Fakat iyi bir oyun gibi ve geçen hafta da gördüğünüz gibi oldukça sinir bozucu. | TED | لكن هذا جيد من أجل الساحة وإنه مطهر قوي ، كما رأيتم ربما في الأسبوع الماضي. |
Ve gördüğünüz gibi, karikatürler sınırları aşabilir. | TED | و يستطيع الكاريكاتير أن يتخطى الحدود كما رأيتم. |
Geçen hafta gördüğünüz gibi, 1840 seçimleri kısmen fırtınalıydı. | Open Subtitles | كما رأيتم الأسبوع الماضي كانت الأنتخابات حماسية |
Az önce de Gördüğünüz üzere, Phoenix'i inşa ederken nelerle karşılaşabileceğimiz ısının hesabını yapıyoruz. | TED | كما رأيتم قبل قليل عندما كنا نقوم بتصميم مركبة فينكس يجب علينا أن نأخذ بعين الاعتبار الحرارة التي ستتعرض لها المركبة. |
Bugün Gördüğünüz üzere... katil kusursuz. | Open Subtitles | لا أعلم كما رأيتم هذا المجرم شديد الدهاء |
Bugün Gördüğünüz üzere... katil kusursuz. | Open Subtitles | لا أعلم كما رأيتم هذا المجرم شديد الدهاء |
Tabi, anladım. Avukatlarımla görüşün. gördüğünüz gibi, bu üzücü kazayla ilgili hiçbir bilgim yok. | Open Subtitles | بالطبع، صحيح، فقط تحدثي إلى المحامين، كما رأيتم ليس لدي أي علم بشأن هذا الحادث المؤسف |
Sizinde gördüğünüz gibi etkileyici ve zeki , ama üstünlüğünü kanıtlamak için habis bir narsist. | Open Subtitles | فاتن وفائق الذكاء كما رأيتم لكن النرجسيين الخبثاء بحاجة إلى إثبات تفوقهم |
Sizin de gördüğünüz gibi hiç kimse elmaslarınızı Shalimar'dan asla alamaz. | Open Subtitles | -و كما رأيتم لن يستطيع إخراج ماساتكم من شاليمار سواي أنا |
Conlan ezici çoğunluğun favori gösterdiği dövüşte genç Creed'i sizin de gördüğünüz gibi sağ eliyle yumrukluyor. | Open Subtitles | كونلن كان الفائز المتوقع بشدة ينهال بضربات باليد اليمنى كما رأيتم هناك |
gördüğünüz gibi kolayca çıkarılabilir. | Open Subtitles | من السهل جداً ازالتها كما رأيتم للتو |
gördüğünüz gibi, Fizik her şeyde faydalıdır. | Open Subtitles | كما رأيتم جميعا الفيزياء مفيده فى كل شئ |
Özel görüntülerimizde gördüğünüz gibi ...Hintli bir casus, yanında da 6 yaşında partneri ...Chawla'da yakalandı. | Open Subtitles | "كما رأيتم في لدينا لقطات حصرية" تم القبض على الجاسوس الهندي .. An ومعه 6 سنوات رفيق العمر .. |
gördüğünüz gibi kolayca çıkarılabilir. | Open Subtitles | من السهل جداً ازالتها كما رأيتم للتو |
gördüğünüz gibi -- temas olasılığında, o zemindeki hareketi ve mevcut ayaklıklar türünün substratlarını yönetebiliyorlar | TED | ويمكن أن نجدها على ركائز مختلفة كما رأيتم -- في إحتمال الإتصال، وفي حركة ذلك السطح ونوع موطئ القدم التي تعرضها . |
Gördüğünüz üzere istersek şehirlerinizi yerle bir edebiliriz. | Open Subtitles | ولكن هذا انتهى كما رأيتم |