Aynı küreyi değiştirip bu dünyada tanrı olmanızı engellediğim gibi. | Open Subtitles | كما فعلت بالكريّة كي لا تتصرفوا كآلهة على هذا الكوكب. |
Dev yılanlara taparlar. Anakondalar, tanrı ve koruyucudur. | Open Subtitles | أنهم يعبدون أفاعي عملاقة أفاعي كبيرة كآلهة وحماة |
Bildiğim yükselmiş varlıklar, tanrı kılığına girmiyorlardı. | Open Subtitles | نفس المخلوقات التي أعرفها لا يقدمون أنفسهم كآلهة |
Hindistan'da ineğin tanrı muamelesi görecek, ve Amerika'da olsa insanların kullanacağı yemek ve sağlık hizmetlerinden yararlanacak. | Open Subtitles | في الهند، بقرتك ستعامل كآلهة وستحصل على الغذاء والرعاية الصحية اللازمة والتي يتمناها البشر في أمريكا |
"Kaç kadın pastane önlüğü içinde tanrıça gibi görünebilir? | Open Subtitles | "كم امرأة ممكن أن تبدو كآلهة في زي خبازة؟" |
Ve halen en iyi sörfçülere, sörf dünyasında tanrı gibi tapılıyor. | Open Subtitles | وأفضل الراكبين ما زالوا يُوقرون كآلهة من بين قبيلة راكبي الامواج حول العالم |
Küçük bir şimşek ve gök gürültüsü yarattıp ölümlülerin sana bir tanrı olarak taptıkları Dünya'ya yaptığın bir geziye benzemez bu. | Open Subtitles | هذه ليست برحلة إلى الأرض , حيث يمكنك صناعة الرعد و البرق ليعبدك البشر كآلهة |
Bana tanrı gibi ibadet edildi bazıları da sana edebilir. | Open Subtitles | أنا أُبجّل كآلهة... مثلما قد يخطر للبعض أن يبجلوك كإله. |
Onları tanrı ya da şeytan olarak görmek istiyoruz, çünkü bu bizi kahraman yapardı. | Open Subtitles | نريد التفكير بهم كآلهة أو شياطين لأن ذلك سيجعلنا أبطالاً |
Aztekler İspanyolları ilk kez at sırtında gördüklerinde at ve insanı tek bir yaratık zannettiler ve diz çöktüler ve bu yaratığı tanrı diye taptılar. | Open Subtitles | عِندما رأى الآزتيك الإسبان على صهواتِ أحصنتهِم أولَ مَرة ظنوا أن الرجُل و الحِصان هما مخلوقٌ واحد و انحنى الآزتيك ليعبدوا ذلكَ المَخلوق كآلهة |
Bizi tanrı gibi görmek zorundadırlar. | Open Subtitles | ينبغي عليهم أن يرونا هكذا، كآلهة |
30.000 yıl önce maskeler takan kişiye bir tanrı gibi yetkiler veriyordu. | Open Subtitles | "طوال 30 ألف عامًا وهبت الأقنعة مرتديها السلطة، كآلهة" |
Bir tanrı'nın ete ve kemiğe bürünmüş hali gibi. | Open Subtitles | كآلهة من شحم ولحم |
tanrı olarak gücünü kullanın. | Open Subtitles | استخدموا قوتكم كآلهة |
Bir kerede ve tamamen Goa'uld'un tanrı olduğu imajını sonsuza dek yoketmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن ندمّر تماماً وإلى الأبد فكرة إتخاذ الـ(جواؤلد) كآلهة |
Konsey onaylarsa tüm Jaffa için Ori'ı tanrı olarak kabul etmek dışında bir seçenek olmayacak. | Open Subtitles | إذا صادق المجلس على هذا.. فلن يكون لكل الـ((جافا)) خيار إلا قبول الـ((أوراي)) كآلهة |
Şüphe ettiğimiz ne kadar tanrı oldukları. Bu değil. | Open Subtitles | بل في جدارتهم كآلهة |
Bir tanrı'nın ete ve kemiğe bürünmüş hali gibi. | Open Subtitles | كآلهة من شحم ولحم |
Max ve Robin'e tanrı olarak tapınılıyordu. | Open Subtitles | بينما "ماكس و روبين" صنفوا كآلهة |
Gerçek bir toprak tanrıça gibi Konuşulan. | Open Subtitles | تتحدثين كآلهة أرضية حقيقية |