"كان مفتوحاً" - Traduction Arabe en Turc

    • açıktı
        
    • Açık
        
    • kilitli
        
    • yarılmıştı
        
    Arka kapı açıktı, ben de kendimi içeri davet ettim. Open Subtitles ، الباب الخلفي كان مفتوحاً . لذا سمحت لنفسي بالدخول
    Bir şikayet geldi. Ve kapınız açıktı. Sadece ne olduğunu görmek istedim. Open Subtitles جاءني شكوى إزعاج الباب كان مفتوحاً أريد أن أعرف ما يجري
    Bir şikayet geldi. Ve kapınız açıktı. Sadece ne olduğunu görmek istedim. Open Subtitles جاءني شكوى إزعاج الباب كان مفتوحاً أريد أن أعرف ما يجري
    Ağzı Açık kalırdı. Open Subtitles وأنك دخلت السجن ،كل تلك الأمور، فمها كان مفتوحاً
    O'nu indirmek zorundaydım çünkü bu cadde tek yönlü bir cadde, sonra eve geldiğimde kapının kilitli olduğunu gördüm. Open Subtitles كان عليّ إيصالها، لأنّ الطريق ذا إتجاه واحد فقط، و حينما عدت، رأيتُ أنّ... أنّ.. باب المنزل كان مفتوحاً
    Kafası yarılmıştı. İçi görünüyordu. Open Subtitles رأسه كان مفتوحاً كان يمكنك أن ترى ما بداخله
    Ofisinin kapısı ardına kadar açıktı. Ama yine de siteyi tıklamadan edemedi. Open Subtitles باب مكتبه كان مفتوحاً لكنه غامر بالدخول للموقع
    Geldiğimde kapı açıktı ve benden başka anahtarı olan bir tek sen varsın. Open Subtitles الأمر أنّ الباب كان مفتوحاً وأنت الوحيد الذي يملك المفتاح غيري
    Geldiğimde kapı açıktı ve benden başka anahtarı olan bir tek sen varsın. Open Subtitles الأمر أنّ الباب كان مفتوحاً وأنت الوحيد الذي يملك المفتاح غيري
    Kapı tamamen açıktı ve içeride çanta falan yoktu. Open Subtitles الباب كان مفتوحاً على مصراعيه ولم يكن هناك حقائب في أي مكان
    Öldüğünde gözleri kapalı gönlü ardına kadar açıktı. Open Subtitles أعرف أنه حين مات, كانت عيناه مغلقتين و قلبه كان مفتوحاً
    Kapı açıktı, ayrıca evin dekorasyonuna bakacak olursak pek senin evinmiş gibi durmuyor. Open Subtitles الباب كان مفتوحاً واهتممت بحال الديكور هنا ولا يبدو أن هذا المكان هو لك
    Bak, biri sorarsa, kapı açıktı. Open Subtitles اسمعي, إذا سأل أحدٌ ما، الباب كان مفتوحاً
    Bagaj vagonuna gittiğimde kapı ardına kadar açıktı. Open Subtitles عندما ذهبت إلى عربة الأمتعة، باب التحميل، كان مفتوحاً على مصراعيه
    ...market o sırada açıktı ama çok şükür ölü veya yaralı haberi gelmedi. Open Subtitles المحل الذي كان مفتوحاً للعمل في هذا الوقت ولكن لحسن الحظ لم يتم الإبلاغ عن جرحى أو قتلى
    Kapı açıktı ve kızım da burada. Open Subtitles حسناً، الباب كان مفتوحاً و، فتاتي كانت داخلاً
    Bu arada sabah geldiğimde ön kapı açıktı. Open Subtitles مهلاً , عندما وصلتُ إلى هنا هذا الصباح الباب الأمامي كان مفتوحاً تماماً
    Kapı açıktı. Tıkladım ama sanırım duymadınız. Open Subtitles الباب كان مفتوحاً ، لقد قرعت أخمن أنكم لم تسمعوني
    Sadece masada oturuyordum ve zarfın ağzı yapıştırılmamıştı açıktı ve baktım.Ne kadar kazandığını gördüm benim gezi masrafım çok fazla. Open Subtitles كان هناك يقبع على الطاولة ولم يلعقوا جزء اللصوق لذا كان مفتوحاً فنظرت ورأيت كم تجني
    Kapının Açık olduğunu biliyoruz, pencere de Açık olmalı. Open Subtitles نعرف بأن الباب كان مفتوحاً ،تلك النافذة ، أيضاً يجب أيضاً أن تكون مفتوحة
    O'nu indirmek zorundaydım çünkü bu cadde tek yönlü bir cadde, sonra eve geldiğimde kapının kilitli olduğunu gördüm. Open Subtitles كان عليّ إيصالها، لأنّ الطريق ذا إتجاه واحد فقط، و حينما عدت، رأيتُ أنّ... أنّ.. باب المنزل كان مفتوحاً
    Kafası yarılmıştı. İçi görünüyordu. Open Subtitles رأسه كان مفتوحاً كان يمكنك أن ترى ما بداخله

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus