"كل طالب" - Traduction Arabe en Turc

    • her öğrenci
        
    • her öğrencinin
        
    • her öğrenciye
        
    Bunu tam olarak yapmak için her öğrenci kendi yolunu izlemelidir. TED للقيام بذلك، فإن كل طالب سيكون له مساره الخاص.
    Bakın, koridorlarda bıraktığımız her öğrenci... sokağa attığımız her öğrenci... otoparkta dolanan her öğrenci... bu okulun temelinden eksilen bir tuğladır. Open Subtitles الآن أنظروا .. كل طالب نتركه فيالرواق, كل طالب نتركه في الزقاق
    ...her öğrenci yeterli ve üstü seviyede okumayı öğrenene kadar sanat için yapılan bütün eyalet ve federal desteği geri çeviririm. Open Subtitles حتى يكون كل طالب يقرأ في مستواه أو أعلى منه حتى ذلك ، أيها اللآباء
    her öğrencinin notlarını takip ederek değil, problem çözerek, gruplar halinde çalışarak, kendi keşfetmesini ve potansiyelini en üst düzeye çıkarmasını amaçladık, not peşinde koşmasını değil. TED ركزنا على حل المشاكل , العمل في مجموعات كل طالب يكتشف و يزيد على إمكاناته الكامنة الخاصة به و ليس ساعيا وراء الدرجات
    her öğrencinin başlaması gerektiği şey bu. TED وهي المرحلة التي يبدأ منها كل طالب سيتعلم الخبز
    Burası devlet lisesi, her öğrenciye aynı kıymetin verildiği ve saygı gösterilen yer. Open Subtitles هذه مدرسة عامة، حيث كل طالب يستحق ان يعامل بأحترام وتقدير
    Savaş kurbanlarına yardım için gıda bağışlayan her öğrenci... 1992 OKUL YILLIĞI satışta! Savaş kurbanlarına yardım için gıda bağışlayan her öğrenci... Open Subtitles كل طالب تبرع بطعام من أجل ضحايا الحرب ..
    her öğrenci eşsiz olsa bile hepsinin tam potansiyeline ulaşması benim görevim. Open Subtitles على الرغم من أن كل طالب فريد، من مسؤوليتي أن يصل كل طالب إلي أقصى مدى محتمل
    Biliyorsunuz her öğrenci devlet memuru olamaz. Open Subtitles كما تعرفون , ليس كل طالب يصبح مسئولا حكوميا
    okuldaki her öğrenci o halatın en üstüne tırmanacak. Open Subtitles كل طالب في هذه المدرسة سيصل إلى قمة ذلك الحبل
    Saat öğlen 2:03'te her öğrenci grev yapacak. Open Subtitles كل طالب لعين في المدرسة عند الثانية ظهراً وثلاث دقائق
    her öğrenci neyin önemli olduğunu biliyor. TED كل طالب يعلم ما هي الأولويات.
    her öğrenci başarılı olmak için ne gerektiğini biliyor. TED كل طالب يعلم ما يتطلبه النجاح.
    Burada her öğrencinin işlediği suçu söylemesi gerektiği yazıyor. Evet, hadi ama. Senin küçük suçun neymiş duyalım bakalım. Open Subtitles مكتوب هنا بأنه على كل طالب أن يخبرنا بالجنحة التي اقترفها
    Hayır. her öğrencinin bir posta kutusu vardır. Open Subtitles لا كل طالب في الكلية لديه صندوق بريد منفصل
    Dışarısı soğumaya başladı, o yüzden bakıcılar her öğrencinin bir yavruyu kucağına almasını istedi, böylece gönüllüler küçük şapkalar dağıtırken yavrular da ısınabilecek. Open Subtitles الجو أصبح بارداً بالخارج لذا رعاة الحيوانات يطلبون من كل طالب أن يحمل جرواً و يمسكه
    her öğrencinin performansını ve dinleme becerilerini geliştirmesi üzerine büyük önem verilir. Open Subtitles هناك تركيز على تطوير أداء كل طالب و على مهارة االاستماع
    Büyük beyaz bir balina hakkında kitap yazmış ve tutmamıştı ama bugün, dünya çapında edebiyat okuyan her öğrencinin sırt çantasında o kitap var. Open Subtitles والآن كل طالب آداب في العالم يحمل ذلكَ الكتاب في حقيبتهِ الخلفية
    - Meselenin özünü öğrenene kadar her öğrencinin telefonlarını hocalarını teslim etmesi ve günün sonunda geri alması gerekiyor. Open Subtitles كل طالب سيطلب ليسلموا هواتفهم للمعلين و يستلموها في نهاية اليوم الى ان نبحث في عمق هذا.
    Size, öğrenme deneyimini kişiselleştirme yetkisi veriyor, her öğrenciye göre, böylece her öğrenci, kendi öğrenme tarzı, bağlamında dili ve onu heyecanlandıran şeyler ile kişiselleştirilmiş bir kitap veya derse sahip olabilecek. TED إنها تعطيكم المقدرة على تخصيص التجربة التعليمية لكل طالب منفرد، حسناً، بحيث يستطيع كل طالب الحصول على الكتاب أو المقرر المخصص لأسلوب تعلمه، وسياقه، لغته والأشياء التي تثيره.
    her öğrenciye eşit fırsat veririm. Open Subtitles إنني ساعدت كل طالب و أعطيته فرصة
    Her posterden 100.000 kopya basacağız ve sonra her öğrenciye bu içi beleş mal dolu çantalardan vereceğiz. Open Subtitles ... من كل بوستر ، ثم وسوف نعطي كل طالب حقيبة غنائم ... مليئة بـ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus