"كرسياً" - Traduction Arabe en Turc

    • sandalye
        
    • koltuğu
        
    • sandalyeye
        
    • iskemle
        
    Sana bir tekerlekli sandalye alabileceğimi düşündüm kullanımı kolay bir tane olabilir. Open Subtitles ..أفكر فى أن أحضر لكِ كرسياً متحركاً من النوع الذى يتحرك آلياً
    Bu, dolaşmak için tekerlekli sandalye almak gibi bir şey. Open Subtitles هذا أشبه بأن أشتري كرسياً متحركاً لأتجوّل به.
    Eğer dün gece olsaydı, hâlâ hamile eski karımla olurdum ve onu bir sandalye ve kırbaç kullanarak sakinleştirmeye çalışıyor olurdum. Open Subtitles لو كانت ليلة أمس لكنت مازلت مع طليقتي الحامل أحاول تهدئتها مستخدماً كرسياً وسوطاً لأني صدّق أو لاتصدّق
    Güzel bir sandalye yapan bir marangoz görürsün ve sonra sizin robotlardan biri gelir ve iki katı hızla daha güzel bir sandalye yapar. Open Subtitles يمكن ان نتخيل نجاراً يصنع كرسياً جميلاً وعندما يأتي الروبوت فانه يصنع كرسياً اجمل وبضعف السرعه
    Pantolonunu çıkarmalısınız. Oturması gerekiyor. Ona bir sandalye getirin. Open Subtitles عليك أن تخلع بنطالك وتجلس احضري له كرسياً
    Buraya sandalye alabilir miyiz? Open Subtitles هل نستيطع ان نسحب كرسياً هنا ؟ , من فضلك ؟
    Güzel bir sandalye yapan bir adamın tüm sandalyecilere borcu yoktur. Open Subtitles انظر، إذا صنع رجل كرسياً رائعاً فهو لا يدين بالمال لكل من صنع كرسياً
    Sadece beyin dalgalarıyla sürülebilen tekerlekli sandalye yaptıklarını duydum. Open Subtitles سمعت أنّهم اخترعوا كرسياً متحرّكاً يمكن التحكّم بالموجات الدماغية مباشرة
    Aksaklığın yürürken çok kötü, ama ayakta duruyordun ve sandalye istemedin, ...unutmuş gibiydin. Open Subtitles عرجك عندما تمشي سيء حقاً مع ذلك لم تطلب كرسياً عندما كنت واقفاً كما لو أنك نسيت أمر الكرسي
    Size bir sandalye getireyim. Open Subtitles عليكِ أن تحافظي على طاقتك سأحضر لكِ كرسياً
    Direk oturmadan önce, bana sandalye tutsaydın iyi olurdu. Open Subtitles .. حسناً كان سيكون الأمر لطيفاً لو كنت عرضت علي كرسياً قبل أن تأخذ واحداً لنفسك
    Biz çocukken bize geldiklerini ön bahçeye bir sandalye çıkarıp her akşam yolu izlediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكر عنما جئنا لزيارته عندما كنا صغاراً و كان يأخذ كرسياً في الخارج في الباحة الامامية كل ليلة ليراقب الطريق ؟
    Tekerlekli sandalye olsaydı işimiz daha kolay olurdu. Open Subtitles كان هذا سيكون اسهل اذا كنا نملك كرسياً متحركاً اااه
    ikinci bir sandalye almak iyi olurdu hani bir misafir gelirse diye, ben büyük resmi düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أنّه يجب علينا في وقتٍ ما أن نحضر كرسياً آخر فقط في حالة ماقام ضيفٌ بزيارتنا أنا أوسع مجال تفكيري فحسب
    Bir sandalye çek. Bu tamamlanırken konuşabiliriz. Open Subtitles أحضر كرسياً, يمكننا التحدث بينما ينتهي هذا
    Ağaçken gemi olmuş, gemiyken böyle sandalye olmuş. Open Subtitles بدأ بشجرة ، تحول ليكون سـفينة وأخيراً اصـبح كرسياً
    Başkan'ın tekerlekli sandalye kullandığı herkesin bildiği bir sırdı. Open Subtitles وكان سراً مكشوفاً أن الرئيس استعمل كرسياً مدولباً معظم الوقت
    Halaya bir sandalye getir ve bir tas su ver. Open Subtitles و أحضر لها كرسياً و قدحا من الماء
    Bir sandalye çekip bize katılsana. Open Subtitles لم لا تسحب لك كرسياً وتنضم الينا؟
    - Galiba bu da babanın koltuğu. Taşınırken onu da getirmesi için çok ısrar ettim. Open Subtitles الشيء يُخبرُني هذا يَجِبُ أَنْ يَكُونَ كرسياً أبّيكَ.
    Selam. Bugün saat 5 e kadar 50 tane sandalyeye ihtiyacım var. Open Subtitles مرحباً ، أريد إستئجار 50 كرسياً الليله عند الساعه الخامسه مساءاً
    Burada iskemle varmış. Open Subtitles يبدو وكأن كرسياً قد أزيل من مكانه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus