"كشفها" - Traduction Arabe en Turc

    • tespit
        
    • açığa
        
    Kaçıran kişiyi tespit etti ve hiç övgü almamakta ısrar etti. Open Subtitles ساعدت في تحديد الخاطف وأصرت على عدم أخذ فضل كشفها له
    Ufak mesajlar elektrik dalga üretmek için birleşebiliyor, biz de bunu monitörlerle tespit edebiliyoruz. TED تتجمع هذه الرسائل الصغيرة لتشكيل موجة كهربائية نستطيع كشفها على شاشة الحاسوب
    Bu tip hastalıklar tespit edilebilir. Open Subtitles و يخبرون أنفسهم أن هذه الإضطرابات العقلية يمكن كشفها
    Önemli olan kısmı krater içinde yeraltı magmasının doğrudan açığa çıkmasıdır. Open Subtitles إنها ذات أهمية خاصة، كما في داخل فوهة الحمم الممتدة إلى الأرض الداخلية يتم كشفها مباشرة.
    Bizi araması, açığa vurduğu bütün kişisel detaylar bulunmak istediğini gösteriyor. Open Subtitles المكالمة، التفاصيل الشخصية التى كشفها انه يريد ان يتم ايجاده
    Yaptığım saldırılarla, donanmanın bilinmesi gereken zayıf noktalarını açığa çıkardım. Open Subtitles هذه الهجمات الحديثة، نقاط الضعف التي أشرت إليها، كانت بحاجة لأن يتم كشفها.
    Yer tespit cihazları. Yalnız alt uzayda çalışıyorlar. Open Subtitles تعمل في الفضاء الفرعي فقط لذا لا يمكن كشفها
    Şiddet olaylarının, cinayetin ve terörizmin daha gerçekleşmeden tespit edilip önlendiğini hayal edin. Open Subtitles تخيلوا إنتشار موجات العنف، والجريمة والإرهاب يمكن كشفها ومنعها قبل حدوثها
    Merak etme, SEU tarayıcıları tarafından tespit edilemez. Open Subtitles لا تقلق , هي حتى لا يمكن كشفها بالماسحات الضوئية الفوق البنفسجية
    Makinenin tespit edemeyeceği kadar çabuk oluşan suçlar. Open Subtitles الجرائم التي تحدث بسرعة كبيرة حيث لا يُمكن للآلة كشفها.
    Şimdi, film 2054 yılında geçmektedir, bugünden 40 yıl sonra, ve teknoloji ne kadar heyecan verici gözükürse gözüksün, sizin hakkınızda bu firmaların toplayabileceği bilgi miktarını ve bunları sizi tespit dahi edemeyeceğiniz bir biçimde sizi etkilemek için nasıl kullanabileceğini ciddi anlamda hafife almaktadır TED الآن، تدور أحداث هذا الفيلم في عام 2054، حوالي 40 سنة من الآن. بقدر ما تبدو هذه التقنية مثيرة للاهتمام، إلّا أن قدرها يستهان به بشكل كبير كمية المعلومات التي تستطيع المنظمات جمعها عنك، و الكيفية التي تستخدمها بها للتأثير بك بطريقة لن يمكنك حتى كشفها.
    tespit edilemez. Open Subtitles لا يمكن كشفها أبداً
    Onu tespit edecek bir cihazım var. Open Subtitles ولدي جهاز يُمكنه كشفها
    Halihazırdaki tüm gizli görevler açığa çıktı ve biz şu anda konuşurken tüm ajanlar sahadan çekiliyor. Open Subtitles كل عملية سرية نقوم بها تم كشفها ونقوم بسحب العملاء بينما نتحدث
    Kimliğini gösteren son tebliği açığa çıktı. Open Subtitles - اخر اتصال معه أوضح - أن هويته الحقيقية تم كشفها
    Test basit kendinizi açığa çıkarmadan bu ajanın kim olduğunu bulacaksınız. Open Subtitles ...الإختبار ببساطة أنيّ حددت هويتكن بدون كشفها
    Mezarlar kirletilmemiş Jack açığa çıkarılmışlar. Open Subtitles هذه القبور لم تتعرض للتدنيس يا (جاك) لقد تم كشفها
    Sırlar açığa çıkıyor. Open Subtitles الأسرار تم كشفها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus