Şimdi bir kez daha Dennis bileğini nasıl kırmış, bir bakalım! | Open Subtitles | لكنه, والان دعنا نلق نظرة على كيف ان دينيس كسر كاحله |
-Onu götürme sırası PauI da. -Söylediğim gibi, o bileğini kırmış. | Open Subtitles | انه دور بول لياخذها معه مثل ما قلت من قبل كاحله انكسر |
Biraz şefkatli olsaydı, bileğini burkardı. | Open Subtitles | إن كان لديه أي رأفة بي كان سيلوي كاحله في الرقصة الأولى |
Ayağının bir kısmını keseceğim sonra da bilek kemiğine yeniden takacağım. | Open Subtitles | سأقوم بإزالة جزء من ساقه. سأعيد وصل كاحله. |
Kont Olaf'ın bileğinde göz dövmesi vardı. Çocuklar için her şeyi yaparım. | Open Subtitles | أولوف كان عنده وشم عين على كاحله أى شئ للأولاد |
Bileğindeki silahla uçağa binmesi için onları etmesi yeterince zor oldu. | Open Subtitles | استطاع ان يقنعهم ليدعوه ان يحمل مسدس على كاحله بشكل صعب جدا |
ayak bileği kırılmış ve alçıya alınması gerekecek. | Open Subtitles | كاحله قد انكسر إنه بحاجة إلى جبيرة |
O kadın onun arabasına bindi ve onun ayak bileklerine sarıldı ve iki ayağını da kırdı. | Open Subtitles | تلك المرأة أخذت تلك اللّوحة ووضعتها على عظم كاحله وكسرت كلا قدميه |
Ölü polisin ayak bileğine bağlanmış bir silah gördüm. | Open Subtitles | الشرطى الميت لقد رأيت مسدسة مربوط فى كاحله |
Biraz şefkatli olsaydı, bileğini burkardı. | Open Subtitles | إن كان لديه أي رأفة بي كان سيلوي كاحله في الرقصة الأولى |
Teddy ona silah çeken bir kaç zenciden kaçarken bileğini kırdı. | Open Subtitles | لأنه كسر كاحله بسبب هروبه من زنوج رفعوا مسدساً بوجهه |
- Hadi ama bileğini mi omzunu mu ne incitmiş. | Open Subtitles | لا أصدق ذلك , لقد أذى كاحله وكتفه , ذلك لايهم |
Komşunuz bileğini burktuğunda, onlara sahadan çıkması için yardım etmelisiniz. | Open Subtitles | وقد اصابوا كاحلهم و حينما يصيب جارك كاحله ستساعده |
- bileğini ısırınca gülmeyi kesti. | Open Subtitles | حسنا، لقد توقف عن الضحك بمجرد ان عضضته في كاحله. |
Bir an onun bileğini kıracağını düşündüm. Üç kez top çaldın. | Open Subtitles | اعتقد انك ربما كسرت كاحله عند تقاطعك لابد وانك التقطت جيبه ثلاث مرات |
bilek monitörünün erken çıkarılması için şartlı tahliye memuruyla görüşecektik. | Open Subtitles | من المفترض ان اتحدث مع ضابط اطلاق سراحه بشأن ازالة الة المراقبة عن كاحله باكرا |
Kurbanın bileğinde bağlanma izi yok muydu? | Open Subtitles | أليس لضحيتنا علامات أربطة على كاحله ؟ |
Bileğindeki garip iz haricinde başka saldırı izi bulamadık. | Open Subtitles | بجانب العلامة الغريبة على كاحله لا توجد أي علامات لصدمة |
Tommy ve kırık kolu ve kırık ayak bileği... sen ve astımın. | Open Subtitles | ( . تومي) و ذراعه المكسورة و كاحله المكسور. و الربو لديكِ |
Bu pozisyona geçip ellerimi ayak bileklerine koyarım. | Open Subtitles | ثم اتحرك من دلك المكان وأضع يدي على كاحله |
Normal bir insana böyle bir şey el yada ayak bileğine takılabilir mi? | Open Subtitles | أتعلمين ما شعور أى بشرى حين يكون مُقيداً لرسخه و كاحله ؟ |
İyileşmez. bileğinin üstüne basamaz. | Open Subtitles | لن يشفى لن يتمكن من الدور على كاحله |
Sakat diziyle ne yapacak diye CJ Hightower için endişeleniyorum. | Open Subtitles | (أنا قلق حقاً على (سي جي لأن كاحله ليس سليماً. |
Bir usturayla, ayak bileğinden kesip, hayatı boyunca topallamasına sebep olduğunuz? | Open Subtitles | ثم اخذت شفره حاده ، وقطعت بها كاحله جاعلا اياه معوقا لبقيه حياته؟ |
Victor kedilerden birine basmış ve bileği burkulmuş, bu yüzden veterinere gidip ikisini tedavi ettireceğim. | Open Subtitles | فيكتور قفز على واحدة من قططه والتوى كاحله لذا يجب ان أرى طبيب بيطرى ليعالجهم الاثنين |