önlem olarak, konvoyun güzergazını, kaçış yollarını güvenli eve kadar değiştiriyoruz. | Open Subtitles | كإجراء احترازي, قمنا بتغيير مسار الموكب, وكذلك جميع المساكن, وطُرق النجاة. |
önlem olarak, sahildeki evine bir kaç koruma gönderiyoruz. | Open Subtitles | كإجراء وقائي، سنرسل بعض الرجال إلى منزلك الشاطئ. |
Bu tedaviye güvenim o kadar tam ki önleyici tedbir olarak kendi çocuğumun da dişlerini çektim. | Open Subtitles | أنا أؤمن بهذا العلاج بشدة لدرجة أنى ازلتُ اسنان أطفالي كإجراء وقائي |
Planımız mantık kabiliyetinden eğreti tedbir olarak faydalanarak psikolojik bir patikayı temizlemekti. | Open Subtitles | وكانت فكرتنا هي الإستفادة من الإيجابيات كإجراء مبدئي والتجهيز النفسي |
Şimdi size güvenlik önlemi olarak bazı sınama soruları soracağım. | Open Subtitles | عليّ الآن أن أسألك بعض أسئلة الاختبار كإجراء أمني |
Ancak Faşistlerin ırkçı yasalarına, çok geç kalmış bir temizlik tedbiri olarak, saygı duyulmalıdır. | Open Subtitles | لكن لابد أن يهتم الشخص بالقوانين الفاشيه كإجراء صحي تأخر كثيراً برأيي |
Tehlike arz etmiyor ama yine de önlem olarak yeni bir tekerlek taktık. | Open Subtitles | لا خطير جداً ولكن فقط كإجراء احترازي وضعنا عجلة جديدة عليه. |
Adli bir önlem mi? Ya da izlerini mesafe ile kapatıyor. | Open Subtitles | ،ربما كإجراء وقائي يحاول التغطية على مساره بالمسافة الطويلة |
önlem olarak, benimle burada buluşmasını söyledim ve özel güvenlik ayarladım. | Open Subtitles | كإجراء وقائي ، طلبت منه الإلتقاء هنا و لقد رتبت لأمن الخاص |
Yalnızca önlem olarak hastanede tutuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحجزونها فقط في المستشفى كإجراء وقائي |
Pekala, önlem olarak size eşlik edeyim matmazel. | Open Subtitles | حسناً.. دعيني أرافقكِ، آنستي كإجراء وقائي |
önlem olsun diye aldım, çünkü kulübe yerel tımarhaneye yürüme mesafesinde. | Open Subtitles | أحضرته كإجراء إحترازي لأن هذه الكوخ على مسافة قريبه مشياً من المصحه النفسيه المحليه |
Önleyici tedbir olarak şeker uygulamasının yanı sıra kusursuz bir muayene planlamıştım. | Open Subtitles | لقد أردت فحصاً شاملاً، بالإضافة إلى استخدام سكر الخبيز كإجراء وقائي |
Sükûneti tekrar sağlamak adına havaalanı güvenlik görevlisi olarak yetkime başvuruyor ve cezalandırıcı tedbir olarak bir tam puanınızı düşürüyorum. | Open Subtitles | سألجأ الى صلاحيتي كرجل أمن في المطار لأن اخفض تقييمك نقطة كإجراء جزائي |
Bunun çok fazla olduğunu biliyorum ancak bir tedbir olarak eve gitmezsek daha iyi olur diye düşündük ve bende onunla aynı fikirdeyim. | Open Subtitles | أعلم أن هذا كثير... لكننا شعرنا أن الأفضل عدم عودتنا لبيوتنا كإجراء إحترازيّ، ووافقت. |
- tedbir babında, olunca gidersin. | Open Subtitles | كإجراء إحترازي، لقد كلفت بهذا للتو |
Sadece tedbir olarak. Birbirimize güvenene kadar. | Open Subtitles | كإجراء احترازي، حتى نتبادل الثقة |
Koruyucu tedbir olarak Londra'nın her yerinde temiz hava alanları kurulmasını önermişlerdi. | Open Subtitles | وقد أوصوا بإنشاء مناطق ذات هواء نقي حول "لندن" كإجراء احترازي. |
Güvenlik önlemi olarak size eşlik ediyorum. 23. seviyede büyük bir kimyasal yayılma var. | Open Subtitles | سأُرافقُك الى هناك كإجراء أمنى هناك تسرب كيميائي كبير فى المستوى 23 |
Güvenlik önlemi olarak, sözel yanıtlarınız ve vizüel aktiviteniz incelenerek tümör alınırken kalıcı hasar bırakması engellenecek. | Open Subtitles | كإجراء وقائيّ، علينا مراقبة حديثك ونشاطك الحسيّ باستمرار لنحرص على ألاّ يتسبّب النسيج الذي سنزيله بعجزك بأيّة طريقة |
Güvenlik önlemi olarak araçlarınıza kadar eşlik edilecek. | Open Subtitles | و كإجراء إحترازي سيرافقكم حرس إلى سياراتكم |
1982'de, ABD Darphanesi, tasarruf tedbiri olarak sentlerin içindeki bakır miktarını azalttı. | Open Subtitles | في عام 1982 السبك الأمريكي أخفض محتوى النحاس في العملة في القروش كإجراء توفير الكلفة |