| Ölümle senin yanında yüzleşmeye yemin ettim. Bayılana kadar çalışmaya değil. | Open Subtitles | .لقد قسمت على مواجهة الموت بجانبك .وليس العمل حتى أسقط ميتاً |
| yemin ettim. Bu yemine göre onu teslim etmem gerekiyor ve edeceğim. | Open Subtitles | لقد قسمت عند تولي هذه الوظيفة وينص القسم أن أقبض علي أمثاله وهذا ما سأفعله |
| Ne dediğimi duydun. 60 yıl önce, ona olan sevgimin hatırına onunla sevişmediğine yemin etmiştin. | Open Subtitles | لقد سمعتني جيداً منذ 60 عام مضي قسمت بأنك لم تمارس الجنس معها كإحترام لحبي لها.. |
| Fotoğrafı parçalara böldüm, peruğu kaldırıp asıl görüntüyü erkek yapısına göre yeniden canlandırdım. | Open Subtitles | لقد قسمت الصورة لقطع أزلت التنكر و أعدت بناء الصورة الأصلية استناداً على المعايير الفسيولوجية للذكر |
| Başkanın gözünde bardağı taşıran damla bu oldu. | Open Subtitles | بالنسبة للمحافظ ، هي القشّة التي قسمت ظهر البعير |
| Almanya dört işgal bölgesine bölündü ve her Müttefik, başkentten bir kısım aldı. | Open Subtitles | قسمت ألمانيا إلى أربع مناطق نفوذ حيث كان لكل دولة من الحلفاء السيطرة على قطاع من العاصمة الألمانية |
| Topraklar 3 yy önce 73 mil uzunluğunda duvarlarla bölünmüştü. | Open Subtitles | الأرض التى قسمت الى ثلاثة وسبعون حائط شيدت قبل ثلاث قرون |
| 50 yıl boyunca süper güçler Kore'yi ikiye ayırdılar. | Open Subtitles | 50 سنة بعد ان قسمت القوى العظمى كوريا الى قسمين. |
| Ülkemiz paramparça oldu ve ben de Fransızlarla savaşmak için Vietnam'a gönderildim. | Open Subtitles | دولتنا قد قسمت وانا قد ارسلت الى فتنام لقتال الفرنسيين |
| Son nefesinde, her yıl o gün geri döneceğine ve öldürülen çocukları için yaşamakta olan üç çocuk alacağına yemin etti. | Open Subtitles | مع آخر أنفاسها، قسمت أن تعود كل عام في ذلك اليوم وأستبدال أطفالها الثلاثة المذبوحين مع أطفال أحياء. |
| - Sana o zamanda da yemin et-- - Kız güvende olacak diye yemin ettin. | Open Subtitles | ...ـ انني لم اقسم حينها ـ لقد قسمت انها ستكون بأمان |
| Yanında ölümle yüzleşmeye yemin ettim. | Open Subtitles | لقد قسمت على مواجهة الموت بجانبك. |
| Ve karışmayacağına yemin etmiştin. | Open Subtitles | .ولقد قسمت بأنكَ ستبتعد عن ذلك |
| Günün birinde aşık olduğum biri karşıma çıkarsa bu fırsatı değerlendireceğime dair yemin etmiştim. | Open Subtitles | "قسمت إذا حظيت بفرصة أن أحب أحد"، "سوف أغتنمها بالفور وعندما رأيتكِ اليوم"، |
| - ...yemin ederken ciddiydim. | Open Subtitles | و عندما قسمت , عنيت ذلك |
| Mastar eklerini de böldüm ama o farketmedi. | Open Subtitles | أنا أيضاً قسمت صيغة المصدر ولم تلاحظ |
| Ben dünyayı ikiye böldüm. | Open Subtitles | لقد قسمت العالم إلى قسمين. |
| bardağı taşıran son damla da bu oluyor ve harekete geçiyor. | Open Subtitles | فكانت لها بمثابة القشة التي قسمت ظهر البعير |
| Yani, bardağı taşıran damla bu oldu. | Open Subtitles | لذا, فذلك مثل القشة التي قسمت ظهر البعير |
| Bu liste eşit olarak bölündü. Hepiniz hakkınız kadar pay alacaksınız. | Open Subtitles | . القائمة قد قسمت بشكل متساوى . كلكم تحصلون على نصيب عادل |
| Karaciğeri, buradaki bir kadın ve Fresno'daki bir asker için bölündü. | Open Subtitles | .. وكبدها قسمت بين إمرأة هنا وجندي في فريسنو ,.. |
| Çünkü ülke bizden 300 yıl önce İmparatorluğu Kuzey'in yerli savaşçılarından korumak için inşa edilmiş 73 mil uzunluğunda bir surla bölünmüştü. | Open Subtitles | الأرض التى قسمت الى ثلاثة وسبعون حائط شيدت قبل ثلاث قرون لحماية الإمبراطورية من القبائل الشمالية لذا، وبعد إنتهاء رحلتنا |
| Kalbimi testereyle ikiye böldü öyle plastik iki parçadan oluşan dandik bacakları olan kalplerden de değildi ayrıca. | Open Subtitles | هي قسمت قلبي الى نصفين لم تكن من تلك القلوب البلاستيكية التي تأتي في طقم من قطعتين مع ساقين وهميتين |
| Benim gemim paramparça oldu. | Open Subtitles | دكتور .. إن سفينتى قسمت لأجزاء |