"قرضا" - Traduction Arabe en Turc

    • kredi
        
    • borç
        
    • ipotek
        
    Biz sana bir kredi açtık ve sen bu ödeneği başka işlerde kullandın. Open Subtitles لقد سبق ومنحوك قرضا قديما والذي استهلكته في اعمالك الاخرى
    Herkesin işi iyi gidiyor. İhtiyaçları olduğunda gelip benden kredi alıyorlar. Open Subtitles إزدهــرت جميـع الأعمــال تلك التـي أخــذت قرضا منـــي
    Bankanız bana kredi açarsa Bay Granger işleri büyütebilirim. Open Subtitles , إذا مصرفك سيمحني قرضا , سيدر غرينجر يمكنني توسيع أعمالي
    Büyük plansa ondan bir milyon dolar borç istemekti. TED وكانت الخطة كبيرة أن أطلب منه قرضا بمليون دولار.
    Aynı zamanda, orada, köyde çalışayan küçük bir grup vardı, ona 65 dolarlık borç verdiler. TED ذاك الوقت، كان هناك مجموعة إقراض تمنح القروض الصغيرة في القرية والذين أعطوها قرضا بقيمة 65 دولار.
    Evi ikinci kez ipotek edip bana nasıl söylemezsin? Open Subtitles اذا أخذت قرضا ثانيا على المنزل ولم تخبرني بشأنه؟
    Demek Sue Smart da casinodan kredi çekmiş. Open Subtitles إذاً , سو سمارت أخذت قرضا ًمن الكازينو أيضاً
    Sen mi Peter mi casinodan kredi çektiniz? Open Subtitles هل أنت أو بيتر أخذتم قرضا ًمن الكازينو ؟
    Soyulmadan önce casinodan kredi almış. Open Subtitles لقد أخذ قرضا ًمن الكازينو قبل أن يتعرض للسرقة
    Amca, kredi alabilir miyiz? Open Subtitles هل نحن يحتمل أن نأخذ قرضا رجاء؟
    Ailem bunun için kredi almıştı ve ölene kadar ödemeye devam ettiler. Open Subtitles ابواي أخذوا قرضا كبيرا حتى وفاتهما
    Erkekler tuvaletinden kredi mi aldın? Open Subtitles أخذت قرضا ًمن دورة مياة للرجال ؟
    Kralın adına ondan kredi aldın. Open Subtitles لقد أخذت قرضا منه نيابة عن الملك
    99 yıllık bir kredi gibi düşün. Open Subtitles لنسميه قرضا لمدة 99 عاما
    Babama benziyor kredi isterken ki hali gibi. Open Subtitles يبدو مثل أبي طلب قرضا.
    1773'de bu bankanın bir memuru Amerikan sömürgelerine giden çay sevkiyatını finanse etmek için büyük bir miktar borç verdi. Open Subtitles في1773.. مسؤول هذا البنك قدم قرضا بمبلغ كبير
    Baban sana işini yapman için borç verir birkaç yıl sonra sen de ona geri ödersin. 30 yıl. Open Subtitles يمنح الأب إبنه قرضا ليحسّن حياته يسدّد الإبن القرض بعد سنتين فيُسجَنُ 30 سنة
    Çocuğa, ailenin borç olarak kabul ettiği 30 gümüş bırakmış. Open Subtitles تارك له 30 قطعة من الفضة إلا أن العائلة اعتبرت ذلك قرضا
    Hem de yüksek faizle borç aldın çünkü acelen vardı. Open Subtitles لقد أخترت قرضا بفائدة عالية لأنك كنتِ علي عجلة من أمرك
    Lindsay'nin annesi kızına para gönderebilmek için evine ikinci bir ipotek yaptırmış ama... Open Subtitles اذن والدة ليندساي أخذت قرضا عقاريا ثانيا لكي تتمكن من ارسال المال اليها هنا,لكن المشكلة هي
    Annemin evini ipotek ettirmesine izin mi verdin ? Open Subtitles أتركت أمي تأخذ قرضا على منزلها؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus