O kadını gördüm, hala elinde magazin dergisi tutuyordu! | Open Subtitles | وجدت نفسي أمام المرأة وجهاً لوجه ، كانت تمسك بمجلة |
Ama onu bulduğumda hâlâ o kamp çantasını tutuyordu içinde topladığınız erzaklar olan çantayı kendi başına taşıyamayacağı kadar ağır olan çantayı. | Open Subtitles | ولكن عندما وجدتها كانت تمسك الحقيبة الصوفية ممتلئه بالمؤون التي أنتم جمعتوها |
Geçen gece gördüğümüzde elinde bunu tutuyordu. | Open Subtitles | كانت تمسك بهذه حينما رأيناها اليلة الماضية |
Hayır, kız kapıyı tutuyordu bu yüzden içeri giremiyordun. | Open Subtitles | كلان بدى كأنها كانت تمسك الباب لتمنعك من دخول المبنى |
Senin rolünü oynadığın kız öldüğünde elinde bunu tutuyordu. | Open Subtitles | ...الفتاة التى ستلعبين دورها كانت تمسك بهذه الدمية عند قتلها |
Elinde kurulmuş bir oyuncak tutuyordu, bir kurbağa. | Open Subtitles | كانت تمسك ، بلعبة على شكل حيوان ضفدعة |
Elinde kurulmuş bir oyuncak tutuyordu, bir kurbağa. | Open Subtitles | كانت تمسك ، بلعبة على شكل حيوان ضفدعة |
Sınıfa dönersek elini tutuyordu, bu farklı bir şeydi tamam mı? | Open Subtitles | كانت تمسك يدك هذا كان مختلف موافق ؟ |
Adamın başparmağı eksik elini tutuyordu. | Open Subtitles | كانت تمسك اليد مفقودة الإبهام |
Ellerimi tutuyordu. | Open Subtitles | لقد كانت تمسك بيدى |
Dr. Lin bayıldığı sırada klempi tutuyordu. | Open Subtitles | فالدكتورة (لين) كانت تمسك بالملاقط عندما فقدت وعيها |
Elinde bunu tutuyordu. | Open Subtitles | -لقد كانت تمسك بهذه. |