"كبيران" - Traduction Arabe en Turc

• yaşlı
• geniş
• çok büyük
• İki büyük

Siz ikiniz, durun! Yasa dışı içki tüketimi için yaşlı değil misiniz?
توقفا, ألستما كبيران على الشرب بشكل غير قانوني؟

Sahte yaşlı birbirine âşık iki kişi bile mi?
ولا حتّى متحابّان كبيران في السن يزيّفان العشق؟

Esrarın etkilerini kaldıramayacak kadar yaşlı olmanızdan korkuyoruz ve bu yüzden size bir şey olursa kendimizi asla affetmeyiz.
نحن خائفان انكما كبيران جدا كي تتعاملا مع اثار المخدر وان كان اي شيئ سوف يحدث لكما

Annesi, senin boylarında, geniş omuzlu ama bilirsin kadın ve...
والدتها بطولك، كتفيها كبيران كما تعرف إنها امرأة، لديها .. تعرف

Ona iki geniş giriş açın ve serum takın.
أدخلوا أنبوبا تغذية كبيران للوريد وكيس مصل معلّق.

Bu duvar çıkan İki çok büyük birinin .
شخصان كبيران للغاية يخرجون من هذا الحائط

Arkadaşım Taylor Urruela gibi insanlara baktığımda, -kendisi Irak'ta bacağını kaybetti ve iki büyük hayali vardı-
عندما ننظر إلى الناس مثل صديقنا تايلور أورويلا، الذي فقد ساقه في العراق، كان لديه حلمان كبيران في حياته.

İki yaşlı erkek, imkansız bir aşk. Çok kötüydü.
رجلان كبيران في السن ، بينهما حب لا يُصدّق الأسوء

Mükemmel, bu takımın tek eksiği... iki yaşlı herifti zaten.
... رائع , ما كان ينقص هذا الفريق تماماً رجلان كبيران

Değişim öğrencileri olmak için biraz yaşlı göründüler.
إنما يبدوان كبيران على طلبة من الخارج

Evet ama beraber yaşlı ve şişman oluruz.
أجل، لكن سنكون كبيران و مقرفان سوياً

Evet. Ama artık yaşlı olan bizleriz.
نعم، عدا أننا كبيران في السن

Pansuman yapıldı, iki geniş çaplı IV başlatıldı.
تماضافةستراتالضغط, و محلولان كبيران

İki geniş tahta kapı var.
لديك بابان خشبيان كبيران

Göğüsleri geniş. Beli ince.
ثدياها كبيران و خصرها صغير

Muhtemelen Salma Hayek'in göğüslerinin çok büyük olduğunu da zannediyordur.
ثديي سلمى حايك كبيران جدا و لهذا جعلتهم يقببلونه كحالة على اي حال

Benim görüşümü sorsaydı çok büyük olduğunu ona söylerdim.
إذا هي سألتني عن رأيي كنت سأقول لها إنني اعتقد انهما كبيران جدا

İki büyük kasırga ve "yolu yürümek" kavramı ELAM'ın 1998'de kuruluşunun önünü açtı.
إعصاران كبيران و فكرة "مشي الدرب" كانت سبباً في إنشاء ELAM في 1998.

İki büyük şey oldu. İlki, hesaplama evrenini araştırmaktan gelen dilbilim ile ilgili birtakım yeni fikirlerdir. Ve ikincisi, gerçekten hesaplanabilir bilgiye sahip olmak birinin dili anlama girişimini tamamen değiştirdiğinin farkına varmaktır.
حصل أمران كبيران. أولا، مجموعة من الأفكار المبتكرة في مجال اللغات والتي تبثقت عن دراسة حوسبة الكون. و ثانيا، فإن تحقيق هدف الحصول على معرفة محوسبة غيّر و بصورة جذرية طريقة فهمنا للغة