى هنا عندما تعود. |
Zamanımı harcaman bittiyse biraz daha kart oynayabiliriz. | Open Subtitles | ، لكن إذا كُنت قد انتهيت من إضاعة وقتي رُبما يُمكننا العودة للعب بعض الأوراق |
Eğer söylicekleriniz bittiyse çıkarmısınız artık | Open Subtitles | اذهب من فضلك إذا كنت قد انتهيت |
Yani, eğer şimdi bana bağırman bittiyse, son zamanlarda batırdığın bin tane şeyden bir tanesini şimdi git de düzelt, çünkü geri kalanımız, senin için savaşmayı bıraktık. | Open Subtitles | لذا ، إذا كنت قد انتهيت من صراخك اقترح عليك أن تذهب لإصلاح أحد الأخطاء التي قمت بارتكابها مؤخراً .. لأنّنا قد تعبنا من الدفاع عنك |
Daha iyi biri olmak için kendi sırtını sıvazlaman bittiyse bilmeni istiyorum ki, seni affetmemin tek yolu Angie'ye çektirdiğin acıları çekmen. | Open Subtitles | لذا إن كنت قد انتهيت من تهنئة نفسك لأنك أصبحت شخصًا أفضل إذًا أريدك أن تعلم بأن الطريقة الوحيدة لمسامحتك هو أن تعاني مثلما جعلت (آنجي) تعاني |
Doğru ya. Eskiden seninkinin olduğu Kupa Vitrininde. Şimdi Bitti. | Open Subtitles | اوه صحيح إنه بصندوق الدروع حيث اعتاد درعك ان يكون فيه .والآن قد انتهيت |
Müzik endüstrisiyle işim Bitti, tamam mı? Yaptığım işi seviyorum. | Open Subtitles | انت تعلمين اني قد انتهيت من عملي في الموسيقى و انا احب ما اعمل الان |
Ama yaptığım şeyler var, onlarla da işim Bitti ama o şeylerin benimle işlerinin bittiğine dair sana söz veremem. | Open Subtitles | ، لكن هُناك أشياء فعلتها وقد أكون قد انتهيت من تلك الأشياء لكن لا أستطيع أن أعدك بأن تلك الأشياء قد انتهت مني |
- Sanırım benimle işiniz Bitti. - Bitti mi? | Open Subtitles | أظنك قد انتهيت مني - انتهيت منك ؟ |
Daniel Hardman'dan kurtulduğumda güvenemeyeceğim ortaklarla işimin bittiğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنّني عندما تخلصت من (دانيل هاردمان) بأنّني قد انتهيت من الشركاء الذين لايمكنني أن أثق بهم |
- Şimdiye işim bitmiş olmalıydı. | Open Subtitles | يفترض أن أكون قد انتهيت بحلول الآن |