| Bu arkadaş ise köpeklerini dizmiş ve köpek piyanosu yapmış. | TED | و هذا الشخص وضع كلابه على شكل دائرة و قام بصنع پيانو كلبي |
| Unut gitsin. Hayır kurumları kapısına geldiğinde köpeklerini salıyor. | Open Subtitles | انسوا ذلك، إنه يطلق كلابه على ممثلي أي منظمة خيرية تطرق بابه |
| O buz gibi elini boğazımda köpeklerinin soluğunu topuklarımda tırpanının o acımasız ve keskin sesini kapımda hissetmekteyim. | Open Subtitles | أحس بمنجله البارد حول عنقي و صوت تنفس كلابه على أعقابي و أصوات منجله رات |
| O buz gibi elini bogazimda köpeklerinin solugunu topuklarimda tirpaninin o acimasiz ve keskin sesini kapimda hissetmekteyim. | Open Subtitles | أشعر بقبضته الباردة حول عنقي وبأنفاس كلابه على قدمي وصوت صرير منجله المخيف على باب غرفتي |
| Müdür kendi köpeklerine gerçek adresi verdi. | Open Subtitles | المُدير أعطى كلابه للهجوم العنوان الحقيقي " حتى يستطيعوا إيجاد " هالمي |
| Şu siyah elbiseliler de onun köpekleri. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال الذين يرتدون اللون الأسود هم كلابه |
| Yavru köpekleriyle ilgilenmemi istedi. | Open Subtitles | طلب مني رعاية كلابه |
| Annemizin sigortasından kalan parayı çekip, köpeklerini çekmesi için Sweet'e vereceğiz. | Open Subtitles | سنأخذ الأموال الباقية من بوليصة تأمين والدتنا ندفع لسويت ليبعد عننا كلابه |
| Rayna çıldıracak ve Coleman cehennem köpeklerini salacak. | Open Subtitles | راينا ستنقلب وكولمان سيطلق كلابه من الجحيم |
| - Onu nadiren görüyorum. Pek dışarı çıkmaz. köpeklerini bile geceleyin dolaştırır. | Open Subtitles | لا يخرج كثيراً فهو يقوم حتى بتمشية كلابه في الفناء بالليل |
| köpeklerini gezdirdik. | Open Subtitles | وتمشّينا مع كلابه |
| - köpeklerini sana bırakmış. | Open Subtitles | سوف تحصلين على كلابه |
| köpeklerini çekti. | Open Subtitles | وصرف كلابه عني |
| Belki de General Glaber yavşağı sıcak çadırından dışarı çıkıp Trakyalı köpeklerinin deliye döndüğünü görmeli! | Open Subtitles | ربما يضاجع "ليغاتوس" مخطوطاته في خيمته الدافئة ليعثر على كلابه "الثراسيون" الذين هربوا بالغابة |
| David, üzgünüm ama Milliken köpeklerinin ayrılmasını durdurmazsa sağlığımıza kavuşamayız. | Open Subtitles | (ديفيد), أنا آسف لكن اذا لم يلغِ (ميليكن) أعمال كلابه هذه فلن نحصل على الرعاية الصحية |
| Bu diktatör insanları aç köpeklerine yem emiyor muydu? | Open Subtitles | -ألا يُطعم هذا الطاغية الناس إلى كلابه الجائعة؟ |
| ! Ağacı farelerin vahşi köpekleri yıktı. | Open Subtitles | وقد تم إسقاط الشجرة بوساطة كلابه الجرذانية |
| Gücü tekrar yerine geldiğinde, köpekleri aramaya çıkar. | Open Subtitles | عندما إستعاد قوّته، خرج يبحث عن كلابه. |
| Yavru köpekleriyle ilgilenmemi istedi. | Open Subtitles | طلب مني رعاية كلابه |