Utandığımız zaman hikayelerimizi anlatamayız ama hikayelerimiz kimliğimizin temelidir. | TED | عندما نشعر بالخجل لا نستطيع أن نحكي قصصنا وقصصنا هي أساس هويتنا. |
Krallığımız henüz genç. hikayelerimiz daha efsane olmadı. | Open Subtitles | مملكتنا في اوج بدايتها قصصنا لم تصبح أساطير بعد |
O yüzden şimdi burada, bu kadının mektubunu beraber düzenleyelim istiyorum böylelikle, hikâyelerimizi gözden geçirip nasıl düzenleyebileceğimizi görelim. | TED | لذا ما أريد فعله هو أنني أريد كتابة رسالة تلك المرأة مع بعضنا، الآن، لأريكم أنه يمكننا مراجعة قصصنا. |
Sen benim arkadaşımdın, ama sen benim gayem oldun. Bizim... Bizim hikayemiz. | Open Subtitles | " لقد كنت رفيقي لكنك أصبحت الآن مصيري " " قصصنا " |
Şimdi hikayemizi geriye almamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحن الآن بحاجة للحصول على قصصنا على التوالي. |
Hepimizin kendi içsel öyküsünü oluşturan bir iç hikayesi var. | TED | لدينا جميعاً قصص داخلنا التي هي قصصنا الوجدانية. |
Başarılı hikayelerimizden biriydi. | Open Subtitles | كانت إحدى أولى قصصنا الناجحة |
Biliyorsunuz ki bizim hikayelerimiz böyle çünkü hayatlarımız böyle. | TED | ان قصصنا جُلها كذلك .. لأن حياتنا كذلك |
Sanırım, hikayelerimiz bir temayla bağlandı. | Open Subtitles | يبدو وكأنما تم ربط قصصنا بفكرة رئيسية. |
O zamana kadar, hikayelerimiz birbirni tutmalı. | Open Subtitles | الى ذلك الوقت علينا ان نوحد قصصنا |
Sanırım hikayelerimiz çakıştı. | Open Subtitles | أظن إن قصصنا قد إلتبست |
Sanatımızla, edebiyatımızla, müziğimizle, ışığımızla, neşemizle, tüm gücümüzle-- kendi hikâyelerimizi anlatma gücümüzle. | TED | باستخدام الفن، والأدب، والموسيقى، والعبقرية، والسعادة، والقسوة المفرطة، وقدرتنا على رواية قصصنا الخاصة، |
Oyunumuz sadece arkadaşlarım ve benim, hikâyelerimizi sanatımızla, video oyunlarımızla paylaşma isteğimizin sonucu olarak ortaya çıktı. | TED | كل ما في الأمر هو أنني وأصدقائي نُشارك قصصنا عبر الفَن، وألعاب الفيديو |
Kıyılarımız, parlamentomuz ve saraylarımızın ötesinde dünyanın unutulmuş köşelerinde radyolarının başına toplananlar hikayemiz tektir ama kaderimiz ortaktır. | Open Subtitles | خلف شواطئنا مجلسنا النيابي وقصورنا في زوايا العالم المنسية قصصنا منفردة |
hikayemiz, bu nedenle, iki farklı zamansal boyuta ihtiyaç duyar: Tüm hayatımıza karşılık gelen zaman, yani "ömür" ve doğrudan tecrübelerimizin karşılığı olan zaman -yani içinde bulunduğumuz "an" | TED | قصصنا بالتّلي تحتاج بعدين من الزّمن: قوس طويل من الزّمن وهو العمر، و الإطار الزّمني للتجربة المباشرة أي اللّحظة الآنيّة. |
Birçoğumuz festival bittikten sonra kendi hikayemizi yazıyoruz. | Open Subtitles | معظمنَا كنا نكتب قصصنا بعد إنتهاء الحفل. |
Akıllı telefonlar kadınların güçlenmesi için küresel bir oyun değiştiren etmen ve Facebook, Twitter, Google ve Youtube ve tüm sosyal medya bizim organize olmamıza yardım etti ve hikayemizi güçlü bir şekilde dile getirdi. | TED | الهاتف النقال مغير عالمي لتقوية النساء , و فيسبوك و تويتر و غوغول و يوتوب و جميغ شبكات التواصل الاجتماعي ساعدت في تنظيمنا و سرد قصصنا بطريقة اكثر تاثيرا |
Herkesin kendine göre bir hikayesi var. | Open Subtitles | كلنا لدينا قصصنا الخاصة للإخبار |
Dan başarılarla dolu hikayelerimizden biri. | Open Subtitles | (دان) هو واحد من انجح قصصنا |
Özgürlükle ilgili hikâyelerimiz şu şekilde: Genellikle, müthiş bir özgürlüğe sahip olduğumuzu düşünüyoruz. | TED | قصصنا حول الحرية تسير كالتالي: نؤمن، في الغالب، أننا نملك مقدارا هائلا من الحرية. |
Daha sonra kendi hikayelerimizi anlattık ve öğleden sonraya kadar | TED | و ما حدث هو اننا كلنا اخبرنا قصصنا و كلنا متصلين ككائنات بشرية |