Kukla gibi değil. omuzlarını bir hizada tut. | Open Subtitles | ليس مثل الدمية المتحركة أبقي كتفيك على خط مستقيم |
Topu itmek için omuzlarını kullan, kollarını değil. | Open Subtitles | استخدم كتفيك لدفع الكرة، لا تستخدم الذراعين. |
Kendini Dünya'yı omuzlarında taşımak zorunda hissediyorsun ve bu asilce. | Open Subtitles | أنت تشعر بالحاجة لحمل العالم على كتفيك وذلك أمر نبيل |
Yüksekliği ayarlamanız gerek, Omuz silkerek yapıyorsunuz. | TED | عليك فقط ضبط ارتفاعها ثم تقوم بالأمر عن طريق ضم كتفيك |
Rahatlamak için esrar içmeni, ama omuzlarına masaj yapmama izin vermemeni anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا تدخن الحشيش حتى تسترخي ولا تدعني افرك لك كتفيك |
Şimdi, sol eline buradan kavra ve silahın kıçını da omzuna daya, işte böyle. | Open Subtitles | والآن اقبضها بيمناك واحمل البندقية على كتفيك هكذا |
Kusursuz yuvarlaklıktaki omuzlarını sıkıyorum oradan köprücük kemiğine çıkıyorum biliyorsun inanılmaz derecede çekicisin. | Open Subtitles | أنا اعصر كتفيك بشكل رائع متوجه الى ساقيك و ترقوتك إذن انتِ تعرفين انكِ جذابة بشكل لا يصدق |
omuzlarını biraz daha kaldırsan daha rahat olacak gibi. | Open Subtitles | أتعلم ، لربما كنت تريد أن تدرب كتفيك أكثر قليلاً |
omuzlarını gevşet, iyice gevşesinler. omuzlarını aşağı doğru kaydır. | Open Subtitles | ارخي كتفيكِ حتى يصبحان مرنين، وأنزلي كتفيك إلى الأسفل. |
omuzlarını hareket ettir, nefes alıyor gibi görünürsün. | Open Subtitles | فقط لا تنسي أن تحركي كتفيك حتى يبدو وكأنك تتنفسين |
Dünyanın bütün ağırlığını omuzlarında hissediyorsun ama sana yardım edebileceğimi söylediğimde bana güvenmelisin. | Open Subtitles | لديك حمل العالم بأسره علي كتفيك لكن صدقيني عندما أخبرك أنا أستطيع مساعدتك |
Dünyanın yükünü omuzlarında taşıyorsun ve bu kadar büyük ve göz önünde olan bir davayı kaybetmek sonun olur. | Open Subtitles | من أجل هذه الفتاة أنت تمشين وثقل العالم على كتفيك |
Dünyanın yükü omuzlarında geziyorsun. | Open Subtitles | إنك تسير حاملاً هم الدنيا كلها على كتفيك |
İşte yine yaptın. Omuz silktin. Omuz silkmeyi bırak. | Open Subtitles | ها أنت مجددًا تهز كتفيك توقف عن فعل هذا. |
Sıcaklık kollarından omuzlarına, oradan boynuna doğru yayılıyor. | Open Subtitles | الدفئ ينتشر خلال ذراعاك إلى كتفيك ورقبتك |
4.5 metre. Strap, Ollie'yi omzuna koy. | Open Subtitles | 4 أمتار يا ستراب ضع أولي على كتفيك |
Avuçları aç, Omuzlar, sonra da hüzünlü bir köpek bakışı at. | Open Subtitles | ،أرح يديك، كتفيك ثم عيون كلبية حزينة |
Dik dur! Omuzların geride, çene yukarıda olsun. | Open Subtitles | قف بشكل مستقيم أرجع كتفيك للوراء وقدم ذقنك |
Kafan omuzlarının üzerinde kalsın istiyorsan, dediğimi yap! | Open Subtitles | ، إذا أردت الاحتفاظ برأسك فوق كتفيك . ستنفذ ما أقوله لك |
- İsterseniz omuzlarınıza masaj yapabilirim. - Ben de istemeye çekiniyordum. | Open Subtitles | إذا أردتِ فبإمكاني تدليك كتفيك - لم أتجرّأ لأطلب منك - |
Kendi sırtını sıvazlarken Omzunu incitme sakın, olur mu? | Open Subtitles | لا تؤذ كتفيك بتهنئة نفسك، حسناً؟ |
Kalkanını kaldır, Minik. Birleşmeye hazırlan. | Open Subtitles | حرك كتفيك (رانت) أستعد للقتال. |
Omzunuzdan büyük yük kalkmis olmali. | Open Subtitles | لابد أن حملا ثقيلا قد إنزاح عن كتفيك! |
- Omuzlarından yük kalkmış olurdu. | Open Subtitles | أوه، انها تريد ان تكون مثل هذا الوزن قبالة كتفيك. |
Omuzlarınızı birbirine yaklaştırdığınızda bir bisiklet telini çekiyorlar. | TED | فعندما تضغط على كتفيك ، فأنت تسحب وتراً سلكياً. |
Wimbledon'da oynamak zaten zorken, bir de üstüne o kadar baskıyı ekleyin ve bir sihirbazın her an sizin omuzlarınızda belirme korkusu var. | Open Subtitles | اللعب في ويمبليدون صعب بما فيه الكفاية اضف لكل ذلك الضغط و الخوف من أن يظهر ساحر على كتفيك في أي وقت. |