"كانت هدية" - Traduction Arabe en Turc

    • hediyesiydi
        
    • bir hediyeydi
        
    • hediye
        
    • hediyesi
        
    • O hediyeydi
        
    • bir armağandı
        
    • hediyesiymiş
        
    Bu gemi yolculuğu çocuklarımızın bize evlilik yıl dönümü hediyesiydi. Open Subtitles هذه الرحلة كانت .. هدية من أبناءنا في ذكرى زواجنا.
    Ciddiyim hayatım. Harika bir Noel hediyesiydi. Open Subtitles أنا أعني ماقلته يا عزيزتي تلك كانت هدية عيد ميلاد جميلة
    Belki çok özel bir hediyeydi ve bizi telaşlandırmak istemedi. Open Subtitles ربما كانت هدية حميمية جدًا و لم تُرِد أن تنبِّهنا
    Bak, sana verdiğim hediye kötü bir hediyeydi, ve senden özür dilemek istiyorum. Open Subtitles انظر لقد كانت هدية سيئة أهديتها لك وأريد أن أعتذر
    hediye gibi birleydi. Birisi vermiş. Open Subtitles لقد كانت هدية أو شيئا ما أعطاه أياه أحدهم
    Evet, bu tanıştığım bir cinayete teşebbüs zanlısının hediyesi Open Subtitles كانت هدية من أحد القتلة الذين قابلتهم بالسجن
    Hayır, alamam. O hediyeydi. Open Subtitles كلا، كلا لقد كانت هدية
    Veil, Ryder'ı doğururken karısının hayatını kurtardığı için barondan bir armağandı. Open Subtitles (فِال) كانت هدية من البارون لإنقاذنا حياة زوجته وهي تلد (رايدر)
    Anlamıyorum, biftekler, sadece yeni et şirketinin hediyesiydi. Open Subtitles أنا لا أفهمك ؟ قطع اللحم كانت هدية من الطهاة
    Bu, iki yıl önceki bir doğumgünü hediyesiydi. Open Subtitles هذه كانت هدية عيد ميلاد وحفل تخرج منذ عاميين
    Öyle olsun ama yine de bil bunu ben fahişeye para vermedim, bunun hediyesiydi. Utan kendinden, Raj. Open Subtitles حسناً ، لتصحيح السجلات ، أنا لم أؤجر العاهرة لقد كانت هدية منه
    Doğum günü hediyesiydi. Open Subtitles كانت هدية عيد ميلاد، حيث سألتني ما نوع اللوحة التي أريد،
    Artık size yardımcı olmayacağız. O bir hediyeydi. Open Subtitles نحن لم نعد دائماً تحت الطلب والنداء تلك كانت هدية
    Adam Baylin'den bir hediyeydi ve benim için anlamı çok büyüktü ama Amanda'nın da anlamı büyüktü. Open Subtitles لقد كانت هدية من آدم بايلين .. وكانت تعني الكثير لي وكذلك أماندا
    Cheri Jo Bates bir hediyeydi. Onu sana ben verdim. Open Subtitles السيد المسيح تلك كانت هدية انا اعطيتك ذلك
    Büyükbabam annemin, kurtardığı Alman'dan bir hediye olduğunu söylermiş. Open Subtitles جدي أخبر أبي بإنها كانت هدية من الطيار الألماني
    Ve o, kızı, cok uzun zamandır açmak için beklediği... içinde görülmeyi bekleyen büyük bir hazine saklı hediye olarak görür. Open Subtitles يعامل المرأة كما لو كانت هدية إنتظر كثيرا ليفتحها والآن هو لايستطيع الأنتظار ليري الكنوز التي بداخلها.
    Bu yıkım, bu yangın onların size hediyesi ve fedakarlıklarıdır. Open Subtitles هذا الدمار، وهذه الحرائق كانت هدية منهم لكم. وتضحيتهم.
    Elektrikli battaniye. Amerikan elçiliğinde çalışan birinin hediyesi. Open Subtitles كانت هدية من شخص بالسفارة الأمريكية
    Hayır, alamam. O hediyeydi. Open Subtitles كلا، كلا لقد كانت هدية
    Bu kamera benden bir armağandı. Open Subtitles تلك الكاميرا كانت هدية مني.
    - Madalyon babasının hediyesiymiş. Open Subtitles لم تصدقيننى - القلادة كانت هدية من والدها -

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus