"كآبة" - Traduction Arabe en Turc

    • depresyon
        
    • depresyona
        
    • depresif
        
    • iç karartıcı
        
    • bunalım
        
    • kasvetli
        
    • hüzünlü
        
    • kasvette
        
    Semptomlardan biri bu dörtlüden biri olmalı: belirgin ruh hali değişikliği, huzursuzluk, anksiyete veya depresyon. TED يجب أن يظهر أحد هذه الأعراض من القائمة التي تحتوي على 4 أعراض: تقلبات مزاجيّة واضحة، انفعال، توتّر، كآبة.
    Bundan sonra pazarlık ve depresyon aşamalarını geçip... ..kabullenmeye gelecek. Open Subtitles في الوقت المناسب، هو سَيَمْرُّ بمساومة، - كآبة وأخيراً قبول.
    Aşırı mutluluk yerini aşırı mutsuzluğa bıraktı ve depresyona girdi. Open Subtitles المستويات العالية تفتح طريق للمستويات المتدنية وهي أصبحت في كآبة
    Çok neşeli iken birden derin bir depresyona girebiliyordu. Open Subtitles كان معتاداً على تقلّب مزاجه سريعاً من قمة السرور إلى كآبة مظلمة.
    Ailenin önünde kendimi utandırdım ve şimdi Şükran Günü'nü hayatımdaki en depresif yerde kutluyorum. Open Subtitles لقد احرجت نفسي امام عائلتك و انا الان احتفل بعيد الشكر في اكثر الاماكن كآبة
    Resmimi daha az iç karartıcı bir yerde göstermek isterdim. Open Subtitles وتمنيت أن أريك بعض من أعمالي في مكان أقل كآبة.
    Doğum sonrası bunalım olup olmadığına dikkat edin. Open Subtitles انتبه من كآبة ما بعد الولادة إنه أمر جدي
    Seni her aradığımda mekânın daha da kasvetli olmuş oluyor. Open Subtitles في كل مرة أتصل بك يبدو منزلك أكثر كآبة وقتامة
    Rüzgarın tiz ıslığı, sürüklenen karın cırtlaması ve tıslaması, Nanook'un baş köpeğinin dokunaklı kurt ulumaları, Kuzey'in hüzünlü ruhunu simgeliyor. Open Subtitles صَفير الرياح الهوجاء، حفيف وهسهسة الثلوج المندفعة، العويل المفجع لقائد قطيع كلاب (نانوك) يجسّد كآبة روح الشمال.
    Ne kadar kasvette olduğumu tahmin bile edemezsin. Open Subtitles ليس لديك أدنى فكرة عن كآبة الأمر هنا
    depresyon mu istersin? Herkes depresyona girer ve yavaş ölmeye başlar. Open Subtitles وإن كانت كآبة, سيبدأ الجميع في الإنهيار والموت ببطء
    bunalım, depresyon, agnozi, uykusuzluk, kas spazmları, yüksek kan basıncı hızla kilo verme. Open Subtitles القلق، كآبة الغثيان، أرق تشنّجات عضلية، ضغط دمّ عالي
    depresyon tedavi merkezlerine gidip geliyorsun. Open Subtitles جيئة وذهاباً مِنْ المعالجة بالمراكز، كآبة
    İnsanların %40'ı klinik düzeyde depresyon geçirir. TED يعيشُ 40% من الناس حالة كآبة قابلة للقياس سريريًا.
    Ciddi bir depresyona gireceğim ve evlilik bahsi sonsuza dek kapanacak. Open Subtitles كآبة كبيرة، بعدها لن يتحدّث أحد معى عن الزفاف
    Evet. Annesinin ölümü onu derin bir depresyona sokmuş. Open Subtitles موت والدتها جعلها تدخل في حالة كآبة حادّة
    Etrafım, geçen geceki gibi depresif ruh halim yüzünden sipariş verdiğim boş pizza kutularıyla dolu olsa bile sana o elbiseyi vermeyeceğim. Open Subtitles مع كل غلطاتي أكوم حولي مثلاً صناديق البيتزا الفارغة من كآبة الليلة السابقة ، وحتىّ ذاك الوقت فلن أعطيكِ ردائي
    Bu topluluk, hayatının ne kadar depresif olduğunu gerçekten umursamıyor, John, tamam mı? Open Subtitles إنها لا تهتم بمدى كآبة حياتك يا ـ جون ـ
    Bu topluluk, hayatının ne kadar depresif olduğunu gerçekten umursamıyor, John, tamam mı? Open Subtitles إن هؤلاء الناس لايهتمون بمدى كآبة حياتك يا (جون) حسناً؟
    Bu cümledeki en iç karartıcı kelime ne karar veremiyorum. Open Subtitles حسنا، أنا لا أَعْرفُ ما الكلمة الأكثر كآبة في تلك الجملةِ.
    "Inferno"daki iç karartıcı ve bazen de vahşi imgelere rağmen "İlahi Komedya" aynı zamanda bir aşk hikâyesidir. TED وعلى الرغم من كآبة وأحيانًا عنف الصور في "الجحيم،" "الكوميديا الإلهية" هي أيضا قصة حب.
    Unutma, seni kasvetli Londra'dan kurtaran adam benim. Peki, bu seferlik-- Open Subtitles تذكري أنني من أنقذك من كآبة لندن مارأيك بالذهاب إلى جزر السيشل؟
    Hayatımda gördüğüm en hüzünlü cenazaeydi. Open Subtitles كانت أكثر جنازة كآبة
    Ne kadar kasvette olduğumu tahmin bile edemezsin. Open Subtitles ليس لديك أدنى فكرة عن كآبة الأمر هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus