"قلقا" - Traduction Arabe en Turc

• endişeli
• endişelendim
• merak
• endişelenmiştim
• endişelenmiyorum
• endişeleniyorum
• endişeleniyordum
• endişelendiğim
• endişeleniyorsan
• endişelendi
• endişeliydi
• endişeleniyordu
• endişeliyim
• endişelendin
• korkuyordum

Bay Harvey çok endişeli görünüyor. Belki de hikayede gözden kaçan bir şey var. Gazete!
السيد هارفي يبدو قلقا بشدة ربما هناك انفراجة بهذه القصة ألا تنظف هذا المكان ابدا؟

Bana sorarsanız, ben kendim ve sizin için zerre kadar endişeli değilim.
بالنسبه لى أنا لست قلقا ً , عليك أو على نفسى

Senin için endişelendim. Polisi bile aradım. - Polis mi?
كنت قلقا أن تكونى الضحيه التاليه حتى أننى هاتفت البوليس

2 saatten fazla zamandır ortada yoksun. Çok merak ettim.
لقد كنت ذاهبة لما يزيد عن الساعتين كنت قلقا عليك

Benim suçum. Gelmekte ısrar ettim. endişelenmiştim.
انا الملام, لقد اصررت على المجئ لقد كنت قلقا

Yani Einstein'ın gelip de bir serbest fon başlatmasından endişelenmiyorum.
لست قلقا بشأن عودة أينشتاين للحياة والبدء بالعمل بصناديق التحوط.

Efendim, üzgünüm, ama ben bunun içine daldıkça, Teal'c'i bir daha asla geri alamayacağımız konusunda daha da endişeleniyorum.
سيدي, أنا آسفة لكني أمر بأكثر من ذلك أصبح أكثر قلقا عندما أفكر أننا قد لا نستطيع إرجاع تيلك

İşini çok iyi yapıyorsun ve açıkçası çok endişeleniyordum aslında.
لقد كنت تقومين بعمل رائع بكل امانة لقد كنت قلقا

Endişelenmemeye karar verdiğin andan daha endişeli görünüyorsun.
أنت تبدو أكثر قلقا الآن مما كانت عليه عندما كنت قررت التوقف عن القلق.

Peki, umarım ortaya çıkar çünkü iki ölü cadıyla, yukarıdakiler oldukça endişeli..
حسنا، آمل أن الأحواض لأن مع اثنين من السحرة الموتى، كنت قلقا جدا انهم هناك.

Şu anda bu konuda endişeli olsa da olmasa da bu, Howard'ın huzurlu olması için benim ona hediyem.
انها هديتي إلى هاوارد لراحة باله سواء أَو لم يكن قلقا في هذه اللحظة

Sana daha önce borç vermiş biri olarak, biraz endişelendim.
كشخص أقرضك نقودا في الماضي، كنت قلقا إلى حد ما

Aklımdan geçti çünkü kazanmayı çok istiyordum ve kazanamayabilirim diye endişelendim.
فكرت بها لاني اردت الفوز بشدة وكنت قلقا ان لا افوز

Gelebileceğim zaman haber ver. merak ettim.
يجب عليك أن تخبرني متى انزل الى عندك لأنك جعلتني قلقا

Gece boyu uyumamak, Pierrot ve seni merak etmek ve bu boktan korkmak benim sorunum değil!
أليس من شاني أن أظل مستيقظة طوال الليل قلقا بشأن بييروت وبشأنك وكل هذا الهراء؟

Önce senin için endişelenmiştim ama sonra Eric'in yatağını sıcak tuttuğun aklıma geldi.
كنت قلقا عليك في البداية. ولكن بعد ذلك أدركت يجب أن تكون إنقاذ السرير اريك.

Ben endişelenmiyorum. Ama senin endişelenmen lazım.
.لستُ قلقا ً بشأنه أنت يجب أن تقلق بشأنه

Dürüstçe söyleyeyim, sadece Vincent için değil, senin için de endişeleniyorum.
لنكن صادقين انا لست قلقا عليه فقط بل قلق عليك أيضا

Halıya baktığım zaman boyunca kusmaktan endişeleniyordum. "Yetişkinim.
وكلّ الوقت كنت أراقب سجادتي كنت قلقا من ان أتقيّأ

O yüzden gelmedim. Senin için endişelendiğim için geldim.
أنا لست هنا بسبب هذا كنت قلقا عليك مخرجة يوون

Hâlâ, birilerine söylememden endişeleniyorsan, korkmana gerek yok.
إذا كنت لا تزال قلقا من أخبر عنك أحدا، فلا داعي لذلك

Evet, çaresizliğe kapılıp yanlış bir şey yapabileceğinden endişelendi.
نعم لقد كان قلقا من أن تتوغل في هذه الجريمة أكثر

Peşimden geldiğini bilmiyordu. Buffy için endişeliydi.
انه لم يعلم انها تسعى ورائي لقذ كان قلقا على بافي

Amcanın niyeti araziyi sana bırakmaktı ama halinden endişeleniyordu.
عمك دائما كان ينوي ترك المزرعة لك لكنه كان قلقا ما آل اليه حالك

Ben daha çok orada sıkışıp kalmaktan endişeliyim, efendim.
انا اكثر قلقا قليلا سيدي بخصوص العودة الي هناك

Elbette, mesela bu akşam kasabada bir katil varken annen için endişelendin.
الليلة . على سبيل المثال كنت قلقا على والدتك من هذا القاتل

Hay amına koyayım, ben de tavana zarar vermekten korkuyordum.
اللعنة علي ، وانا كنت قلقا بخصوص تدمير السقف