- Hanımefendi olabilmekle o kadar Meşguldü ki eş olmayı unuttu. | Open Subtitles | حسنا، كانت مشغولة للغاية لتكون سيدة أنها نسيت أن تكون امرأة |
Evet, yapmıyorduk, üstelik. Ben meşguldüm ve o da Meşguldü ve... | Open Subtitles | لكننا لم نكن كذلك فقط كنت مشغولة وهي كانت مشغولة |
O birşeyler yapmakla Meşguldü, bir süre sonra... keşke yapmasaydım diyeceği. | Open Subtitles | التي كانت مشغولة بالقيام بشئ ...... ستتتمنى قريباً بأنها لم تفعله |
kocasını öldürmekle meşgul olduğu için kocasını öldüremeyecek olması mı? | Open Subtitles | بانها لم تستطع قتل زوجها لانها كانت مشغولة بالتخطيط لقتله؟ |
Le Ly de herkes gibi işini yapmalı. Kendini işe layık görmüyor. Okul çocuklarıyla flört etmekle meşgul. | Open Subtitles | كانت تعتقد أنها جيدة في العمل كانت مشغولة في مغازلة طلاب المدرسة |
Bu sabah Sayoko'nun işi vardı. | Open Subtitles | و ساياكو-سان كانت مشغولة هذا الصباح |
İşi varmış sadece. | Open Subtitles | كانت مشغولة فحسب. |
Sonra ofisini aradım, ama görünüşe göre "Bayan Önemli" annesini arayamayacak kadar meşgulmüş! | Open Subtitles | ثم اتصلت بالمكتب ولكن فيما يبدو أن الآنسة المهمة كانت مشغولة جدا للاتصال بوالدتها مرة أخرى |
Ona yaptığım tencere tutacaklarını kullanmamakla Meşguldü. | Open Subtitles | كانت مشغولة جداً في عدم استخدام مسّاكة القدور التي صنعتها لها |
Bu kadın 15 yıldır her şey yolundaymış gibi davranmakla o kadar Meşguldü ki. | Open Subtitles | هذه المرأة كانت مشغولة بالتظاهر بأن كل شئ على مايرام |
Gabrielle, telefonu açmadı Çocukların, annelerine itaat etmeleri için verilen vaazı dinlemekle Meşguldü. | Open Subtitles | "جابريل لم تجيب." "كانت مشغولة جداً برؤية أطفالها" "وهم يتعلمون وجوب طاعة أمهم" |
Pekala, belki de oğlundan bir yardım almadan dört kişilik ailesi için yemek hazırlamaya çalışmakla Meşguldü. | Open Subtitles | حسنا, ربما كانت مشغولة بإعداد العشاء لعائلة من أربع أشخاص بدون مساعدة من ابنها |
Çok Meşguldü. | Open Subtitles | كانت تعمل كجليسة، او تصحح الاخطاء اللغوية، لقد كانت مشغولة |
Zihni yorum yapamayacak kadar taşınmakla Meşguldü. | Open Subtitles | كانت مشغولة جداً بإنتقالها لدرجة أنّها لمْ تقل تعليقاً. |
meşgul olduğunu söyledi. Uykusuzlukdan yorgun düşmüş.. | Open Subtitles | وقالت أنها كانت مشغولة في الآونة الأخيرة وحرم من النوم. |
Çok meşgul olmasına rağmen karşısına ilk çıkan aptal bir adama bağlandı. | Open Subtitles | على الرغم من انها كانت مشغولة بشدة تتسلى بعظام المغفل الذى جاءها... |
Aslında Bobby bu aralar bayağı meşgul O yüzden seni aramasını bekleme bence. | Open Subtitles | بوبي كانت مشغولة جداً لا تتوقعي أي اتصال منها |
İşi vardı. | Open Subtitles | لقد كانت مشغولة |
Çünkü annenin işi vardı ve ben de barı bırakamazdım, çünkü- bar yöneticisisin, anladık. | Open Subtitles | لأن أمك كانت مشغولة. ولم أستطيع أن أترك الحانة لأنني... . |
O da kıçından para çıkartmakla o kadar meşgulmüş ki biran dikkati dağılmış, kıçından yıldırım çıkarmış. | Open Subtitles | لكنّها كانت مشغولة بجنيّ المال حيثُ صُرف انتباهها بعيداً وكسر المزلاج! |