"قفازي" - Traduction Arabe en Turc

    • Eldivenimi
        
    • Eldivenlerimi
        
    • eldivenim
        
    • Eldivenimin
        
    • eldivenlerim
        
    Yüzüğümü görmesi için Eldivenimi çıkarttım. Open Subtitles لذا فنزعت قفازي و مددت يدي حتى ترى خاتمي
    Yüzüğümü görmesi için Eldivenimi çıkarttım. Open Subtitles لذا فنزعت قفازي و مددت يدي حتى ترى خاتمي
    Eldivenlerimi çıkarıyorum. Geçen sefer mahvoldular. Open Subtitles أنا أخلع قفازي فقد كانت رائحته قذرة في المرة السابقة.
    Bugün Eldivenlerimi giyemiyorum sanki. Çok garip. Open Subtitles لا يبدو أن بإمكاني وضع قفازي اليوم هذا غريب
    eldivenim nerede lan? Open Subtitles أين قفازي بحق الجحيم؟
    Hayır, sorun değil. İşte burada. Eldivenimin içindeymiş zaten. Open Subtitles . حسناّ ، هذا هو كان في قفازي طوال الوقت
    Yetişemiyorum, eldivenlerim çok büyük. Open Subtitles لا يمكنني أن أصل، قفازي كبير للغاية
    Sana zırh Eldivenimi fırlatıyorum, bebek. (düello başlatıcı hareket) Open Subtitles اسأرمي "قفازي الواقي", عزيزتي, "بمعنى انني اتحادك"
    Eldivenimi bacaklarıma vuruyordum ve avaz avaz tezahürat yapıyordum. Open Subtitles أضرب قفازي بفخذي أحاول أن أحدث ضجة
    Yine de durdurdum. Eldivenimi indirip vücudumu önde tuttum. Open Subtitles لقد اوقفتها مع ذلك ، انزلتُ قفازي, وابقيتُ جسمي للأمام .
    Teşekkür ederim. Eldivenimi getirdiğin için teşekkürler. Open Subtitles أشكرك، أشكرك على إحضار قفازي
    Eldivenimi buldum, Liz. Eski eşya kutusundaymış. Open Subtitles لقد وجدت قفازي يا (ليز)، لقد كان في الصندوق القديم
    Kaybettiğim Eldivenimi ona mı verdin? Open Subtitles هل اعطيتها قفازي المفقود؟
    Kahretsin, Eldivenlerimi orada unutmuşum. Open Subtitles اللعنة عليها أعتقد بأني نسيتُ قفازي هناك
    Lanet olsun, Eldivenlerimi Brian'ın bürosunda unuttum. Open Subtitles تبا لقد تركت قفازي في مكتب براين
    Eldivenlerimi aldım ve sahaya koştum. Open Subtitles لبست قفازي. و ركضت إلي داخل الملعب.
    Eldivenlerimi alıp yok olmuş bu yağmurlu havada. Open Subtitles اخذ قفازي واختفى
    Eldivenlerimi düzeltmeliyim. Open Subtitles يجب أن أعدل قفازي
    Eldivenlerimi bulamıyorum. Open Subtitles لا أجد قفازي
    Özür dilerim, eldivenim bir şeye takıldı. Open Subtitles آسفة. أنا... قفازي علق بشيء ما.
    Bugünkü tutucu eldivenim. Open Subtitles قفازي الذي احضرته اليوم
    Eldivenimin nasıl takıldığını görüyor musun? Open Subtitles ترى كيف يلتصق قفازي هنا؟
    O kadar çok üstünlüğüm/elim var ki, eldivenlerim arasında kayboluyorum. Open Subtitles عندي يداً كبيرة، أنا أخرج من قفازي يجب أن أشكر (كرايمر)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus