Onunla eve bu kadar yakın buluşmam aptalcaydı fakat iyi olduğunu görmeliydim. | Open Subtitles | ، لقد كانت حماقة مني أن أقابلها بالقرب من المنزل لكن كان عليّ أن أتأكد أنها بخير |
Her şey aptalcaydı. Şımarık bir hergelenin, çocukça, aceleci bir hareketi. | Open Subtitles | تلك كانت حماقة طفولية تصرّفٌ بائس من وغدٍ مدلل |
Ne aptalcaydı, biliyor musun? | Open Subtitles | كانت حماقة شديدة , كما تعلم ,فقط شعرت بذلك |
Çok Aptalca bir davranış. Sen bizim misafirimizsin. | Open Subtitles | تلك كانت حماقة أنتي ضيفتنا |
Aptalca olduğunu az önce söyledim. | Open Subtitles | قلت للتو أنها كانت حماقة |
Bana sorarsan yaptığın tam bir aptallıktı. | Open Subtitles | و كانت حماقة كبيرة، إذا سألتني. |
Grievous ile tek başına dövüşmen aptallıktı. | Open Subtitles | كانت حماقة منك ان تواجهى (جريفوس) بمفردك |
Seni merak ettim, tamam mı? aptalcaydı. Çıldırmıştım. | Open Subtitles | آسفة لأني أخفتك، كانت حماقة لقد إرتعبتُ قليلاً. |
Yaptığım aptalcaydı. Bunu biliyorum. | Open Subtitles | هذه كانت حماقة أنا أعلم أكثر من هذا |
John, Buraya gelmen aptalcaydı | Open Subtitles | جون .. لقد كانت حماقة منك ان تأتي هنا |
aptalcaydı. | Open Subtitles | تلك كانت حماقة. |
Tamam, aptalcaydı. | Open Subtitles | كانت حماقة أعرف |
Oldukça aptalcaydı ama onun hayatıydı. | Open Subtitles | كانت حماقة لكن حياتها |
aptalcaydı. | Open Subtitles | تلك كانت حماقة منّي. |
Yaptığım aptalcaydı. | Open Subtitles | كانت حماقة مني |
aptalcaydı. | Open Subtitles | كانت حماقة. |
Aptalca bir şeydi. | Open Subtitles | لقد كانت حماقة مني. |
Aptalca bir sadakatsizlikti. | Open Subtitles | كانت حماقة وغباء، |