Adamımız tekrar öldürdüyse bile, artık ön kapıyı açık bırakmıyor. | Open Subtitles | ان كان رجلنا قد قتل مجددا فلن يترك الباب مفتوحا بعد الان |
Pekâlâ, tüm kurbanların babası Adamımız ise sorunu geri döndüğünde organlarının iflas edeceğini biliyormuş demektir. | Open Subtitles | . حسناً اذاً , ان كان رجلنا المطلوب . اباً لكل اولائك الضحايا . لابد بأنه كان يعلم بأن اعضائه |
Tabii Adamımız oysa diyorum gerçekten bir papaz değilse. | Open Subtitles | على ذلك الطريق , أعني إذا كان رجلنا المنشود وليس بقِس بالواقع |
Sadece sormak için. Adamımız nasıl, bilmek istedim. | Open Subtitles | أتصل لأطمئن فحسب إذا كان رجلنا يتماسك |
Oh, evet, Norton bizim adamımızdı. | Open Subtitles | نعم.. نورتون كان رجلنا |
Kevin bizim adamımızdı. | Open Subtitles | "كيفين" , كان رجلنا. |
"Adamımız işini yapıyordu. Irk meselesi değildi. | Open Subtitles | "كان رجلنا يقوم بعمله لم يكن للأمر علاقة بالعرق". |
Bill Haler'ı tanıyorum. Afganistan'daki Adamımız oydu. | Open Subtitles | اعرف بيل هالر كان رجلنا في أفغانستان |
Eğer ölü Adamımız onlardan biriyse... | Open Subtitles | إن كان رجلنا أحدهم, |
Ya bizim Adamımız uçmuyor, VS adında birinin uçağı iniyorsa? | Open Subtitles | ماذا لو كان رجلنا غير مسافر بل أنّ شخصاً باسم (ف.س) سيأتي |
Takım elbiseli Adamımız New Rochelle'de cinayet tertiplerken Bay Kelly, Irak'taymış. | Open Subtitles | بينما كان رجلنا ذو البدلة يرتكب جرائم قتل في (نيو روشيل)، كان السيّد (كيلي) بـ(العراق). |
Adamımız Petrovic, Meksikalı bir uyuşturucu baronuyla buluşuyordu. | Open Subtitles | كان رجلنا (بيتروفيتش) يجتمع ببعض امراء المخدرات المكسيكيين |
Güzel haber Adamımız Zupko gibi duruyor. | Open Subtitles | (الخبر الجيد هو بأن (زُبكو كان رجلنا |
O külüstürdekinin Adamımız olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أن (بنجر) كان رجلنا. |