Görünüşe göre bu uzaylının 1.50 boylarında bir de yardımcısı varmış. | Open Subtitles | من الواضح أن هذا الفضائي كان معه مساعد بطول 5.2 قدم |
Tutuklandığında bu pasaport varmış Yanında. | Open Subtitles | عندما تم القبض عليه، كان معه هذا الجواز. |
Televizyon veledi vurdu ama şapka da yanındaydı. | Open Subtitles | ذا تي في بيبي أطلق النّار عليك ولكن ذا هات كان معه |
Uşağı da yanındaydı. O ve diğer adam. | Open Subtitles | لقد كان معه خادم,ورجل آخر |
Sadece, o gün Onunla birlikte olan biriyle konuştuğunuzu yazamaz mısınız? | Open Subtitles | ألا تستطيعين أن تقولى أنكِ تحدثتِ مع شخص كان معه طوال ذلك الوقت؟ |
Kaza olduğunda Onunla birlikte olan arkadaşları falan. | Open Subtitles | مثل صديقه الذي كان معه وقت وقوع الحادثة؟ |
Akademide ve 6. bölgede birlikte olduğu biri. | Open Subtitles | شخص ما كان معه في الأكاديمية وعرفه من منطقة 6. |
Size bahsettiğim arkadaşım Adam Godfrey o gece onunla birlikteydi | Open Subtitles | صديقي ، الشخص الذي أخبرتك عنه آدم غودفري كان معه في تلك الليلة |
Arabasının bagajında, 10 yaşında bir kızın cesedi varmış! | Open Subtitles | كان معه جثة فتاة بعمر 10 سنوات فى صندوق سيارته |
Bir hizmetçi, birini buraya girerken görmüş. Yanında bir çocuk varmış. | Open Subtitles | لقد رأت الخادمة أحدهم يدخل و كان معه صبي. |
Ertesi hafta daha da azmış, üstelik bu sefer 10 değil, 20 papeli varmış. | Open Subtitles | وفي الأسبوع التالي ، أصبح أكثر إثارة هذه المرة كان معه 20 دولاراً بدلاً من 10 |
Gördüm onu, oğlum da yanındaydı. | Open Subtitles | رأيته، ابني كان معه. |
Gördüm onu, oğlum da yanındaydı. | Open Subtitles | رأيته، ابني كان معه. |
Onunla birlikte olduğunu söyleyen, parası ödenmiş gerçek bir kişi. | Open Subtitles | وشخصاً قد دفع له لكي يقول انه كان معه تلك الليلة |
- Valizde Onunla birlikte miydi? | Open Subtitles | هل كان معه حقيبة ؟ |
Evet, ama Onunla birlikte biri vardı. | Open Subtitles | كان معه شخص اخر |
Daha önce de Yanında olan bir adama benziyor. Bay... Adı neydi? | Open Subtitles | يبدو بانه ذاك الرجل الذي كان معه من قبل. |
Bir adam çölün ortasında ölü yatıyor Yanında açılmamış bir paket var o ölümünü açıklıyor. | Open Subtitles | وجد رجل ميت فى الصحراء كل ما كان معه رزمة والتى تفسر سبب وفاته |
Son anlarında birlikte olduğu kişi tüm hayatı boyunca sakladığı ve gizlice sevdiği kadınmış. | Open Subtitles | الشخص الذي كان معه الى النهاية كانت سيدة يخفيها الرئيس و يحبها سرا طيلة حياته |
Ve hedef aslında Ashley'nin komşusu Colin değildi birlikte olduğu Jake'ti. | Open Subtitles | صحيح,و لم يكن كولين جار آشلي هو المستهدف بل جايك الفتى الذي كان معه |
Çocuk o sabah onunla birlikteydi . | Open Subtitles | الطفل كان معه ذلك الصباح |